"Ben
sizin ruhunuza çiçek aşısı yapayım da çiçekler açsın ruhunuz" diyor ödüllü şair Didem Madak bir şiirinde... Çiçek Akademi de işte bunu yapıyor. Bizi toprağa, çiçeklere ve hızlı şehir yaşamı içinde istemeden uzak kaldığımız doğaya yaklaştırıyor. Akademide çiçek tasarımı, bonsai ve teraryum eğitimi veriliyor. Biz de akademinin birinci yılında teraryum atölyesine konuk olduk, yani 'camdan bir fanusun içine kurulan' minik güzel bahçelere...
BİR YIL BAKACA KSINIZ
Teraryum için succulent, nertera, fittonia, kalanchoe gibi küçük boyutlu çiçekler kullanılıyor. Teraryum çiçek bakmaya zorlananlar için oldukça kolay bir bakıma sahip. Yapmanız gereken tek şey iki haftada bir az miktarda sulamak. Sonrasında su cam fanusun içinde buharlaşıyor ve oluşan damlacıklarla bitkiler besleniyor. Bu mini dünyaya yaklaşık bir yıl bakıyorsunuz. Sonrasında bitkiler gelişiyor ve fanusun içine sığmıyor. Bu noktada mini bahçenizi saksıyla buluşturmanız gerekiyor.
mut lu olma k için kur duk Çiçek
Akademi'nin kurucularından Hüseyin Bahçeci aslında bir bilgisayar mühendisi... Ana geçim kaynağını da mesleği üzerinden sağlıyor. Çocukluğu ise babasının Küçükyalı'daki çiçekçi dükkanında geçmiş. "Çocukluğum, yazları dükkanda çiçeklerle ilgilenerek geçti. Zaman içinde kendimi Çiçek Akademi'de buldum. Bu akademiyi mutlu olmak için kurduk" diyor. Çiçek Akademi'nin bir diğer kurucusu ve atölye eğitmenlerinden olan Ertuğrul Çalışır ise Hüseyin Bahçeci'nin kuzeni. Çalışır, ayrıca kendi çiçek tasarımı atölyesinde iş yerlerini, evleri ve bahçeleri düzenliyor.
ÇİÇEKLERLE İLGİLENMEK İNSANA İYİ GELİYOR
Teraryum atölyesine katılanlardan Zeynep Begüm Okvur, Çiçek Akademi'yle mailine gelen bir bülten vasıtasıyla tanışmış. Teraryumun görüntüsünü, onun verdiği mutluluğu ve neşeyi sevdiğini ifade eden Okvur, yaptığı teraryumu salonunda her an gözüne çarpacak bir köşeye koymak istiyormuş. "Her baktığımda, onun verdiği huzuru içimde hissetmek istiyorum çünkü..." şeklinde konuşan Zeynep Hanım, toprağa dokunmak isteyenlere bu atölyeyi tavsiye ediyor. Gülşah Çağırıcı'ya ise bu eğitimi eşi hediye etmiş. Telekom sektöründe çalışan Gülşah Hanım için iş yoğunluğundan sıyrılarak kendisine ayırdığı bu vakit gerçek bir armağan niteliği taşıyormuş. Çağırıcı, "Şehir hayatında toprakla ilgilenmek için zaman ayıramıyordum. Çiçeklerle ilgilenmek insana iyi geliyor" diyor.
TOPRAĞA DOK UNMAK ŞAHANE BİR DUYGU
Atölyeye katılan bir diğer isim ise Esra Yücetin. Turizm sektöründe çalışan Esra Hanım, Çiçek Akademi ile, kendisine farklı hobi seçenekleri araştırırken tanışmış. Yücetin, "Bana en iyi gelecek şey bahçecilikti ve bu atölyeyi keşfettim. Kafamı dağıtmaya ihtiyacım vardı ve çiçeklerle ilgilenmek, kendi camdan bahçemi kurmak bana çok iyi geldi" şeklinde konuşuyor. Toprağa ve çiçeklere dokunmanın şahane bir duygu olduğunu, insanın kendisini sıfırlanmış hissettiğini ifade eden Esra Hanım, teraryumunu iş yerindeki masasına koymak için tasarladığını söylüyor. Yücetin, "Ona baktığım zaman kendime ayırdığım güzel zamanı hatırlayıp, keyifli anımı hafızamda tekrar canlandırmak istiyorum." diyor.
