Dün ortaya çıkan yeni bir iddia ise Suriye Ulusal Konseyi ile Batılı temsilciler arasında İstanbul'da yapılan bir toplantıya dair oldu. Reuters'a konuşan muhalif kaynak, Batılı heyetin kendilerine operasyonun birkaç gün içinde olacağını söylediğini aktardı. Toplantıda ayrıca Suriyeli muhaliflerin Batılı askeri kaynaklara operasyon sırasında vurulması gereken Şam rejimine ait askeri noktaların listesini de verdi. Olası bir askeri müdahaleye ABD'nin Gravely, Ramage, Mahan ve Barry savaş gemileriyle, İngiltere'nin ise bir denizaltıyla katılacağı belirtiliyor. Amerikan gemilerinin ve İngiliz denizaltısının uydudan belirlenen hedeflere nokta atışı yapabilecek en az 400 Tomahawk füzesine sahip olduğu söyleniyor. Amerikan donanmasının en güçlü uçak gemilerinden USS Harry S Truman'ın Akdeniz'i terk ederek Süveyş Kanalı yoluyla Kızıldeniz sularına giriş yaptığı öğrenildi. ABD'nin geçtiğimiz aylarda Ürdün'de F-16 savaş uçakları konuşlandırdığı biliniyor. ABD'nin Yunanistan'dan da askeri üsleri ile deniz ve hava sahasını kullanma talebinde bulunduğu iddia edildi. ABD, Suda ve Kalamata'daki askeri üsleri ile deniz ve hava sahasını kullanma talebinde bulundu. ABD'nin ayrıca Türkiye'deki İncirlik Üssü'nü de kullanma ihtimali var. Reuters ajansının Fransız Savunma Bakanlığı'na yakın kaynaklara dayandırdığı bilgiye göre, uçak gemisi Charles de Gaulle Kıbrıs açıklarında demirleme emri aldı.
KIBRIS'TA HAREKETLİLİK
Suriye Dışişleri Bakanı Velid Muallim kimyasal iddialarını reddettiklerini açıkladı. Muallim "ABD kamuoyuna kimyasal konusundaki sunumların yalan olduğunu söylemek istiyorum. BM heyetine şeffaf davrandık. Gerçeklerin ortaya çıkması için tüm çabamızı ortaya koyduk" dedi. Müdahaleye karşı kendilerini savunacak güçleri olduğunu belirten Muallim "Herkese bir sürprizimiz var" diye konuştu. Muallim, Mısır'daki gelişmelerin Türk siyasetinin dengesini değiştirdiğini öne sürerek, Suriye'ye saldırının bu dengeyi daha da bozacağını savundu.
HAVA SAVUNMA SİSTEMİ FÜZELER VE DEPOLAR...
Suriye'ye askeri müdahale gündemi diplomasi trafiğine hız kazandırırken Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu önceki gece ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ve Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi; dün akşam da sürpriz bir kararla Suudi Arabistan'a gitti. Davutoğlu bugün Suudi Arabistan'da Suriye'ye ilişkin temaslarda bulunacak. Davutoğlu, Suudi Arabistan'a hareket etmeden önce Trabzon'da bulunan bulunan Başbakan Erdoğan ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi, durum değerlendirmesi yaptı. Hükümet Suriye'de yaşananlar ile ilgili kritik durum değerlendirmesini pazartesi günü toplanması beklenen Bakanlar Kurulu'nda ele alacak.
BM'DEN UMUT KESİLDİ
Dışişleri kaynakları Şam'ın banliyölerine yönelik kimyasal silah saldırısının ardından "gönüllüler BM'den umudu kesti" değerlendirmesi yaptı. BM Güvenlik Konseyi'nde veto yetkisine sahip Rusya ve Çin'in Suriye'ye yönelik kararları engellediğine işaret edilirken "Şu ana kadar İngiltere, Fansa, Türkiye ve ABD Suriye konusunda pozisyonunu en net ortaya koyan ülkeler oldu" saptaması yapıldı. Bu ülkelere Katar ve Suudi Arabistan da dahil ediliyor. Suriye'ye olası askeri müdahale için "gönüllüler koalisyonu" oluşturulacak. Bu konuda hazırlık çalışmalarının başladığı ifade ediliyor. Bunun oluşumu ve olası müdahalenin zaman alacağı belirtilirken "Ayları konuşmayız. Haftalarla belirlenecek bir süreç" değerlendirmesi yapılırken Fransa'dan gelen "Masada olmayan tek şey hiçbir şey yapmamak" açıklamasına işaret ediliyor.
ÖNCELİK HAVA SAVUNMA
Olası bir müdahalede Suriye'nin hava savunma sistemlerinin öncelikli hedef olacağı belirtildi. Suriye'nin Rusya menşeli güçlü hava savunma sistemi bulunduğu, kimyasal silahların hedef alınması için öncelikle güvenli bir uçuş sahası oluşturulacağı belirtiliyor. Bunun için uçuşa yasak bölgelerin de gündeme gelebileceği vurgulanıyor. İkinci aşamada Esad'ın sahip olduğu uzun menzilli füzeler ile askeri üslerin imhasının gündeme geleceği belirtiliyor. Son aşamada ise kimyasal silah üretim merkezleri ve depolar olası operasyonun hedefi haline gelecek. Muhaliflerin sahada olması nedeniyle herhangi bir kara operasyonu beklenmiyor. Bu arada ABD Dışişleri Bakanı Kerry, Suriye açıklamasını yapmadan önce Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nu arayarak bir süre görüştü. Kerry'nin Davutoğlu'na yapacağı açıklama ve Suriye'deki kimyasal saldırıya ilişkin bilgi verdiği öğrenildi. Kaynaklar görüşme için "görüş birliği" vurgusu yaparken her iki bakanın yakın istişare içinde olma kararı aldığı belirtildi.
ABD VE İNGİLTERE MÜDAHALEYE HAZIR
Suriye'ye karşı müdahaleye hazırlanan ABD ve İngiltere'de hareketli saatler yaşanmaya devam ediyor. ABD Başkanı Obama, Avustralya Başbakanı Kevin Rudd ile görüştü. Avustralya, pazar günü BM Güvenlik Konseyi'nden başkanlığı devir alacak. Obama'nın da Rudd'tan Suriye konusunu Konsey'in birinci gündemi yapmasını istediği düşünülüyor. BBC'ye konuşan ABD Savunma Bakanı Chuck Hagel alınacak karara göre Suriye'ye askeri müdahale konusunda hazır olduklarını açıkladı. Hagel, bölgedeki askeri gemi ve uçakların uygun pozisyonlara komunlandırıldığını söyledi. İngiltere'de ise acil durum planını hazırlıyor. Tatilini erken bitiren Başbakanı Cameron, bugün Ulusal Güvenlik Konseyi toplantısına başkanlık edecek. Cameron, toplantının ardından Suriye'ye olası askeri müdahaleye ilişkin kesin kararını açıklayacak. Cameron ayrıca tatilde olan İngiliz Parlamentosu'nu Suriye'yi görüşmek için perşembe günü toplanmaya çağırdı. Bu toplantıda son adımlar karara bağlanacak.
"AÇIK İHLALE CEVAP"
Beyaz Saray Sözcüsü Jal Carney, "Değerlendirdiğimiz seçenekler, rejim değiştirmeye dönük değil. Bu seçenekler, kimyasal silah kullanımının yasaklanmasına yönelik uluslararası standartların açık ihlaline cevap vermeye dönüktür" dedi.