Triatlon yarışları değişik mesafelerde düzenleniyor. 750 metre yüzme, 20 km bisiklet ve 5 km koşudan oluşan sprint mesafe yarışlarının yanında 3.8 km yüzme, 180 km bisiklet ve 42 km koşudan oluşan hayli zorlu Ironman yarışları da var. En zorlu mesafe olan yarı ve tam mesafe Ironman yarışlarına katılan Türkiyeli sporcu sayısı eskiden bir elin parmağı kadarken, günümüzde yarı mesafede 200'ü aşmış durumda. Tam mesafe Ironman'e ise Türkiye'den ortalama 60 kişi katılıyor. Ironman organizasyonunun yılda 120 civarında yarışı bulunuyor. En prestijlisi, kazanmanın yanında katılabilmenin bile çok zor olduğu, triatlonun doğuş yeri olan Hawaii Kona'da yapılan Ironman yarışı. Ironman'ler süper kahramanlar gibi üstün yeteneklerle donatılmış olmamalarına rağmen disiplinli ve sıkı çalışmayla sınırlarını zorluyor. Yurt dışında yapılan yarışların birçoğu panayır ve eğlence havasında geçiyor, binlerce kişi yol kenarına dizilip yarışları izliyor.
İşin özünde mental güç var
Kerem Özçapkın, ayakkabı üretiminde faaliyet gösteren bir firmanın sahibi. 42 yaşında, evli. 2.5 ve 4.5 yaşında iki kız çocuğu var. 2012'de spor hocasının teklifiyle triatlona başlamış. Geçen mayısta Teksas'taki Ironman yarışının yarısına gelmeyi başarmış.
- Triatlon için ciddi fiziki güç gerekiyor değil mi?
- Benim gibi ileri yaşlarda bu spora başlayan insanların neden başladığından ziyade, neden devam ettiklerinin sebeplerine bakmak lazım bence. Her ne kadar insanın fiziksel yapısının sınırlarını zorlayan mesafeler aşılsa da işin özünde mental güç olduğunu düşünüyorum.
- Triatlona nasıl hazırlanıyorsunuz?
- En uzun mesafe yarışı performansınıza göre 8-17 saat arasında tamamlanıyor. Bu sürenin arkasında altı-sekiz aylık muazzam fedakarlık gerektiren bir süreç var. Haftada 10-18 saat antrenmanı yoğun iş ortamında ve ailenizle geçirdiğiniz zamanlardan ayırıp yapabilmek, bir yandan da beslenme ve uyku düzenine dikkat etmek mesleğinde başarılı olmayan birinin gerçekleştirebileceği bir süreç değil. Bu süreci iş, ciddi disiplin ve irade gerektiriyor. Zaman yönetimini çok verimli uygulayabilmelisiniz.
- Yarışlardaki atmosferi anlatır mısınız?
- Yarışlara ortalama bin 500-2 bin kişi katılıyor. Ironman yarışlarındaki en büyük özellik insanların kendileriyle yarışması ve finish çizgisini geçen herkesin inanılmaz mutluluğu. Aylar süren hazırlık, fedakarlık ve acı, çizgiyi geçmenin verdiği hazza değer.
Herkes uyurken biz koşuyoruz
48 yaşındaki diş hekimi Haluk Babacan, evli ve 12 yaşında iki kız babası. Yıllarca olimpik düzeyde yelken sporuyla ilgilendikten sonra altı yıl önce koşu, dört yıl önce de arkadaşlarının teşviğiyle triatlona başlamış.
- Triatlonun hangi özellikleri sizi cezbetti?
- Birçok diğer sporda olduğu gibi dayanıklılık sporu olan triatlonda arkadaşlık çok ileri düzeyde. Her düzeyden sporcu birbirine elinden geldiği kadar yardım ediyor, daha ileri gidebilmek için el ele çalışıyor. Triatlon sporunda en çok mücadele verilen rakip, sporcunun kendisi. Bu yüzden fiziksel olduğu kadar mental hazırlık da büyük önem taşıyor.
- Tanıdığınız triatletlerin ortak özelliği var mı?
- Özellikle uzun mesafe triatlon yarışlarına katılan sporcular iş hayatlarında belirli mevkilere ulaşmış kişiler. Mesleklerinde ve eğitimlerinde belirli düzeyde olan ve sporcu kimliği ile yaşamaya alışmış birçok kişi triatlon sporuna merak salıyor ve bu sporu başarıyla sürdürüyor. Bir güzel yanı da kadın sporcu sayısının yadsınmayacak kadar çok olması.
- Triatlona nasıl hazırlanıyorsunuz?
- Katılmayı planladığımız yarışlara uygun olarak bir yıla yayılan idmanlar yapıyoruz. Yarışın zorluk derecesine bağlı olarak haftada 20 saate kadar çıkabilen idman programları uyguluyoruz. Doğaldır ki, çok erken kalkıp erken yatıyor, beslenmemize ve dinlenmemize dikkat ediyoruz.
- İdmanlar günlük yaşamınızı etkilemiyor mu?
- Uzun süreli idmanlar normal yaşamı tabii ki etkiliyor. Tatil ya da iş için çıkılan gezilerde herkes uyurken yapılan koşular, yüzmeler; akşamları erkenden uykunun gelmesi çok tipik triatlet davranışları. Dışardan bakıldığında eziyet gibi görünen bu yaşam tarzı, sporun keyfi alınmaya başlandığında tutkuya dönüşüyor.
Hedefler büyüdükçe antrenman sayısı artıyor
34 yaşındaki Arda Aksaray evli ve iki yaşında bir erkek çocuk babası. MBA yüksek lisansına sahip olan endüstri mühendisi Aksaray, turizm, enerji üretimi ve demir çelik sektörlerinde faaliyet gösteren kendi şirketinde çalışıyor.
- Triatlona ilk ne zaman katıldınız?
- Triatlona ilk defa 2012 yılında yakın bir arkadaşımın doğum günüm için bana Garmin Barcelona Triatlonu'na giriş hakkı hediye etmesi ile başladım. Sprint mesafede kısa bir yarıştı ama gözüme yapılamaz gibi geliyordu. Yarış başlamadan herhalde bitiremeyeceğim ve herkese rezil olacağım diye düşünürken yarışı güzel bir şekilde bitirdim. Daha sonra yarış mesafelerini uzata uzata Ironman mesafesine kadar geldim ve bu sene Ironman oldum.
- Bu sporu yaparken hiç zorlandınız mı?
- Çevremde triatlona katılan arkadaşlarım var, sürekli de yeni katılımcılar ekleniyor. Bence triatlonda en büyük zorluk hayat dengesini kurabilmek, antrenmanlara hayatta yer açabilmek. Hedefler büyüdükçe haftalık antrenman süreleri de gerçekten çok uzuyor. İş, evlilik, çocuk ve sosyal hayatın üzerine haftada en az 12 saat antrenman için bazı şeylerden fedakarlık yapmak gerekiyor. Hafta sonu altı-yedi saatlik bisiklet antrenmanları, uzun koşu antrenmanları için hayatı paylaştığınız kişilerin de anlayışlı olması gerekiyor.
- Hedefiniz nedir?
- Triatlona arkadaşım Kerem Özçapkın ile hazırlanıyorum. Bu seneki hedefimiz hayatımızda ilk defa Ironman yarışına katılmak ve Ironman olabilmekti. Yarışı baştan sona birlikte götürdük, zorlandığımız anlarda, ki 12 saat içerisinde epey zorlandığımız zamanlar oldu, birbirimizin moralini yükselttik ve kol kola finish'i geçip Ironman olduk. Hayatım boyunca unutamayacağım bir duyguydu.
- Triatlon yarışlarındaki atmosferi, kitleyi anlatır mısınız?
- Güzel bir arkadaşlık ortamı oluşuyor. Bir yarış yapılıyor gibi görünse de genellikle katılımcılar diğer yarışmacılarla değil, kendileriyle yarışıyor. Ya yarışı bitirme hedefi ya da kişisel en iyi derecesini geliştirme hedefini kovalıyorlar. Bu da çok centilmen, keyifli bir ortam yaratıyor.
Üç branş bir arada: Yüzme, bisiklet ve koşu
Triatlonda yüzme, bisiklet ve koşu branşları bir arada yapılır. Sporcu her branşa ait mesafeyi bitirir bitirmez kurallara uygun şekilde kıyafetlerini giymek için değişim alanına girer ve diğer branşa başlar. Sporcu yarış boyunca taktik ve teknik seviyesini en üst düzeyde tutarak hem enerjisini hem de dayanıklılığını korumak zorundadır. Triatlon yarışları üç spor dalının ara verilmeden birbiri ardına yapılabileceği her yerde gerçekleşebilir.
Triatlonu tamamlamak pahalıya mal oluyor
Triatlon, ülkemiz koşulları için pahalı sayılabilecek bir spor. Yarış bisikleti fiyatları 1000 TL ile 20 bin TL arasında değişiyor. Bunun yanında kask, ayakkabı ve bisiklet forması da gerekiyor. Triatlon mayoları da ortalama 800 TL civarında. Yüzme antremanları için yeterli sayıda havuz olmaması gibi handikapları var. Ayrıca yarışmalara katılım ücretleri ve seyahat masrafları da göz önünde bulundurulması gereken maliyetler.