Afrika ülkesi Nijerya, bir haftada gelen ikinci zincirli ev vakasını konuşuyor. Edinilen son dakika bilgisine göre, ülkenin kuzeyindeki Katsina'ya baskın yapan polis ekipleri, içerisinde 67 çocuk ve erkeğin yer aldığı bir işkence evini ortaya çıkardı. Yapılan baskında yaşları yedi ile 40 arasında değişen kurbanların bulunduğu aktarılırken, polis sözcüsü tarafından çocuk ve erkeklere cinsel saldırı yapıldığı da belirtildi.
İşkence evinden kurtarılan ve basına ifade veren kurbanlar, yaşadıkları dehşete düşüren anları da anlattı. Bilindiği üzere, polis ekipleri, Eylül ayında yine ülkenin kuzeyinde yer alan Kaduna'da yaklaşık 500 kişiyi alıkonuldukları bir binadan kurtarmıştı.
İşte, kan donduran son dakika haberinin detayları;
Reuters haber ajansı, ülkenin kuzeyindeki Katsina'ya baskın yapan polisin dini okul görünümlü işkence evinden 67 çocuk ve erkeği kurtardığını bildiriyor.
Yaşları yedi ila 40 arasında değişen kurbanlar zincirlenmiş halde bulundu.
Katsina polis sözcüsü, çocuk ve erkeklere işkence evinde cinsel saldırı da yapıldığını belirtiyor.
Kurtarılanlar arasında yer alan 33 yaşındaki Laval Ahmed, "Bizi her gün dövüyorlardı, saldrıyorlardı ve cezalandırıyorlardı" dedi.
Ahmed'in verdiği bilgiye göre, işkence evinde geçirdiği iki yılda bazıları yapılanlara dayanamayarak öldü.
Polis ekipleri, işkence evinin sorumlusu 78 yaşındaki Bello Abdullahi Umar adlı erkeği gözaltına aldı.
Eylül ayında yine ülkenin kuzeyinde yer alan Kaduna'da yaklaşık 500 kişiyi alıkonuldukları bir binadan kurtarılmıştı.
Bir ihbar üzerine binaya giren polis, alıkonulanlardan bir kısmını zincirlenmiş bir şekilde bulmuştu.
Polis, binada tutulan kişilerin köleliğe maruz bırakıldığını, insanların ayaklarından zincirlendiğini açıklamıştı.
Bir kısmı Nijerya dışındaki ülkelerden gelen kurbanlar, işkence, cinsel taciz ve açlığa maruz bırakıldıklarını anlatmıştı.
Yaşadıklarını cehennem azabına benzeten kurbanlardan 29 yaşındaki İsa İbrahim, BBC'ye verdiği röportajda "Dua edenleri dövüyorlardı. Ders çalışanları darp ediyorlardı" demişti.
Binaya iki hafta önce ailesi tarafından 'davranışlarını düzeltmek' amacıyla yollandığını anlatan İbrahim, polis baskınından bir gün önce kaçmaya çalışmıştı:
"Eski bir jeneratöre zincirlendim, ellerim bağlanarak tavandan sarkıtıldım. Çok sayıda yaram var. Neredeyse bedenimin her bölgesinden yaralandım. Uyurken bile sopalarla bizi uyandırıyorlardı."
İbrahim, aç bırakıldıklarını, kendilerine yalnızca bir miktar pirinç verildiğini, orada tutulan herkesin enerjisini yitirdiğini söylemişti.İçeridekilerden bazıları, yıllardır dış dünyayı görmelerine izin verilmediğini anlatmıştı.
İşkence evi ailelerden para alsa da ne bir okul ne de bir ıslahevi olarak kayıt yaptırmıştı.
BBC'den İshak Halid, çocuklarını okula gönderecek parayı bulamayan ailelerin benzer yerlere çocuklarını verdiğini belirtiyor.
Ülkenin kuzeyindeki kentlerde benzer birçok kurum var ve düzgün bir şekilde denetlenmiyorlar.
Bazı veliler, bu okula kaydettirdikleri çocuklarını görmelerine izin verilmediğini aktarmıştı: "Bu okulda böyle bir şey olduğunu bilsek çocuğumuzu yollamazdık. Onları insan olsunlar diye gönderdik ama kötü muameleye maruz kalmışlar."