Yeni tip corona virüsü ya da koronavirüs, bugüne kadar yaklaşık 600 kişinin canını aldı, binlerce insanı da enfekte etti. Asya bölgesinde, koronavirüs tespit edilmeyen ülke kalmadı. Bölgede bulunan tüm ülkeler, kendi sınırları içerisinde korona virüsü vakası olduğunu doğruladı. Kuzey Kore hariç! Dünyanın en yoksul ülkelerinden biri, komşu ülke Çin'de 600'den fazla insanın ölmesi ve 31.000'den fazla insanın enfekte olmasına rağmen virüsten kaçınmayı başardı. Peki, Kuzey Kore'de neler oluyor ve daha önce neler yaşanmıştı? Kuzey Kore'ye komşu olan Rusya ve Güney Kore de dahil olmak üzere, dünyanın dört bir yanındaki 25'ten fazla bölgede 300'den fazla insan korona virüs testinde pozitif sonuç aldı. Ancak bu ülke, iddiaya göre başarılı bir şekilde corona virüsünden kaçtı. Ancak Kuzey Kore'den kaçan doktorlar, daha önceki salgınlarda hastanelerdeki kan donduran manzaraları anlattı.
İşte dünya günmeni bomba gibi düşen açıklamalar ve Kuzey Kore'de yaşananlar ile ilgili tüm detaylar...
VİRÜS ASYA'DA HER YERDE!
Aslında, seyrek nüfuslu Moğolistan hariç, Kuzey Kore'nin 1.500 mil yarıçapındaki her ülke, en az bir corona virüsü vakası ile karşılaştığını doğruladı.
Kuzey Kore'nin virüsü nasıl önleyebildiği belli değil. Pyongyang ya çok şanslı, ya da corona virüsü vakasını saklayarak "münzevi ulus" olmanın avantajını kullanıyor.
Ülke, herhangi bir koronavirüs hastasını şu ana kadar resmi olarak teyit etmedi. Ancak Kore Üniversitesi'nde daha önce Güney Kore Ulusal İstihbarat Servisi'nin (NIS) başkanı olarak görev yapan bir profesör olan Nam Sung-wook, Kuzey Kore gibi 25 milyon nüfusa sahip bir ülkede en az bir kişinin enfekte olmuş olabileceğini söyledi. Araştırmacılar hala virüsün nasıl yayıldığını belirlemeye çalışıyorlar, ancak solunum yolu ile bulaştığına inanılmıyor.
Virüsün dışkı yoluyla yayılıp yayılamayacağı veya semptomları olmayan enfekte hastalardan başkalarına geçip geçemeyeceği de hala belirsiz.
Ancak doktor Nam, Çinli bir hastanın ortak ülke sınırında Kuzey Kore'den birine virüs bulaştırmış olabileceğinden şüpheleniyor ve şu ifadelere yer veriyor:
"Dandong ve Shenyang gibi Kuzey Kore sınırına yakın olan Çin bölgelerinin virüs vakalarını doğruladığını biliyoruz. Kuzey Kore ticaretinin yaklaşık %90'ı Çin'le ve birçok insanın ticari faaliyet için Çin'den Kuzey Kore'ye gittiğini biliyoruz."
Doğrulanmış ve hatta şüphelenilen herhangi bir vakayı kamuya açıklamamasına rağmen, Kuzey Kore virüsle mücadele çabaları konusunda karakteristik olmayan bir şekilde şeffaf hareket ediyor. Devlet tarafından yönetilen haber servisi KCNA'daki raporlara göre, ülke salgını çok ciddiye alıyor gibi görünüyor.
Kuzey Kore, dünyanın en gizli devletlerinden biri olarak kabul edilmekte ve lider Kim Jong Un'un otoriter liderliğinden, ülke içindeki günlük hayata kadar her şey hakkında bilgi sahibi olmak oldukça zor. Sosyal medya yasak ve çoğu haber sitesine erişim engelli ya da sınırlı.
Çoğu ülke, yeni bir dışişleri bakanı gibi üst düzey hükümet atamalarını duyururken, Kuzey Kore bunu bile duyurmuyor ve yeni bakanın atanıp atanmadığı, dedikodular ile ortaya çıkıyor.
Ülkenin sağlık sektörü tarihsel olarak farklı değil. Kuzey Kore, yıkıcı 1990'lardaki kıtlığı sırasında kaç kişinin öldüğünü asla açıklamadı. Uzmanlar, 2 milyon kadar insanın öldürülmüş olabileceğini tahmin ediyor ve tek bildiğimiz, o sırada ülkeden kaçanların anlattığı ölüm ve hayatta kalma hikayelerinde paylaştıkları…
Son yıllarda Kuzey Kore'deki doktorlar, genellikle kötü çalışma koşullarından ve tıptan temel sağlık hizmetlerine kadar her şeyin kusurlu olduğundan bahsediyor.
Kuzey Kore'de 2011 yılında ülkeden kaçan eski bir doktor olan Choi Jung-hun, 2006-2007 yılları arasında kızamık salgınıyla mücadeleye yardımcı olduğu zamanlarda, Kuzey Kore'nin karantina ve izolasyonu sağlayacak kaynaklara sahip olmadığını söyledi. Şüpheli vakaları belirledikten sonra hastaların bir hastaneye veya karantina tesisine izleme için aktarılması gerektiğini söyledi.
Choi, "Kuzey Kore'deki sorun kılavuzların takip edilmemesidir. 2007 yılında, hastaneler ve karantina tesislerindeki insanlara yeterli yiyecek verilmediğinde insanlar yiyecek aramak için hastaneden kaçıyordu" dedi.
