ABD'nin
yeni Ankara Büyükelçisi Francis Joseph Ricciardone, dün akşam siyaset, bürokrasi, asker, yargı ve medya çevrelerinden oluşan bir gruba tanışma resepsiyonu verdi. Büyükelçi Ricciardone, gazete ve televizyonların Ankara temsilcileriyle yaptığı sohbette güncel gelişmelere ilişkin görüşlerini de açıkladı. Ricciardone, Balyoz tutuklamaları, Odatv'deki arama, gözaltılar, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün İran temaslarına ilişkin soruları şöyle yanıtladı:
Yüzden fazla subayın tutuklanmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bu konuyu yakından ve dikkatle takip ediyoruz. Masumiyet karinesinin unutulmaması gerektiğini düşünüyoruz. Yargının usulüne uygun ve şeffaf bir şekilde konuyu ele almasını bekliyoruz.
Başkan Obama'nın Başbakan Erdoğan ile son görüşmesinde bu tutuklama konuları gündeme geldi mi?
Bildiğim kadarıyla gündeme gelmedi.
YARGIDAKİ GÜÇLÜK
Balyoz-Ergenekon sürecinin hatırlatılması üzerine...
Özgür basın ve bağımsız yargı demokrasinin temelidir. Ancak bu o kadar da kolay değil. Bizde de kolay bir sistem yok. Bu süreç hiçbir ülke için kolay değil. Bunun çözümünü kendi deneyiminizle bulacaksınız.
Odatv yöneticilerinin tutuklanmasını nasıl yorumluyorsunuz?
Suçlamaları ve detaylarını bilmiyorum. Ancak muhalif de olsa, eleştirel basını Türk halkı bekliyor ve destekliyor. Hükümet de özgür basını destekliyor.
Hükümetin söylemi ile mevcut durum örtüşüyor mu?
Bir yanda medya mensuplarının gözaltına alınması, diğer yanda basın özgürlüğü ile ilgili demeçleri tam anlayamıyorum. Bu nedenle sizlerin görüşlerinizi almaya, anlamaya çalışıyoruz.
Türk dış politikasında eksen kayması görüyor musunuz?
Başkan Obama da Dışişleri Bakanı Clinton'da Türkiye'de eksen kaymasına inanmıyor. Türkiye'nin sırtını Batı'ya döndüğü, İran'a yaklaştığı iddialarına inanmıyoruz.
Cumhurbaşkanı Gül, İran'da... Ancak Türkiye'nin Mısır'a verdiği mesajı İran ve Suriye'ye vermediği iddia ediliyor.
Cumhurbaşkanını eleştiremem. Çok zor ve dengeleri gözetmek zorunda olduğu bir geziye gitti.
'ANKARA ÇOK BÜYÜMÜŞ'
Türkiye hem demokrasi hem de refah bakımından gayet önemli ilerlemeler kaydetti. Sokaklardaki insanlar şık, mağazalar bol ve Türk malı ürünlerle dolu. Televizyonlar, moda her şey güzel, Avrupa standartları gibi Türkiye'de küresel standartlar var. Ankara çok büyümüş, daha çok taşıt var ama buna rağmen daha düzenli. Köprüler, alt geçitler... İnanılmaz bir şey, çok şaşırdım.