Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dan 13 gün sonra, Harp Akademileri'nde subaylara konferans verdi. 2010'da da Harp Akademileri Komutanlığı Atatürk Harp Oyunu ve Kültür Merkezi'de konferans veren Gül'ü, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ve Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Arslan Güner tarafından askeri törenle karşılandı. Komutanlığın Şeref Defteri'ni imzalayan Gül'ün konferansı yaklaşık 1 saat sürdü. Konuşmasında demokrasi vurgusu yapan Gül'ün konuşmasından bazı başlıklar şöyle:
KORKU DUVARLARI YIKILDI
Uluslararası sistemin, siyasi, ekonomik ve askeri bakımdan yeniden şekillenmesine yol açacak bir sürece tanıklık ediyoruz. Taşların yerinden oynadığı; kıtalar ve ülkeler arasındaki güç dengelerinin değiştiği; tarihin akışının hızlandığı bir süreçten geçiyoruz. Böyle dönemler ciddi risklerin olduğu kadar, muazzam fırsatların da doğduğu dönemlerdir.
Değişim bakımından yaşanan en önemli gelişme, Ortadoğu ve Kuzey Afrika'daki halk hareketleri. Avrupa'daki 1848 ve 1989 devrimlerine eşdeğer gördüğüm Arap Baharı'yla esasen bölgede gecikmiş, ancak çok kuvvetli ve geri döndürülemeyecek bir süreç başlamıştır. Başta İslam dünyası olmak üzere, dünyanın çeşitli yerlerinde hak ve adalet özlemi çeken pek çok halk için bir ilham kaynağı olacak, önümüzdeki yıllarda dünyayı dönüştürmeye devam edecektir.
Kardeş halklar, Tunus'ta, Mısır'da, Libya'da ve Yemen'de diktatörleri yerlerinden etmişlerdir. Suriye'de ise hayatları pahasına özgürlük, adalet ve onur mücadelesi vermeye devam etmekte. Artık korku duvarları tamamen yıkılmıştır. Hiçbir rejimin halkını demir perdelerin arkasından yönetme lüksü de kalmamıştır. Orta Doğu'daki hareketlerin ardında illa ideolojik saik ve yabancı parmağı aramak biraz zorlama bir tahlil olacaktır.
İRAN'DA ÇATIŞMA İHTİMALİ
Suriye'de akan kan devam etmekte; Irak'ta mezhepsel temelde siyasi istikrarsızlık yaşanmakta; İran'ın nükleer programı çerçevesinde odaklanan gerilimin sıcak bir çatışmaya dönüşme ihtimali bulunmakta. Bu istikrarsızlık ortamı, bölgesel ve küresel güç mücadelelerin provasının yapıldığı yeni bir "Soğuk Savaş Sahnesi"ne dönüştürülmek istenmekte. Bölgedeki gerilimin sıcak çatışmalara veya iç savaşa sebep olması durumunda, yeni bir belirsizlik ve kaos ortamının doğması yüksek bir ihtimal. Bu şartlar altında, Türkiye'nin gelişmeleri uzaktan izleme lüksü yoktur. Bir yandan her türlü olumsuz senaryoya karşı hazırlanırken, diğer yandan böylesine bir felaketin önüne geçmek için diplomasinin tüm imkanlarından azami ölçüde yararlanmak mecburiyetindeyiz. Dolayısıyla, Türkiye için diplomatik aktivizm ve askeri hazırlık bir seçenek değil, zorunluluktur.
APARTHEİD UYARISI
Yeni siyasi iklimi en dikkatli takip ve analiz etmesi gereken ülke İsrail. Filistin devletinin kuruluşuna imkan tanımadığı takdirde İsrail, 50 yıl içinde Apartheid rejimine dönüşecektir. Demokrasi ile idare edilen büyük bir nüfusu, küçük nüfusun ilelebet yönetmesi mümkün değildir. O bakımdan daima İsrail'e çağırımız şu oldu; stratejik miyopluğu bırak, dikkatli analiz et, gerçek güvenliği sağlayıcı adımları sağlam bir barışla at.
GÜNEY AFRİKA'DA MANDELA BİTİRDİ
"Ayrılık" anlamına gelen Apartheid, Güney Afrika Cumhuriyeti'nde 1948 - 1994 arasında, Ulusal Parti hükümeti tarafından uygulanan ırkçı ayrımcılık sistemidir. Beyaz azınlık dışında kalanların vatadaşlık hizmetlerinden daha az yararlandığı sistemdi. Nelson Mandela iktidarıyla Apartheid rejimi ortadan kalktı.
