Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, "Kendilerini 'hizmet hareketi' olarak nitelendiren tabandaki samimi insanları ayırıyorum. Bir cemaat bir de paralel yapı var ve bu paralel yapı, cemaati arkasından hançerledi" dedi. Kriptolu telefonda gelinen noktaya ilişkin açıklamalarda bulunan Bakan Fikri Işık, bir aksilik olmazsa kriptolu telefonların yılbaşından önce devletin üst düzey yetkililerine teslim edileceğini ifade etti. Kriptolu telefonun ancak kriptoyu yazan ve sertifikayı oluşturanın birlikte hareket etmesi ve bir dinleme mekanizmasıyla entegre olması durumunda dinlenebileceğini anlatan Işık, şöyle konuştu: "Kendilerini 'hizmet hareketi' olarak nitelendiren tabandaki samimi insanları ayırıyorum. Bir tarafta hizmet ettiğini düşünen insanlar var diğer tarafta da insanların bu hizmetini alıp bir takım güç odaklarına tahvil eden bir paralel yapı var. Bazıları 'Örgüt nerede?' falan diyor. Eğer örgüt olmasaydı, kriptolu telefonlar dinlenemezdi. Bir daha ülkede hiç kimse, devletin üst düzeyini dinlemeye cesaret dahi edemeyecek. Bu açıdan da kriptolu telefonların güvenlik mekanizmalarını çok dikkatle kurgulayarak oluşturmaya çalışıyoruz."
'ASLA TAVİZ VERİLMEYECEK'
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün dinlendiği iddialarının da kesinleştiğini vurgulayan Bakan, dinleme kayıtlarının servis edildiği uçların nereye gittiğini takip etmenin, bu bağlantıları deşifre etmenin yargının görevi olduğunu ve bu konunun TÜBİTAK'ın ilgi alanı dışında kaldığını belirtti. Fikri Işık, kriptolu telefonların kimlere ve kaç kişiye dağıtılacağının ise Milli Güvenlik Kurulu'nun (MGK) yetkisinde olduğunu ve MGK'nın talebine göre telefon üretip, teslim edeceklerini de ifade etti. Paralel yapı ile mücadelenin devam ettiğini ve en küçük bir taviz vermeyeceklerinin altını çizen Bakan Fikri Işık, "TÜBİTAK=paralel yapı denklemini kabul etmiyoruz. TÜBİTAK, Türkiye'nin bilimine, teknolojisine ve sanayinin gelişmesine bu kadar büyük katkı yaparken, bunların geri planda kalması haksızlık" ifadelerini kullandı. AA
