İşgalci İsrail'in 417 gündür saldırılarını sürdürdüğü Gazze'de can kaybı 44 bin 249'a yükseldi. İsrail ordusunun, 7 Ekim 2023'ten bu yana saldırılarını sürdürdüğü Gazze Şeridi'nde 1410 Filistinli ailenin nüfustan silindiği belirtildi.
Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, soykırımda ailelere dönük 7 bin 160 farklı katliam işlendiği aktarıldı.
520 FERDİNİ KAYBETTİLER
Bir yıldır devam eden soykırım sırasında 1410 ailenin tamamının, yani 5 bin 444 ferdinin öldüğü ve bu ailelerin nüfustan silindiği ifade edilen açıklamada, 3 bin 463 ailenin sadece bir ferdinin, 2 bin 287 ailenin ise birden fazla ferdinin hayatta kaldığı aktarıldı.
Yapılan açıklamada, 520 ferdinin hayatını kaybettiği En-Neccar ailesinin Gazze'de en fazla kayıp veren aile olduğu, saldırılarda El-Mısri ailesinden 287, Aşur ailesinden 217, Hicazi ailesinden 199, Avd ailesinden ise 198 kişinin öldüğü kaydedildi.
Öte yandan Gazze'nin kuzeyindeki yakıt krizi nedeniyle itfaiye, ambulans ve arama kurtarma araçları çalışmıyor.
Açıklamada, "İsrail işgal güçlerinin, bölge için gerekli yakıt girişini engellemesi nedeniyle Gazze kentindeki ambulans, itfaiye ve arama kurtarma araçlarının çalışmadığını duyuruyoruz" ifadeleri kullanıldı.
İsrail bombaları ve fırtına nedeniyle çadırlarını kaybeden binlerce aile ise günlerdir başlarını sokacak yer arıyor.
HAREKET EDENE ATEŞ
Al Jazeera kanalındaki haberde ise İsrail'in bomba yüklü robotları Gazze'nin kuzeyinde de ilk kez kullanmaya başladığı belirtildi.
Robotlarla halihazırda enkaza dönmüş olan evleri tamamen havaya uçurdukları ve Filistinlilerin geri dönmelerini engelledikleri kaydedildi.
İsrail drone'larının da Cibaliye ve Beyt Lahiya'dan çıkmaya çalışan herkesi vurduğu öğrenildi.
AB'YE UYARI: GAZZE KASABI İÇİN HUKUKU ÇİĞNEMEYİN
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, AB ülkelerinin, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'le ilgili tutuklama emrini "alkışlarken" İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hakkında verilen aynı karara uymamayı seçmeleri halinde uluslararası hukuku çiğnemiş olacakları uyarısında bulundu.
Atina Barosu'na bağlı bazı avukatların Netanyahu hakkında çıkarılan tutuklama emrinin uygulanması yönünde inisiyatif başlatacağı bildirildi.
İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, UCM'nin Netanyahu hakkında verdiği tutuklama emri için, mahkemenin çalışmalarının arkasında olduklarını söyledi.
Middle East Eye sitesindeki habere göre UCM'nin İsrail Başbakanı Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkındaki tutuklama kararının uygulanmasının ardından Gazze'deki katliamlara destek veren ABD'li yetkililer hakkında da benzer kararlar alınabilir.
Uzmanlara göre İsrail'e silah ve diğer askeri teçhizat desteği sağlayan başta ABD ve Almanya olmak üzere çoğunluğu Batılı üçüncü devletler, uluslararası hukuk bakımından, İsrail'in işlediği suçlardan sorumlu tutulabilir.