Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun davetlisi olarak 10. Büyükelçiler Konferansı kapsamında Türkiye'nin merkez teşkilatında ve dış temsilciliklerinde görevli büyükelçilerle Ankara'da bir araya gelen BM 72. Genel Kurul Başkanı Lajcak, AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Yıllarca Türk diplomasisi ile yakın çalıştığını ve Türk dışişlerine duyduğu hayranlık nedeniyle Bakan Çavuşoğlu'nun davetini memnuniyetle kabul ettiğini söyleyen Lajcak, büyükelçilere hitabında BM'nin öncelikleri ve Genel Kurul'un çalışmalarından bahsettiğini ve onlardan gelen soruları yanıtladığını belirtti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından da kabul edilen Lajcak, dostane ve verimli bir görüşme yaptıklarını belirterek, "Karşılaştığımız en büyük meydan okumaları ele aldık. Kendisine BM'nin ajandasında olan ve Türkiye'nin önemli rol oynadığı Filistin ve Suriye gibi bazı konularda görüşünü sordum." diye konuştu.
"TÜRKİYE, BAŞKALARININ DERS ALACAĞI BİR ÜLKE"
Türkiye'nin bölgesinde ve dünyada yürüttüğü insani yardım faaliyetlerini değerlendiren Lajcak, "İnsani yardım alanında oynadığı çok önemli rol için Türkiye'ye çok müteşekkirim. Türkiye en fazla insani yardım ve resmi kalkınma yardımı sağlayan ülkeler arasında. Bu durum, BM ve uluslararası toplum tarafından da tanınmakta ve çok takdir edilmektedir." ifadelerini kullandı.
En fazla mülteci ve göçmenin bulunduğu ülkenin Türkiye olduğunu ve bu konuda 30 milyar doları aşkın muazzam bir harcama yaptığını hatırlatan Lajcak, "Uluslararası toplum bu konuda Türkiye'ye minnettar. Türk halkının ve hükümetinin cömertliğini de takdirle karşılıyorum. Mültecilerin sosyal hayata entegrasyonu sağlandı, onlara çalışma izni, ücretsiz eğitim ve sağlık imkanları sunuldu. Bu çok özel ve hassas konuda Türkiye, başkalarının ders alacağı bir ülke." değerlendirmesinde bulundu.
"KÜRESEL BİR OLGUYA, KÜRESEL KARŞILIK VERMELİYİZ"
Türkiye'nin, Suriyeliler konusunda külfet paylaşımına dair uluslararası toplumca yeterince desteklenmediği konusunda ise Lajcak, "Gerçek şu ki, uluslararası toplum göç meselesinin küresel bir olgu olduğunu anladı. Bu sadece bir ülkenin baş edeceği ya da çözeceği bir konu değil." yorumunu yaptı.
Lajcak, bu anlayışla BM Genel Kurulu'nda "Güvenli, Düzenli ve Nizami Göç için Küresel Sözleşme"nin (Global Compact for Safe, Orderly and Regular Migration) geçen ay kabul edildiğini hatırlatarak, şöyle devam etti:
"Bu belge, sorumluluğun paylaşılması, göçe daha fazla maruz kalan ülkelerin diğer ülkeler tarafından desteklenmesi anlayışına dayanıyor. Küresel bir olguya, küresel karşılık vermeliyiz. Ayrıca, "Mülteciler için Küresel Sözleşme"sini (Global Compact for Refugees) de kabul ettik. Bu yıl çok önemliydi, çünkü iki belge üzerinde mutabık kaldık. Türkiye de bu belgelerin kabul edilmesinde çok aktif ve yapıcı rol üstlendi."
Türkiye'nin BM'deki rolünü değerlendiren Lajcak, şunları kaydetti:
"Türkiye, BM'nin saygın bir üyesidir, BM'de önemli bir rolü vardır. İstanbul, birçok BM ajansının yer aldığı bir bölgesel bir merkez durumundadır. Ankara'da da birçok konuda Türk hükümetiyle yakın çalışan BM ailesinin önemli bir temsilciliği bulunuyor. Türkiye, BM için çok önemli olan arabuluculuk girişimi ve göç gibi konularda öncü üyelerden biri. Türkiye barışın korunması operasyonlarına katkıda bulunuyor. Türkiye aktif, görünür ve BM gündemindeki bütün konularla ilgilenebilen bir ülke. Bundan dolayı minnettarım ve Türkiye'nin BM'ye güçlü desteğini sürdürmesini diliyorum."
