"Anemi ve sarılık erken doğan bebeklerde daha sık görülüyor"

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Yenidoğan Uzmanı Prof. Dr. Filiz Bakar, bebeklerin enfeksiyonlardan korunması gerektiğinin altını çizerek, "Çünkü anemi ve sarılık erken doğan bebeklerde daha sık görülüyor. Bebeği enfeksiyonlara karşı koruyan antikorlar gebeliğin son 3 ayında bebeğe geçiyor. Erken doğan bebeklerde bu antikorlar yetersiz olduğundan enfeksiyonlara daha kolay yakalanabiliyor." ifadesini kulandı.

Giriş Tarihi: 17.9.2019 12:36 Son Güncelleme: 17.9.2019 12:43
Anemi ve sarılık erken doğan bebeklerde daha sık görülüyor

Prof. Dr. Bakar, erken doğan bebeklerin bakımında dikkat edilmesi gereken noktalara dikkati çekti.

Bakar, erken doğan bebeklerin taburculuk sonrası bakımında dikkat edilmesi gereken ve sağlıklı bir gebelik süresinin ortalama 40 haftada tamamlanması gerektiğini işaret ederek, "Bu süreden önceki doğumlar ise prematüre olarak tanımlanıyor. Bu durumun ortaya çıkmasının nedeni tam olarak bilinmese de annede özellikle idrar yolları ve genital enfeksiyonların varlığı, anne rahmindeki sorunlar, annede yüksek tansiyon, diyabet, kalp hastalığı, çoğul gebelik, bebeğin içinde bulunduğu amniyon sıvısının fazla olması, plasenta problemleri, anne yaşının 18 altı veya 40 yaş üstü olması, annenin daha önce prematüre bebek doğurmuş olması, stres erken doğuma yol açabilen risk faktörleri arasında sıralanıyor." ifadelerini kullandı.

Erken doğan bebeklerin zamanında doğan bebeklere göre birçok açıdan riskli bir durumda hayata başladığını hatırlatan Bakar, olası risklere karşı alınması gereken önlemleri şöyle sıraladı:

"Bebekler, enfeksiyonlardan korunmalı çünkü anemi ve sarılık erken doğan bebeklerde daha sık görülüyor. Bebeği enfeksiyonlara karşı koruyan antikorlar gebeliğin son 3 ayında bebeğe geçiyor. Erken doğan bebeklerde bu antikorlar yetersiz olduğundan enfeksiyonlara daha kolay yakalanabiliyor. Bu bebeklerin hastanede kalış süreleri fazla olduğundan, yatış süresince çok fazla girişime maruz kaldıklarından dolayı enfeksiyonlar daha sık görülüyor ve daha ağır seyrediyor. Enfeksiyonları tamamen yok etmek mümkün olmasa da aza indirmek mümkün olabiliyor. Bu açıdan bebeklerin hastanede kalış süresi boyunca tüm bakımlar, yaklaşımlar ve girişimlerde dezenfeksiyon kurallarına uyulması, özellikle ellerin yıkanması çok önem taşıyor."

Bakar, özellikle 34 hafta altında doğan bebeklerin çene kasları yeterince güçlenmediği ve emme-yutkunma refleksleri ve soluma koordinasyonu henüz gelişmeden doğdukları için beslenme sorunları yaşayabileceğini belirterek, "Bu tarz sorunları olan bebeklerde doğum haftasına göre ilk günler damar yolu ile protein, şeker ve yağ desteği yapılır. Bu arada çok az miktarlarda anne sütü de başlanır. Yoğun bakımda yatan bebekler emme-yutkunma refleksleri gelişinceye kadar ağız veya burundan mideye inen sonda yoluyla beslenir. Emme-yutma-soluma koordinasyonu geliştikten sonra da emerek beslenmeye geçilir. Özellikle anne sütü prematüre bebekler için çok değerli bir besin kaynağıdır. Anne sütünün sağılması konusunda anneler desteklenmelidir. Anne sütü yoksa formül mamalar kullanılır." bilgisini verdi.

"REFLÜ PREMATÜRE BEBEKLERDE DAHA SIK GÖRÜLÜYOR"

Prof. Dr. Bakar, bebeklerin göz damarlarının gelişmeden doğduğu için retina tabakası damarlarında Prematüre Retinopatisi olarak adlandırılan bozukluğun oluştuğunu ifade ederek, bu durumu ilerlemeden saptamak için bebeklere yatış süresince doğumdan sonra 4 haftadan sonra başlamak üzere düzenli aralıklarla göz muayenelerinin yapılarak, duruma göre tedavi planlamasının yapılması gerektiğini aktardı.

Bakar, tedavide geç kalındığı durumlarda bu sorun körlük ile sonuçlanabilmesi adına önem taşıdığını ve bununla birlikte erken doğan bebeklerde işitme sorunları da sık görüldüğü için işitme-tarama testlerinin bir yaşında tekrarlanması gerektiğini anımsatarak, şöyle devam etti:

"Prematüre bebeklerde barsak sistemi de olgunlaşmadığı için bazı sindirim sorunları görülebiliyor.Bu duruma, Nekrotizan enetrokolit denen ağır sorunlara ilerleme riski de bulunuyor. Ayrıca mide içeriğinin yemek borusuna geri kaçması sonucu oluşan reflü prematüre bebeklerde daha sık görüldüğü için bazı önlemlere ihtiyaç duyulabiliyor. Bu nedenle bebeklerin beslenme sonrası hemen yatırılmayıp biraz kucakta tutulması, beslenmeden hemen sonra bez değişimi ve giysi değişiminin yapılmaması önem taşıyor. Ayrıca duruma göre doktorlarının önerisi ile beslenme aralıkları artırılıp beslenme miktarları düşürülebiliyor."

"EVE ZİYARETE GELENLER DE UYARILMALI"

Prematüre bebeklerin aşılarının zamanında doğan bebeklerle benzer dönemde yapıldığını vurgulayan Bakar, "Ancak kış boyunca prematüre bebeklere ayda bir kez respiratuar sinsisyal virüs aşısı yapılması gerekiyor. Bununla birlikte bebek taburcu olmadan evde bebeğin bakımı ile ilgilenen kişilerin de boğmaca aşısı olması öneriliyor. Eğer bebek kış mevsiminde doğmuşsa da evde bulunacak kişiler de grip aşısı olmalı." önerisinde bulundu.

Bakar, bebeklerin enfeksiyonlara daha açık olduğundan evdeki hijyen kurallarının sıkılaştırılması gerektiğini ve evin düzenli aralıklarla temizlenip, havalandırılmasını, bebeğe dokunacak kişilerin el temizliğine hassasiyet göstermesinin önem taşıdığını işaret ederek, şunları kaydetti:

"Bu bebekler ısı kaybına daha duyarlı olduklarından ev içi ısının 23-24 derece dolayında tutulması, kendi giydiklerimizin bir kat fazlası ile giydirilmesi, dışarı çıkınca da uygun şekilde giydirilmesi, eldiven şapka takılması gerekiyor. Eve ziyarete gelenler de uyarılmalı. Grip olan varsa temas ettirilmemesi önemlidir. Ayrıca bebeğe dokunacak herkes ellerini çok iyi yıkamalı ve kesinlikle yanında sigara içilmemelidir. Ani bebek ölümü riskini azaltmak amacı ile yatağında örtü, oyuncak, yastık bulundurulmamalı, uyku tulumu kullanılmalı, sırtüstü yatırılmalıdır. Erken doğan bebeklerde apne dediğimiz solunum durmaları daha sık görülmekte olup bu önlemlerin alınması bu durumu azaltacaktır.

Prematüre bebeklerin gelişimsel ve fiziksel açıdan düzeltilmiş yaşları dikkate alınarak değerlendirilmesi gerekiyor. Yani bir bebek iki ay erken doğmuş ise doğumdan sonra 3 ay geçtiğinde aslında düzeltilmiş yaşı bir ay olacak ve bir aylık çocuğun fiziksel ve gelişimsel özelliklerini gösterecektir. Bu tam olarak ne anlama geliyor? Bu bebekler taburcu olduktan sonra daha sık, daha sonrasında da ayda bir olmak üzere rutin doktor ziyaretleri yapılmalıdır. Rutin ziyaretler dışında kusma, öksürük, morarma, ateş gibi hastalık belirtileri görüldüğü anda mutlaka doktora başvurulması gerekiyor."

ARKADAŞINA GÖNDER
"Anemi ve sarılık erken doğan bebeklerde daha sık görülüyor"
* Birden fazla kişiye göndermek için, mail adresleri arasına “ ; ” koyunuz
SON DAKİKA