2008 yılında Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nce hakkında ''terör örgütü propagandası yapmak'' suçlamasıyla verilen 10 aylık hapis cezası Yargıtay tarafından onanan Sadak, Danıştay 8. Dairesince verilen karar ile 2012 yılında görevinden alındı.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan terör soruşturması kapsamında 16 Kasım 2017'de gözaltına alındıktan sonra sevk edildiği mahkemece adli kontrol kararıyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan Sadak hakkında hazırlanan iddianame 8. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
İddianamede, terör örgütü PKK'nın sözde "yasama organı" konumundaki Demokratik Toplum Kongresi'nin (DTK) kuruluşu, yapısı, amaçları ve faaliyetleri hakkında detaylı bilgiye yer verildi.
DTK tarafından, 14 Temmuz 2011'de sözde "özerklik" ilan edildiği bildirilen iddianamede, terör örgütü PKK/KCK mensuplarını desteklemek amacıyla düzenlenen kitlesel eylemlere katılım kararı alındığı ve çağrılar yapıldığı belirtildi.
İddianamede, Sadak'ın DTK yapılanmasında Siirt delegesi ve DTK daimi meclis üyesi olarak "Diplomasi Komisyonu"nda faaliyet yürüttüğü, yapılan ortam dinlemeleri, dokümanlar, telefon tapeleri ve açık kaynak araştırmaları neticesinde tespit edildiği aktarıldı.
Diyarbakır Emniyet Müdürlüğüne 10 Aralık 2010'da yapılan "Irak'tan bir kişi geldi, x otelde Devrim ya da Eylem isminde bir şahsa bomba verecek. Bombayı getiren kişi şu an oteldedir. Beyaz saçlı hafif kel, ayrıca bu bombayı teslim edeceği Eylem adlı kızın babası dağda bulunuyor. Bu kişinin bilgisayarında krokiler var, kahverengi montludur." şeklindeki ihbara da yer verilen iddianamede, ihbarı değerlendiren güvenlik güçlerince yakalanan Evrim İ'nin bilgisayarında yapılan incelemede Sadak ile ilgili dokümanların ele geçirildiği kaydedildi.
İddianamede, söz konusu dokümandaki bilgilerin incelendiği ve Sadak'ın terör örgütü PKK'nın üst düzey yöneticilerinin talimatları doğrultusunda, yurt dışında terör örgütü adına faaliyet gösteren örgüt mensuplarıyla irtibat halinde bulunduğunun tespit edildiği anlatıldı.
- 22 BİN 600 AVRO TERÖRİZMİN FİNANSMANINA KATKI SAĞLAMIŞ
İddianamede, söz konusu dokümana ilişkin Sadak hakkında şunlar kaydedildi:
"Dokümandaki bilgiler ve şüphelinin yurt dışına giriş çıkış yapması bir bütün olarak ele alındığında, örgütün üst düzey yöneticilerinin talimatları doğrultusunda şüphelinin yurt dışında terör örgütü adına faaliyet gösteren örgüt mensupları ile irtibat halinde bulunduğu, illegal olarak örgütsel faaliyetlerden elde edilen ve bu örgüt mensupları tarafından teslim edilen toplam 14 bin 850 avroyu Türkiye'ye getirerek terör örgütü mensuplarının kullanımına sunmak üzere dokümanlarda ismi geçen şahıslara teslim ettiği ve bu manada kuryelik faaliyetlerinde bulunduğu belirlenmiştir. Yine illegal olarak örgütsel faaliyetlerden elde edilen ve örgüte finansman sağlamak amacıyla toplanan toplam 7 bin 750 avroyu Türkiye'de faaliyet gösteren örgüt mensuplarına kuryelik faaliyetleri kapsamında getirerek teslim ettiği, bu doğrultuda şüphelinin terör örgütü mensupları arasında kayıt altına alınamayan toplam 22 bin 600 avro para transferini kuryelik faaliyetleri kapsamında yaparak terörizmin finansmanına katkıda bulunduğu anlaşılmıştır."
İddianamede Sadak'ın DTK tarafından, "Okul boykotu" eylemlerine ilişkin olarak DTK daimi meclis toplantısında yaptığı konuşmalarda söz konusu eylemlerde aktif olarak yer aldığı, bu eylemleri desteklediği ve devam etmesini savunduğu aktarıldı.
- AÇLIK GREVİ EYLEMİNİN ARDINDAN RESTORANDA GÖRÜNTÜLENMİŞ
Cezaevlerinde tutuklu bulunan PKK/KCK'lı teröristlerin yaptıkları açlık grevi eylemlerine Sadak'ın katılarak destek verdiği, sonrasında basın mensupları tarafından bir restoranda yemek yerken görüntülendiği belirtilen iddianamede, DTK yapılanmasında yer alan diğer üst düzey sorumlu kişiler tarafından savunmasının alındığı ifade edildi.
İddianamede, şüphelinin DTK tarafından yapılacak çalışmalara, toplantılara, eylem ve etkinliklere çağrıldığı ve şüphelinin de bu çağrılara uyarak, katıldığı kaydedildi.
Sadak'ın bazı kişileri arayarak DTK çalışmalarına katılmaları amacıyla davet ettiği ifade edilen iddianamede şöyle denildi:
"Şüpheli, DTK'da yapılacak çalışmalarla alakalı görüştüğü kişilere bilgi aktarmıştır. DTK tarafından ilan edilen sözde 'demokratik özerkliğin' inşası ve halka anlatılması amacıyla çeşitli çalışmalarda bulunmuştur. PKK/KCK terör örgütünün ilk silahlı eyleminin yıl dönümü olması nedeniyle düzenlenen eyleme katıldığı anlaşılmıştır. Ayrıca şüphelinin PKK/KCK terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın kardeşi olan Mehmet Öcalan'ı arayarak önemli bir konuda görüşmesi gerektiğini belirterek, görüşmeyi telefonda değil yüz yüze yapmayı tercih etmiştir. Bu kapsamda yaklaşık 3 saat yol katederek 'önemli' diye bahsettiği görüşmesini yüz yüze yapmayı amaçladığı anlaşılmıştır."
Sadak terör örgütü PKK/KCK içerisinde silahlı faaliyet yürütürken etkisiz hale getirilen örgüt mensuplarının defin işlemleri ve taziye etkinlikleriyle alakalı çalışmalarda bulunmuştur." ifadesine yer verilen iddianamede, Sadak'ın sosyal paylaşım sayfasında yapılan incelemeye ilişkin iddianamede şu değerlendirmelerde bulunuldu:
"Sadak'ın yapmış olduğu paylaşımlarla PKK/KCK terör örgütünün ideolojisini benimsediği, desteklediği ve yaymaya çalıştığı görülmüş, güvenlik güçlerince Sur'da ve Cizre'de teröristlere karşı yapılan operasyonları sivil halka karşı yapılmış gibi gösterip terör örgütü adına algı oluşturmaya çalışmıştır. Öcalan'ı övücü ve sahiplenici şekilde paylaşımlara yer vermiştir. Terör örgütü PKK'nın Suriye'de silahlı kanadı olan PYD/YPG'de ölen teröristlerin fotoğrafları ve cenaze etkinliklerine dair paylaşımlara yer vermiştir. Bu nedenle terör örgütünün cebir, şiddet ve tehdit içeren yöntemlerini övmek, meşrulaştırmak ve bu yöntemlere başvurmayı teşvik etmek suretiyle yayın yolu ile üzerine atılı terör örgütü propagandası yapmak suçunu işlemiştir. Şüpheli diğer DTK üyeleriyle devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak, toplumsal ayrışmaya sebep olmak amacıyla halk kitlelerini etkilemeye çalıştığı anlaşılmıştır."
- İSTENİLEN CEZA
İddianamede eski Siirt Belediye Başkanı Selim Sadak, "silahlı terör örgütü kurma veya yönetme" ile "terör örgütü propagandası yapmak" suçlarından 16 yıldan 27,5 yıla kadar hapis cezasına ve mahkumiyeti halinde Türk Ceza Kanunu'nun ilgili maddesinde öngörülen hak yoksunluklarına hükmedilmesine karar verilmesi isteniyor.
İşte kayyum atanan 28 belediye
