FETÖ'nün Gezi kalkışması, 17-25 Aralık kumpasları ile 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında tutuklanan işadamı Osman Kavala, ABD'li milyarder George Soros'la bağlantısını itiraf etti.
18 Ekim 2017'de Atatürk Havalimanı'nda gözaltına alınan ve 1 Kasım 2017'de FETÖ'den tutuklanan Kavala İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na verdiği ifadesinde 2013'deki Gezi Parkı olaylarına katıldığını açıkladı. Kavala, eylemin zirveye çıktığı gün olan 30 Mayıs 2013'te sanatçıların ve eski HDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder'in parka diktiği fidanları kendisinin finanse ettiğini açıkladı. Kavala, Gezi eylemlerinde gaz maskeleri tedariki ile ilgili para toplama faaliyetinde bulunduğuna ilişkin yönetim kurulu üyesi olduğu Açık Toplum Vakfı'nda inceleme yapıldığını söyledi.
M.P. adlı tanık ise Kavala'nın Gezi olaylarıyla ilgili bağlantısını şöyle açıkladı: "Türkiye'nin Soros'u olarak anılır. Gezi olayları ile özdeşlik kurulan dünyadaki birçok kalkışmanın renkli demokrasi devrimi olarak lanse eden ve bu amaçlı uluslararası STK'lara para, lojistik, kaynak, insan sağlayan Açık Toplum Vakfı'nın Türkiye'deki bütün organizasyonlarını yapan kişidir. Gezi olaylarının kitleselleşmesi, yaygınlaşması ve süreklileşmesi için uluslararası kaynakları STK'lar üzerinden Gezi olaylarına ve onun simgesi haline gelen Gezi Parkı'na taşımıştır."
SOROS İLE BAĞLANTILI
Kavala ise M.P.'nin iddialarıyla ilgili olarak itiraf niteliğinde olan şu yanıtları verdi: "3 tane STK'da görev yaptım ve yapıyorum. Sadece Gezi Parkı'nın park olarak kalması ve korunması yönünde taleplere katıldım ve destekledim. Çalışma yerim ve doğup büyüdüğüm bina Gezi Parkı'nın Elmadağ ucunda olduğu için sık sık normal hayatımda bu yolu kullanıyorum. Bundan dolayı parkta bulunmak ve parkta fidan dikmek gibi barışçıl ve tabiata önem veren faaliyetlere katıldım. Türkiye'nin Soros'u olarak adlandırılmam bir yakıştırma. Benim maddi imkanlarım ile Soros'unkiler mukayese edilemez. Yönetim kurulu üyesi olduğum Açık Toplum Vakfı'nın Soros'un desteklediği diğer ülkelerdeki vakıflarla irtibatı vardır. Gezi için kaynak sağladığım iddiası doğru değil."
ALMAN VAKFINDAN DESTEK İSTENDİ
Osman Kavala, Gezi olaylarının ardından dijital ortamda çalışacak yeni bir haber kanalının kurulmasına ilişkin ise gazeteci Banu Güven'le görüştüğünü, kendisine kanalın parasının Açık Toplum Vakfı üzerinden alması gerektiğini söylediğini anlattı. Kavala, Güven'e, Almanya'da faaliyet gösteren Friedrich-Ebert Vakfı'nın Türkiye Temsilcisi ile kanalın kuruluşuna ilişkin nasıl görüşme yapabileceğine ilişkin yol göstermiş. Kavala, eski CIA danışmanı olan ve 15 Temmuz darbe girişimi Türkiye'de olmasıyla gündeme gelen Prof. Henri Barkey'le bağlantıları ve sözde Ermeni soykırımına ilişkin Türkiye'de gerçekleştirmek istediği konferanslar hakkında da ilginç açıklamalarda bulundu. Savcılık ifadesinde Kavala'ya 16 Ağustos 2013'te Gökçe Tüylüoğlu'yla yaptığı görüşme de soruldu. Kavala, Tüylüoğlu'yla sözde Ermeni soykırımı ile ilgili projelerin bulunduğu 2 yıllık bir kampanya planlandığı, bu kampanyanın hayata geçirilmesi için mali kaynağa ihtiyaç duyulduğu, söz konusu kampanyaya Amerika'dan destek bulunması konusunda görüşme yaptığı tespit edildi.
Henri Barkey?
BARKEY İLE 15 TEMMUZ SONRASI GÖRÜŞTÜ
Osman Kavala'ya, eski CIA danışmanı olan, 17/25 Aralık kumpasları ile 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında hakkında yakalama kararı bulunan Wilson Center Ortadoğu Programı Direktörü Henri Barkey'le bağlantısı da soruldu. Kavala, "Henri Jack Barkey ile 2000'den beri tanışıyoruz. Barkey ile 18 Temmuz 2016'da akşam yemeği için gittiğim Karaköy Lokantası'nda tesadüfen karşılaştım. Barkey lokantaya girdiği zaman kendisi ile selamlaştık ve onu misafirimle tanıştırdım. Ancak bizimle oturmadı. Henri Barkey Kiminle oturduğunu bilmiyorum" dedi.
