Kedi, köpek, kuş ya da balıklarla aynı evi paylaşmak çok keyifli. Evin içinde koşturarak evimize hareket getiren ya da güzel sesleriyle bizi uyandıran sevimli dostlarımız, karşılıksız sevgileriyle içimizi ısıtıyor. Ancak onlarla evimizi paylaşırken, hijyen kurallarına daha çok dikkat etmemiz gerekiyor. Özellikle de mama tasları, kum kapları ve kafeslerin temizliği özen istiyor. Üstelik evde küçük çocuklar varsa, onları mutlaka bu gereçlerden uzak tutmak lazım.
MİKROP SAYISI ARTAR
Planet Pet Veteriner Kliniği'nden Veteriner Hekim Tarık Akan, kedi ve köpek beslenen evlerde temizliğe ekstra özen göstermek gerektiğini söylüyor: "Evdeki mikrop sayısı otomatik olarak artacaktır. Bir kedi ya da köpeğiniz varsa, dışarıda gezerken aldığı mikropları eve getiren ve üzerini değiştirme ihtimali olmayan bir canlıyla berabersiniz. Eğer dışarıya çıkmıyorsa, poposunu ve vücudunu diliyle temizleyip sonra gelip sizi yalayan bir dostunuz var. Dolayısıyla evdeki temizlik ve dezenfeksiyon işleri daha fazla önem kazanıyor. Ancak kullanılacak dezenfektanların dikkatli seçilmesi ve doğru şekilde kullanılması gerekir. Aksi takdirde kontakt dermatit dediğimiz, temas eden yerlerinde dermatolojik ya da alerjik problemlerle karşılaşabiliriz. Yani her gün çamaşır suyu kullanmak, bize olduğu gibi evdeki dostumuza da çocuğumuza da zarar verir. Bazı mantar enfeksiyonları dışında bu şekilde bir dezenfeksiyon pek uygun değildir. Ama her gün güçlü bir süpürgeyle evi süpürmek faydalı olur."
DERİ FIRÇALANABİLİR
Tarık Akan, her gün dışarıya çıkan bir kedi ya da köpeğiniz varsa, eve döndüğünde sadece ayaklarını silmenin yeterli olmadığını söylüyor: "Dışarıda dolaşan hayvan, tüylerine tutunan bir keneyi eve taşıyor olabilir. Eve gelindiğinde fırçalamak, henüz deriye yapışmamış kenenin düşmesini sağlar. Dışarıdan dönüldüğünde, özenli bir fırçalama seansından sonra patiler silinmelidir. Ayrıca pire ve keneye karşı etkili olan ilaçlamalar özellikle bahar aylarıyla birlikte aksatılmadan yapılmalıdır." Akan, eğer kedi ya da köpeğiniz, düzenli veteriner kontrolünden geçiyor ve parazit ilaçlamaları muntazam yapılıyorsa, toksoplazmadan korkmanıza gerek olmadığını söylüyor: "Alerjik astım gibi bir problem yoksa tüylerden korkmamak gerekir. Çünkü hastalığı tüy değil, tüye yapışan parazit yumurtaları yapar ve bunlar toprakla temas eden her şeyde vardır." Hayvanın mama ve su kaplarını seçerken porselen ya da paslanmaz çelik kapların seçilmesi gerektiğini belirten Akan, bunun nedenini şöyle açıklıyor: "Plastik kaplar yapısı itibariyle çizilmeye ve mikrop barındırmaya daha uygundur. Aynı zamanda alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Kullanılan porselen ya da paslanmaz çelik malzemelerin her gün yemek ve su vermeden önce yıkanmaları gerekir."
KUM KABINI ELLEMEYİN
Evinde kedi besleyenlerin dikkat etmesi gereken önemli bir konu da kum kabıyla yapılan temas. Kabı temizlerken, mutlaka eldiven ve maske kullanılması gerektiğini söyleyen Akan şunları ekliyor: "Ülkemizde kullanılan kumlar gelişmiş ülkelerde kullanılan terk edilmiş ürünler. Çünkü kanserojendir. Kedinizin dışkısı ise soluduğunuz kumdan çok daha masumdur. Kumla uğraşırken mutlaka maske takılması gerekir. Kum kaplarının da sık sık dezenfektan kullanılarak yıkanması şart. Ellerin yıkanma alışkanlığı birçok hastalığın önüne geçmek için gereklidir. Bunun için de antibakteriyel sabunlar tercih edilmelidir."
Bunlara dikkat edin
Evdeki hayvanların, mutfakta yemek hazırladığınız yerlere çıkmalarına izin vermeyin. Eğer siz yokken çıkmışsa, yemek hazırlamadan önce temizleyin.
Kedilerin kaplarını düzenli olarak silin. Kuşlarınızın kafeslerinde alta serdiğiniz kağıtları haftada bir kez değiştirin.
Hayvanlara sadece onların kullandığı tabaklarda yemek verin. Bu kapları da sık sık temizleyin.
Kum kaplarını yıkadıktan sonra kendi ellerinizi yıkamayı da unutmayın.
Evcil hayvanları düzenli aşılamayla mikroplardan koruyun. Buna rağmen hayvanlarda bir olağanüstü durum gözlerseniz, mutlaka veterinerinize gösterin.
Akvaryumu mutfak lavabosunda temizlemeyin.
Tuvalet ve kum kaplarını, çocukların elleyebileceği alanlardan uzak bir yere koyun.
