Her bin çocuktan 8' ini etkileyen doğumsal kalp hastalıklarının nedeni tam olarak bilinmiyor. Bazı hastalarda akraba evliliği anne-babada veya ailelerinde doğuştan kalp hastalığı bulunması, hamileyken annenin kızamıkçık gibi enfeksiyonlar geçirmesi, o dönemde röntgen filmi çektirmesi veya bilinçsiz ilaç kullanma gibi nedenler gözlemleniyor. Bazı durumlarda doğumsal kalp hastalığı görülme riskinin daha yüksek olduğunu söyleyen Kalp Damar Cerrahisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Sertaç Çiçek, annede doğumsal kalp hastalığı varsa, bebekte hastalık görülme riskinin yüzde 10'lara kadar çıkabildiğini belirtiyor. Prof. Dr. Sertaç Çiçek'ten, konuyla ilgili alınabilecek önlemlerin neler olabileceğini öğrendik.

Risk faktörlerini en aza indirmek mümkün

Kalp hastalıklarının yüzde 90'ının nedeni bilinmiyor. Ancak kalan yüzde 10'luk bölüm için önlem alınabiliyor. Hatta annenin diyabet gibi bilinen rahatsızlıklarının kontrol altına alınması, hamilelik için uygun olup olmadığının hekimlerce incelenmesi, alkol ya da madde kullanımı varsa bunların bırakılması gibi önlemler alınarak bilinen risk faktörleri en aza indirilebiliyor. Risk grubunda olanların mutlaka hamilelik süresince gerekli incelemeleri yaptırmaları, doğumdan sonra ilk kontrollerin yapılması ve bebeğin çocuk kardiyoloji merkezlerinde izlenmesi de alınabilecek tedbirler arasında sıralanıyor. İlk bebeğinde doğumsal kalp hastalığı bulunan annelerin ikinci hamileliklerini planlayarak ve doktorlarıyla işbirliği içinde gerçekleştirmesi önem taşıyor. Sağlıklı doğan, hiçbir şikayeti olmayan, sadece çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı tarafından izlenen bebeklerin de 2 yaş civarında bir kez çocuk kardiyoloji uzmanlarınca muayene edilmesi gerekiyor.

Aileler neler yapabilir?

Bu hastalığı olan çocukların doktorları tarafından verilen ilaçları düzenli kullanması ve kontrollerinin aksatılmaması gerekiyor. Grip ve RSV aşısı gibi özel tip bazı aşılar da dahil olmak üzere, rutin aşıların hepsinin normal zamanlarında uygulanması gerekiyor. Çocuğun beslenme sorunu varsa mutlaka çocuk doktorundan yardım alarak daha konsantre ve yüksek kalorili mamalar kullanılması gerekiyor. Ayrıca bu çocuklarda ağız ve diş hijyenine de özen gösterilmesi, enfeksiyon riski nedeniyle kalabalık ve kapalı ortamlardan uzak durulması önem taşıyor.

Hazırlayan: Aytülike Keskin