Türkiye'nin en iyi haber sitesi
NUR ÇİNTAY

Ağır havaya light gündem

Betül-Cüneyt Arkın ve oğulları Murat, 43 yıl önceki fotoğrafı bugüne taşıyabildi mi? Yüzde ‘bebek poposu’ efekti doğuran dolgu makbul mü? Ünlülerin elini çöpün altına sokması iyi mi?

Bazen dünyanın en basit fikri dâhice bir sonuca dönüşebiliyor. Hastası olduğum Nicholas Nixon'ın yaptığı tam da böyle bir şey. Adam karısının ve baldızlarının fotoğrafını çekiyor. Bunu akıl etmek için Einsteinvari bir zekâya ihtiyaç yok şüphesiz. Ama Nixon bunu tam 33 yıl boyunca hiç aksatmadan yapıyor.
Ve bu süreklilik sayesinde olağanüstü bir toplam çıkıyor ortaya: 'The Brown Sisters'. Dört kız kardeşin hatıra fotoğrafları üstünden basbayağı dünya tarihinin; modalarla, mekânlarla, ifadelerle dünyanın binbir halinin okunduğu müthiş bir çalışma. Sahibini fotoğraf sanatının 'en'leri arasına boşuna sokmuyor.
"Oğlumuz büyüdü" Kelebek'in Perşembe günkü manşetiydi: "Betül- Cüneyt Arkın ve oğulları Murat, 43 yıl önce çektirdikleri fotoğrafı bugüne taşıdı, objektife aynı pozu verdi" diyordu.
Nicholas Nixon'ınki kadar olmasa da böyle hafif sanatsal şirinlikler çok yapılıyor. Aynı yerde, aynı kılıklarla, aynı pozla yıllar sonra fotoğraf çekinip sergileyen bol. Bazen benzerlik, uyum ya da tezat çok çarpıcı oluyor. Kişilerin ve duruşların tıpatıplığının tersine semtin bambaşkalaşması vs...
Arkın ailesinin iki fotoğrafına bakıyoruz: 1975'tekinde Cüneyt Arkın'ın başında kasket ve altında mayo, uzun ıslak saçlı Betül hanımda bikini üstü ve aşağıda pareo görüyoruz. Emzikli cıbıl bebek Murat, kucaklarında...
2018'deki fotoğraftaysa Cüneyt Arkın sarı tişört ve açık renk pantolonla, Betül hanımsa kısa fönlü saçları, desenli gömleği ve bej pantolonuyla. Ortalarındaki oğul, evet büyümüş, ikisinden de uzun, giyimli.
İki fotoğraf arasında, üçünün de aynı karede olması dışında tek bir şey yok. "43 yıl önce çekilen fotoğrafı bugüne taşımak" diye bir şeyden bahsedemeyiz.
Kelebekçilerin 'hayalini' ufacık bir aksesuar gerçek kılabilirmiş halbuki: Bir emzik! Murat Arkın bu yaşında emzik taksaymış, hani ucundan sanat bile olurmuş!

***

En manalı Bodrum haberleri

Son 10 yılda tırmandırılan 'Bodrum mu, Çeşme mi?' polemiğini bu yıl sular altına gömen Bodrum, magazin sayfalarının favori tatil merkezi. Bu haftaki 'teknesinde ağırladı', 'iskelede görüntülendi', 'havlusuna uzandı', 'şezlongdan kalkmadı', 'arkadaşlarıyla sohbet etti' müjdelerinin yanında, iki de manalı haber vardı:
Beren Saat sabahın erken saatlerinde kaldığı otelin sahiline inmiş. Yarım saat yüzdükten sonra da yerde gözüne ilişen çöpleri toplamış. Bikinili fit vücudu ve Kenan Doğulu'nun o saatte odada uyuduğu bilgisi kimileri için öncelikli olabilir ama Beren'in yerde gördüğü çöpleri toplaması çok hoş ve çok değerli. Bilincini gösteriyor. Bencil ve şımarık olmadığını... Sadece kendini değil, çevreyi ve gezegeni de düşündüğünü...
Şebnem - Celal Çapa çifti de ellerine eldivenleri geçirip Cennet Koyu'nda çöp toplamış. Onlarınki belli ki daha sistemli ve alet edevatlı (en azından kırmızı eldivenli ve mavi çöp torbalı) bir çalışma. Zaten daha önce Marmaris Bozburun ve Çeşme Alaçatı'da da çöp toplamışlıkları varmış.
Çöp çok ciddi mesele. Bu işe kafayı takanlar da, böyle bireysel çabalarla çözüme katkıda bulunanlar da gün geçtikçe artıyor. Hele ünlü isimlerin elini çöpün içine sokması çok önemli, çok kıymetli. Geleceği bu yaklaşım kurtaracak.

***

Sibel Can ile Iconjane'in ortak noktası

"Yüzün bebek poposu gibi olmuş" dese biri, sevinir misiniz, sinirlenir misiniz? Bebek poposu sevimli bir şey evet, ama nihayetinde popo! Halbuki sizin yanaklarınızdan bahsediliyor. Kabul etmek gerek ki insan arada kalıyor.
Bir ahbabımız öyle abartmış ki yüzüne yaptırdığı dolguyu, aramızda konuşurken "Bebek poposu gibi olmuş" dedi birimiz. O şişlik, evet inecek, ama işte bugünden yarına değil ve geçene kadar da böyle gezecek. Tombul yanaklı. Balon suratlı. Bedeni 40 kiloya indirip iskeletleşmek için onca acı çekerken, yüzü nasıl olup da bu kadar şişirtip kendilerinden bir elma şekeri ürettiriyorlar, anlaşılır gibi değil.
"Yemin ediyorum botoks bile yaptırmaya gidemedim" demiş Sibel Can, Cenevre'de hücre yenileme tedavisi gördüğü iddialarına cevaben. "Arada bir milim dokunduruyorum. Ben korkuyorum öyle şeylerden. Hüzünlü şarkılarda gergin surat istemiyorum. Botoksa milim milim dikkat ederken, böyle bir tedavi yaptırmam."
Moda ve sosyal medya âleminin popüler isimlerinden Ferhan Talib namı diğer Iconjane de Instagram'da bir takipçisine dürüstçe şöyle cevap verdi geçen gün:
"Aslında yüzümde hem dolgu hem botoks var, minimal olduğu ve ifademi bozmamasına özen gösterdiğimiz için çok belli olmuyor sanırım."
"Milim" ve "minimal". İşte Sibel Can'la Iconjane'in buluşma noktası. Bazılarına bu iki kelimeyi her gün ayna karşısında 100 kere tekrarlama cezası verme imkânı olsa keşke. Hayır kendi iyilikleri, güzellikleri için...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA