Genç oyuncu Aslı Bekiroğlu'nun müstehcen görüntüleri ifşa olduğunda kişisel iCloud hesabının 'hack'lendiği söylendi. Ama nasıl 'hack'lendiği, şantaj yapılıp yapılmadığı konularında sanatçı cephesinden açıklama gelmedi. Bekiroğlu, sadece fotoğrafları paylaşanlar ve kötü yorum yapanlar hakkında konuştu. Sürekli bu kişilere maddi ve manevi tazminat davası açtığını belirtti.
Bekiroğlu açıklamalarında da hep "İfşada bulunmak suçtur", "Siber suça ortak olma", "Başkasının özel fotoğraflarını paylaşmak suçtur" gibi mesajlar verdi.
HACKER'IN SUÇU YOK MU?
Peki, hırsızın ya da hacker'ın hiç mi suçu yok? Dünyada bu tür olaylarda konu, sanatçıların fotoğraflarını paylaşan ve yorum yapan normal insanlara gelmez! Bu konu Bekiroğlu'nun dışında da kimsenin umurunda olmadı!
Dünyada bu tür olaylarda fotoğrafların nasıl ele geçirildiği, suçu organize bir hacker grubunun mu, yoksa herhangi bir kişinin mi yaptığı sorusuna yanıt aranır!
İşin garip tarafı bu tür sızıntılar, oyuncuları mağdur ederken aynı zamanda onları popüler de yapıyor ve uzun süre gündemde kalmalarını sağlıyor. Örneğin;
Bekiroğlu'nun Instagram'daki takipçi sayısı 840 binden 920 bine çıktı. Ve en önemlisi, Google'da en çok aranan kişiler arasına girdi! Günümüzde reklam kampanyalarında en önemli kazanım, Google'da en çok arananlar arasına girmektir!
Bahçeşehir Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü'nden mezun olan Bekiroğlu da Google'da öne çıkmanın ne kadar önemli olduğunu bilir!
Kendisi Vine'de yayımladığı videolarla üne kavuşup oyuncu olmuştu!
Bekiroğlu, son iki haftadır mağdur edildiğini anlattı durdu ve sonra birden sosyal medyada şu paylaşımda bulundu: "Global yüzü olduğum iyi kalpli cilt bakımı #simple ile birlikte yaptığımız #İyiKalpliOl çağrısının siber zorbalık yaşayan herkese umut olması dileğiyle. Siz de bu çağrının parçası olun."
İLGİNÇ BİR TESADÜF
Ne garip rastlantı! İki hafta önce fotoğrafların internete sızsın, siber zorbalığa maruz kaldığından şikayetçi ol, sonra da bir cilt bakım markasının siber zorbalık mesajı veren reklam kampanyasının yüzü ol ve daha sonra bu markanın tanıtımında siber zorbalıktan bahset.
Bekiroğlu yaşadığı olaydan sonra gördüğü destek için de "Bu dünyadaki iyiliğe yeniden inanmamı sağladı" dedi!
Kimseyi suçlamıyorum ama Bekiroğlu'nun yaşadıklarını sürekli reklam kampanyasının sloganları üzerinden değerlendirmesi de garip!
Ya da krizi fırsata çevirmek bu olsa gerek! Marka reklam kampanyasını için #İyiKalpliOl çağrısında bulunacak bir siber zorbalık mağdurunu arıyorken o anda Bekiroğlu hacklan'di. İlginç tesadüf!
***
Kadının beyanı esas olmalı mı?
Johnny Depp ile Amber Heard'ün 2015 yılında başlayan evlilikleri, 2017'de olaylı şekilde bitmişti. Heard, evliliklerinde sürekli olarak şiddet gördüğünü ifade etmiş ve çift, 7 milyon dolar tazminat karşılığında boşanma anlaşmasına varmıştı.
Depp'e tüm dünyada büyük tepki gösterildi. Rol alacağı filmlerden ayrılması için sosyal medyada protestolar düzenlendi.
Sonra Depp, asıl şiddete uğrayanın kendisi olduğunu öne sürdü. 50 milyon dolar tazminat talebiyle karalama davası açtı. Ve ardından ilk ses kaydı ortaya çıktı. Heard "Suratına daha sert bir tokat atmadığım için üzgünüm ama sana yumruk atmadım, sadece tokat attım... Bir daha fiziksel şiddet yapmayacağıma söz veremem..." diyordu. Son çıkan ses kaydında ise Heard "Anlat dünyaya Johnny, onlara 'Ben Johnny Depp, bir adam, ben de aile içi şiddet mağduruyum' de. Bak bakalım kaç kişi sana inanacak..." diyordu. Amber Heard, hem kendini rezil etti, hem de kadınların erkek şiddetine karşı yürüttükleri mücadeleye darbe vurdu.
Bu olay, hukukta 'Kadının beyanı esastır' ilkesini tartışmaya açıyor!
Bu ilke, delil yetersizliği olan durumlarda kadın veya çocuğun beyanının esas alınarak kovuşturma aşamasına geçilmesi ve beyanın yargılama aşamasında da delil niteliği taşıyabilmesi anlamına geliyor.
Ama Heard olayında olduğu gibi bazı kadınların bu ilkeyi kötüye kullandığına şahit oluyoruz. Evet, kadına yönelik şiddetle mücadele edelim ama bu adil bir mücadele olsun.
