Beşiktaş, Trendyol Süper Lig'in 8.haftasında 90+5'te yediği golle Gaziantep FK ile 1-1 berabere kaldı. Sabah Spor yazarları Murat Özbostan, Fatih Doğan ve Ali Gültiken, karşılaşmayı değerlendirdi. İşte o yorumlar...
FATİH DOĞAN: RİTMİ BOZULDU
Avrupa'da ve Süper Lig'de, iki kulvarda mücadele eden takımlarımız milli araya kadar yıpratıcı bir süreçten geçtiler. Beşiktaş özelinde ise Frankfurt yenilgisi sonrası Gaziantep deplasmanında maç oynamak ayrı bir zorluk derecesine sahipti.
Her Avrupa maçı sonrası deplasman yolunu tutmak evinde oynayan rakiplerine göre daha az dinlenmek ya da daha çok yorulmak demek! Beşiktaş, Gaziantep deplasmanında sahaya çıktığında Frankfurt gibi genç ve dinamik bir takım karşısında yaşanan yıpranmışlığın etkisi hissedildi.
Paulista'nın 21'de sakatlanıp çıkması, İmmobile'nin kendi hikâyesini yazdığı penaltı golüne rağmen 67'de çıkması bu yorgunluğun izlerini taşıyordu. Gaziantep dakikalar ilerledikçe Beşiktaş kalesine daha çok ve net gelmeye başladı. Okereke'nin karşı karşıya yakaladığı pozisyondaki şutu Mert çıkarmasa ev sahibi aradığı gole çok daha erken ulaşabilirdi.
Muçi'nin solda yine etkili olamadığı oyunda GİO, umarım Semih'i 11 oynatmama konusunda Montella takıntısına düşmemiştir! Beşiktaş, kanatlarında en verimli maçlarını bize göre Semih ve Rashica ile oynadı. Onlar olmayınca ya da olamayınca kanatlardan biri kırık kalıyor.
Maxim'in 90+5'te gelen beraberlik golü Gaziantep'in hak ettiği oyunun sonucuydu… Günün sorusu şu: Ajax'a kadar tıkır tıkır giden Beşiktaş'ın kazanan kadrosu ve ritmi niye bozuldu?
MURAT ÖZBOSTAN: BU FUTBOL İÇİN TARAFTAR DOLMABAHÇE'YE GELSİN Mİ!
Avrupa yenilgisi sonrası milli araya mutlu girmek Beşiktaş için şarttı ama bunu başaramadı.. Attığı penaltı golünün ardından üzerine hiçbir şey koymayan Beşiktaş, maçın uzatmaları olduğunu unutunca bir puana razı oldu..
Madde madde bakalım: 1- Gaziantep, Beşiktaş'ı çok zorladı.. Özellikle Paulista çıktıktan sonra Beşiktaş defansı sıkıntı yaşadı. Okereke defalarca savunmanın arkasına sarktı ve Mert ile burun buruna geldi.. Mert olmasa mağlup bile olabilirdi..
2- Rafa Silva'nın formu düşmeye başladı.. Sezon başından beri yüksek efor sarf ediyor, bir de sürekli tekmeler ile boğuşuyor.. Yıldız futbolcu hem psikolojik hem de fiziksel olarak yorulmuş. Milli ara en çok ona iyi gelecek.
3- Ndour etkisiz.. Ne hücumda var ne savunmada.. Vasat futbolcu... 4- Beşiktaş ikinci yarı skoru korumak adına çok çekildi.. Yoruldu da.. Gaziantep merkezi güle oynaya geçti ve sıkıntı yarattı.. Kulübe çok güzel izledi. Yani Van Bronckhorst!..
5- Hollandalı teknik adam, Muçi'den vazgeçmiyor.. İstanbul'daki Avrupa maçında ıslıklandığı için sahip çıktığı oyuncuyu dün de 11'de oynattı. Bu taraftara bir mesajdı!.. 6- İmmobile gollerine devam ediyor.. Ama o da Rafa Silva gibi yoruldu ve oyundan alındı..
7- Semih'e ısrarla şans vermiyor Hollandalı.. Arda Güler olayı gibi sanki.. İsmail Kartal ve Jesus da "Oyuncuyu koruyoruz" diyerek oynatmazlardı.. Medya da sürekli sorardı! Şimdi de Hollandalı teknik adam, "Ben onunla konuştum.. Nedenini biliyor" diyor.. Semih olayı hocanın başını ağrıtacak.. Benden yazması! Kafayı takmış çocuğa..
Sonuç: Beşiktaş lige müthiş girdi ama aşağı doğru yol almaya başladı.. Kadro yetersiz.. Yapılan değişiklikler işe yaramıyor.. Kulübede iyi adamlar var ama Van Bronckhorst yüzlerine bakmıyor.. Şimdi taraftar da "Hocam biz bu futbolu izlemek için stada gelmeyiz zaten" dese ne olacak!
ALİ GÜLTİKEN: SORGULANIRSINIZ
Çarşamba ve pazar yüksek tempo maç oynamak kolay değil. Özellikle Avrupa'da sıkıntılı sonuçlar aldığınızda bunun lige de negatif yansımaları oluyor. Beşiktaş, Avrupa Ligi'ndeki yenilgilere rağmen oyun olarak düşmedi. Dönüşlerinizi deplasmanda oynadığınızda zorluk derecesi bir kat daha artıyor. Buna rağmen Beşiktaş, Antep'te iyi bir oyun başlangıcı yaptı. İlk yarıda ihtiyacı olan golü de Immobile'nin ayağından buldu. Bu bölümdeki oyun temposu Beşiktaş'ın daha fazla gol yapabilecek şekilde lehindeydi.
1-2 gol daha atabilirdi. İkinci yarı doğal olarak biraz savunma psikolojisi ile daha kontrollü bir futbol oynansa da genel itibarıyla Beşiktaş, Gaziantep'e de oyunu çok teslim etmedi. Özellikle ön tarafta Muçi, Rafa Silva Joao Mario ile yapılan tercihler var. Burada Joao Mario'yu ısrarla orta alan içerisinde konumlandırdığını gördük. Rafa Silva'nın tam kanat değil de biraz içeri katederek oynamış olması oyundaki en çok pozisyon yaratan bölümler oldu.
Bir kez daha altını çizelim; bu kadar etkili bir oyuncu çizgiden daha çok kaleye en yakın olabileceği pozisyonda konumlandırılması Beşiktaş için daha faydalı olacak bu kesin. Muçi'nin oyunda tutulma ısrarı veya Muçi'ye şans verilmesi yanlış bir düşünce değil. Bu maçta, geçen maçlara göre biraz daha kıpırdadı. Ama daha iyisini de yapabilir.
Van Bronckhort'un Joao Mario'yu orta sahada oynatmasını oyun kontrolü açısından olabilir gibi kabul etsek de Rafa Silva, Fernandes ikilisinden biraz geride kalıyor. Ama deplasman maçı orta sahayı daha fazla kontrol etme düşüncesi bu tercihte önemli bir etki yaratmış olabilir. Bu tercihlerin hepsi sonucunda kazanma adına ortaya konulan kararlar.