Gaziantep 8. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, aralarında sözde "sıkıyönetim komutanları" listesinde "Gaziantep ve Kilis'ten sorumlu komutan" olarak yer alan dönemin tugay komutanı eski tuğgeneral tutuklu sanık Murat Soysal'ın da bulunduğu 18'i tutuklu 36 sanık ile avukatları katıldı. Duruşmada Başbakanlık ile TBMM adına davaya müdahil olan avukatlar da hazır bulundu.
"HANGİ KIBLEYE DÖNDÜKLERİ BELLİ DEĞİL"
Başbakanlık ve TBMM'yi temsilen davayı takip eden avukatlar adına konuşan Ali Kemal Akdoğan, esas hakkında beyanda bulunmak için süre isteyerek, "FETÖ sanıklarının hangi kıbleye döndükleri belli olmadığı gibi hangi bayrağa ve hangi ülkeye hizmet ettikleri de belli değildir. Ankesörlü telefon çalışmasına ilişkin isimleri tespit edilen sanıklar hakkında adli kontrol kararının kaldırılarak tutuklanmalarını ve diğer tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep ediyoruz." ifadesini kullandı.
Tutuklu sanık Murat Soysal ise mütalaanın ilk iddianameden farkı olmadığını belirterek, şunları kaydetti:
"Mütalaada yeni deliller gelmesine rağmen iddianameden itibaren hiçbir değişiklik yapılmamış. Üzerime atılı suçların lehime doğrulandığı görülmesine rağmen ve yine tanık ifadelerinde tugaydaki hiçbir unsura emir vermediğim ortada olmasına rağmen, iddialarda değişiklik yapılmamış. Ayrıntılı savunma yapmak için ek süre talep ediyorum. Burada en fazla suçlama bana yapılmıştır. Kışlada olmayan, 2,5 saatlik yolda çekmeyen telefon ile yolculuk yaptığım sırada tutulan tutanakların gerçeği yansıtmadığı ortadadır."
"BAŞBAKANIN KONUŞMASINI DUYMADIM"
Dönemin kurmay başkanı eski yarbay tutuklu sanık Hakan Çınar ise Ankara ve İstanbul'daki darbecilerin telefon görüşmelerinin ortaya çıktığını ancak kendilerinin görev yaptığı tugayda darbecilerle görüşme yapılmadığını ifade ederek, "Kamera kayıtlarında da askeri hareketliliğin olmadığı açıktır. Tugayda darbe girişiminde bulunulduğuna dair hiçbir delil bulunmamaktadır. Beraatimi ve tahliyemi talep ediyorum."
Tutuklu sanık eski yarbay Hakan Yazılıtaş da darbe gecesi günü saat 23.00'te evden ayrıldığını ve bu nedenle başbakanın konuşmasını duymadığını öne sürerek, harekat merkezinde emri görüp planlama yapıldıktan sonra personeli mesaiye çağırdığı iddialarını kabul etmedi.
Diğer sanıklar da atılı suçlamaları kabul etmeyerek, beraatlerini talep etti.
Mahkeme heyeti, sanık avukatlarının savunmalarının ardından ara kararını açıkladı.
Sanık ve avukatlara esas hakkındaki savunmalarını en geç gelecek duruşmada yapmaları için süre veren heyet, tutuklu sanıkların bu halinin devamına hükmetti.
