Türkiye ekonomisine yönelik yaratılmaya çalışılan kur kaynaklı kriz algısı operasyonuna paranın patronu Merkez Bankası'ndan ders niteliğinde cevap geldi. Başkan Murat Çetinkaya imzasıyla yayımlanan Kasım 2017 dönemine ilişkin Finansal İstikrar Raporu'nda, ekonominin ve bankacılık sektörünün gücüne vurgu yapılırken, hanehalkı, kamu ve özel şirketlerin borçluluğunun da uluslararası karşılaştırmalara göre düşük olduğuna dikkat çekildi.
CANLANMA SÜRÜYOR
Raporda, 2017 yılında tedbir ve teşviklerin de etkisiyle iktisadi faaliyetin güçlü seyrini sürdürdüğü belirtilerek, "Güçlü büyümenin etkisiyle yılın ikinci çeyreğinden itibaren firma kârlılıkları artmış, likidite göstergeleri toparlanmış ve bilançolar sağlamlığını korumuştur" denildi.
İktisadi faaliyetteki canlanma, güçlü TL kredi büyümesi ve tahsilatlardaki olumlu seyir sonucunda bankacılık sektörünün aktif kalitesindeki sağlıklı görünümün korunduğu vurgulandı.
BATIK KREDİ DÜŞÜK
Raporda firmaların toplam finansal borçluluğunun gayrisafi yurt içi hasılaya (GSYH) oranının 2017 başından itibaren yatay seyrettiği belirtildi. Bu durumun, hem yurtiçi hem de yurt dışından temin edilen yabancı para (YP) cinsi kredi stokundaki büyümenin yavaşlamasından kaynaklandığı ifade edilen raporda, YP kredilerin vadelerinde gözlenen belirgin uzamanın, kur riskini azaltıcı unsurlar arasında olduğu, YP tahsili gecikmiş alacak (TGA) oranının düşük seyrettiği bildirildi.
KREDİDE TL'YE GEÇİŞ