Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MEVLÜT TEZEL

Hazar, Pollyanna sendromu mu yaşıyor?

Ünlü yönetmen Onur Ünlü, geçtiğimiz günlerde Cihangir'de genç bir kadınla sarmaş dolaş sohbet ederken kameralara yansımıştı. Genç kadın Ünlü'ye gül veriyor ve yanağını okşuyor gibi görünüyordu.
Ünlü'nün sevgilisi Hazar Ergüçlü ise aldatılma iddiaları hakkında şöyle konuştu: "Cihangir'in ortasında beni aldatacağını sanmıyorum. Onur o kadar aptalsa kendimden şüphe ederim. O kız öğrencisi ve arkadaşı. İnsanlar arkadaşına tabii ki gül verebilir."

'ŞAKA YAPMIŞ'
Hazar, kadının el hareketi için de "Tokatlayayım da kendine gel diye şaka yapmış, bu tür şakalar yapılabilir" dedi.
Cihangir değil de Esenyurt'ta yapsa oluyor yani! Marjinaller diyarı Cihangir'in dili olsa da konuşsa, neler neler yaşanıyor! Hazar'ın açıklamasını ilk okuyunca 'Nil Karaibrahimgil mi yoksa Hazar mı daha çok Pollyanna sendromu yaşıyor?' karar veremedim. Sonra Şener Şen'in "Yaz kızım 200 torba çimento 20 kamyon çakıl..." diye devam eden meşhur film sahnesi aklıma geldi.

VATANDAŞ NE DİYOR?
Şaka bir yana, olay tam da Hazar'ın düşündüğü gibi gelişmiş de olabilir. Sinema ve dizi dünyasındaki arkadaşlıklar çok samimi. Cihangir'de uzaktan aşk yaşıyor gibi gördükleriniz bazen bir senaryoyu tartışıyor bile olabilirler. Yani kimsenin günahını almamak lazım ama halkımız Hazar ile aynı fikirde değil, olayla ilgili sosyal medyada acımasız yorumlar yapıldı. İşte onlardan bazıları:
■ "Cihangirin ortasında aldatmaz beni diye düşüneceğini bildiği için yapmış olabilir mi acaba?"
■ "Abla adamın gözler fıldır fıldır ama yine de sen bilirsin."
■ "Şu dedelere çok yüz veriyorsunuz sonra böyle tepenize çıkıyorlar."
■ "Hazar gözümüzün önünde bazen aldatıyorlar aşkım. O kadar aptal değiller, biz aptalız ki konduramıyoruz."

Vurdu gol oldu!
Yakın bir arkadaşının doğum gününü Instagram'dan İngilizce cümlelerle kutlayan ünlü oyuncu Farah Zeynep Abdullah'a bir takipçisi, "Takipçilerin Türk, ne İngilizce yazıyon..." diye küfürlü bir yorumda bulundu. Güzel oyuncu da aynı küfürle karşılık verdi. Farah'dan küfürlü bir yanıt beklemezdim ama kendisine doğru süzülüp gelen topa öyle güzel vurmuş ki, bize sadece "Farah vurdu gol oldu!" demek düşüyor.
Acaba Farah atara atar, küfre küfürle karşılık vermeyi Reynmen'den mi öğrendi?

Böyle de yalan olmaz ki!
Habertürk'te 1999 Marmara Depremi ile son İzmir depremini kıyaslayan İyi Partili vekil Ümit Dikbayır, 1999'da Ecevit hükümetinin bugünkü hükümetten daha başarılı olduğunu savundu.

KIYASLAMAK HATA
1999'da merkez üssü Gölcük olan deprem 7.4 büyüklüğündeydi, İzmir'in yanında kıyamet gibi bir şeydi. 18 bin 373 kişi hayatını kaybetti. İki depremi karşılaştırmak hata olur ama Ecevit hükümeti daha başarılıydı demek ise daha büyük hata olur! 1999'da deprem olduktan sonra Bülent Ecevit'ten saatlerce haber alınamadığı, uyanmasının beklendiği iddia edildi. O zaman arama kurtarma ekipleri şimdiki gibi organize değillerdi. Yerel saatle 03.02'de meydana gelen depremin gerçek bilançosu sabah anlaşıldı. 1999 depremi ülkemiz için dönüm noktası oldu, ilerleyen yıllarda birçok arama kurtarma ekipleri kuruldu. Şu anki arama kurtarmada ulaştığımız gönüllü sayısı, bilgi, tecrübe ve teknik olanaklar; 1999'a göre çok çok ileride. Arama kurtarmada lider ülkelerden biriyiz.
Böyle herkesin acı acı güleceği bir yalanı milyonların gözünün içine baka baka nasıl söyler bir insan? Anlamak mümkün değil!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA