Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Türkiye ve Suudi Arabistan ilişkilerinin karşılıklı çıkar ve saygı temelinde sürekli geliştiğini belirterek, "Her iki ülke olarak ilişkilerimizi farklı alanlarda daha ileriye götürmek için ortak siyasi iradeyi paylaşmaktayız." dedi.
Suudi Arabistan'ın Ankara Büyükelçisi Velid bin Abdulkerim El-Hireyci'nin ev sahipliğinde, Suudi Arabistan'ın bağımsızlığının 88'inci yıl dönümü dolayısıyla Ankara'da bir otelde resepsiyon verildi.
Davete, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Jülide Sarıeroğlu ve Lütfi Elvan, AK Parti Kayseri Milletvekili Taner Yıldız, AK Parti Ankara Milletvekili Emrullah İşler, AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehdi Eker, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Tuna, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, Eski Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ile Ankara'da görev yapan çok sayıda yabancı misyon temsilcisi, diplomat ve gazeteci katıldı.
Resepsiyon, Büyükelçi Hireyci'nin konukları kapıda karşılanmasının ardından iki ülke milli marşlarının çalınmasıyla başladı.
Adalet Bakanı Gül, burada yaptığı konuşmada, Türkiye ve Suudi Arabistan'ın ortak köklü bağlara sahip olduğunu belirterek, "İş birliğimiz karşılıklı çıkar ve saygı temelinde sürekli gelişmektedir. Suudi Arabistan'ı bölgemizde stratejik önemi haiz bir ülke olarak görüyoruz. Harameyn'in hizmetkarlığını yapması Suudi Arabistan'ın stratejik önemini tüm İslam dünyası nezdinde daha da arttırmaktadır." diye konuştu.
Türkiye'nin Suudi Arabistan ile ilişkilere önem verdiğini belirten Gül, "Her iki ülke olarak ilişkilerimizi farklı alanlarda daha ileriye götürmek için ortak siyasi iradeyi paylaşmaktayız." dedi.
Gül ayrıca, Türk-Suudi Koordinasyon Konseyi'nin 2016 yılında kurulması ve ilk toplantısının geçen yıl şubat ayında yapılmasının iki ülkenin ilişkilerini geliştirme yolundaki iradesinin açık bir tezahürü olduğunu ifade ederek, "Her iki ülke için de önem taşıyan yeni iş birliği projelerinin ele alınacağı bu konseyin ikinci toplantısının da yakın bir tarihte Riyad'ta düzenlenmesini arzu ediyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Mevcut iş birliği mekanizmaları ve üst düzey ziyaretler vasıtasıyla ilişkilerin her alanda gelişmeye devam edeceğini kaydeden Gül, şöyle devam etti:
"Yine bir Hac farizasını da dünyanın her yerinden gelen Müslümanlara ev sahipliği yaparak büyük bir başarıyla tamamladığı için Suudi Arabistan'ı bir kez daha tebrik ediyoruz. Diğer yandan ekonomik iş birliğimizin geliştirilmesi ve güçlendirilmesine de özel bir önem vermekteyiz. 2017 yılı sonu itibarıyla ikili ticaret hacmimiz 4,85 milyar dolar düzeyinde gerçekleşmiştir. Bu rakamı daha da yukarıya yükseltmek ve mega projelerde ortak çalışmalar yapmak hepimizin ortak hedefidir."
Suudi Arabistan'dan Türkiye'ye gelen turist sayısının bu yılın ilk yedi ayında geçen yılın aynı dönemine göre yaklaşık yüzde 31 artmış olmasından memnuniyet duyulduğunu ifade eden Gül, "Halklarımız arasındaki ilişkilere çok değer veriyoruz ve bunun ikili ilişkilerimizin önemli bir boyutunu oluşturduğuna inanıyoruz. Türkiye'de daha fazla Suudi yatırımcı ve turist görmekten mutluluk duyacağımızı ifade etmek isteriz." diye konuştu.
"TÜRKİYE-SUUDİ ARABİSTAN İŞ BİRLİĞİ HALKLARIMIZIN YARARINA OLACAKTIR"
Büyükelçi Hireyci, Türkiye ve Suudi Arabistan liderlerinin diğer ülkelere karşı politika ve tutumlarında karşılıklı hoşgörü, barışı yayma, insan hakları ilkelerine saygı çağrısında bulunan güçlü bir yaklaşım benimsediğini kaydetti.
Hireyci, şöyle devam etti:
"Suudi Arabistan Krallığı ve Türkiye Cumhuriyeti birbirine tarihsel ilişkilerle bağlı olduğu gibi, aralarında pek çok kültürel, medeni ve dini ortak paydalar da bulunmaktadır. Nitekim, iki önemli ülkenin, devam eden bölgesel krizlerin çözümü için bölgedeki dengelerde ağırlıklarının bulunduğuna işaret etmek isterim. İki ülkenin iş birliği kesinlikle halklarımızın yararına olacaktır."
Büyükelçi Hireyci, Suudi Arabistan, Türkiye ve İslam ümmetinin güvenliği, refahı ve kalkınmasının daim olması temennisinde bulundu.
Konuşmaların ardından kutlama pastasının kesildiği resepsiyon, Suudi Arabistan'a ait geleneksel kılıçlı halk dansı gösterisi ve davetlilere yemek ikram edilmesiyle sona erdi.
