Sözcü Gazetesi'nde suça karıştıkları iddia edilen 5 önemli isim hakkında 'FETÖ'ye üye olmamakla birlikte yardım etme' suçu kapsamında iddianame düzenlendi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, yazarlar Emin Çölaşan ve Necati Doğru'nun FETÖ'nün hiyerarşik yapısına dahil olmadan bazı eylemleriyle örgütün amacına ulaşmak ve kamuoyunda algı sağlamaya yönelik söylemlerini kuvvetlendirdikleri, kamuoyunu örgüt lehine etkileme sonucuna neden oldukları, bilerek-isteyerek FETÖ'ye yardım ettikleri belirtildi.
İddianamede, 17 Temmuz 2016 günü yayınlanan 'Naylon Darbe' başlıklı yazısıyla FETÖ ile iktidarın bir olduklarını iddia ederek ağır eleştirilerde bulunan Necati Doğru'nun savcılık ifadesinde çark ettiği görüldü.. Yazısındaki sert dilinden eser kalmayan Doğru, soruşturma kapsamında verdiği ifadesinde hükümet veya destekçileri tarafından danışıklı bir dövüş görüntüsüyle darbe yapıldığını dile getirmek istemediğini ifade etti.
Necati Doğru savcılıkça alınan ifadesinde, Naylon Darbe başlıklı yazısının 17 Temmuz 2016 tarihinde Sözcü Gazetesi'nde yayınlandığını, uygulamada olduğu haliyle söz konusu yazının bir gün öncesinden yazılarak gazetenin ilgili birimine teslim edildiğini kaydetti.
"EN ÇİRKİN SALDIRI"
Genel olarak yazılarında hep Fetullahçı Terör Örgütü'nü eleştirdiğini, yazının girişinde de görüleceği üzere yine bu girişimi eleştirdiğini, demokrasilerde yerinin olmadığını ve Türkiye Cumhuriyeti'ne yapılabilecek en çirkin bir saldırı, hainlik olacağını özellikle vurguladığını ileri sürdü.
ŞÜPHELİLERİNİ DİLE GETİRMEK İÇİN…
Yazının devamında "Naylon Darbeciler! iktidarı devirmeye kalktılar. Daha da güçlendiler yoksa bu tezgahlanmış bir darbe miydi? Danışıklı dövüşten bir tartış mıydı…" şeklinde devam eden görüşün gazeteci ve yazar olarak gerçekleşmiş ciddi bir olayda okurlara şüphelerini dile getirmeye yönelik olduğunu ifade etti.
BÖYLE ÇARK ETTİ
Söz konusu yazısını yazdığı sıralarda henüz bir takım yerlerde devam eden olayların olduğunu, köprüde tanklar, Ankara'da meclisi bombalayan uçakların olduğunu, yazıyla kesinlikle hükümet veya destekçileri tarafından danışıklı bir dövüş görüntüsüyle darbe yapıldığını dile getirmek istemediğini ileri sürdü. Doğru, yazısından böyle bir anlamın çıkmayacağını, yazısında sonra ve devamındaki yazılarında bu konuda neler söylemek istediğini daha ayrıntılı olarak yazdığını, net tavrının 'Amerika ile vidalanmış dinci bir yapılanmanın darbeyle iktidarı ele geçirmesine' yönelik teşhis olduğunu ifade etti.
İŞTE 17 TEMMUZ'DAKİ O YAZI
Necati Doğru'nun Sözcü Gazetesi'nde yayınlanan 17 Temmuz 2016 tarihli o yazısından bir bölüm şöyle: "Naylon darbeciler! İktidarı devirmeye kalktılar. Daha da güçlendirdiler. Yoksa bu 'tezgahlanmış bir darbe' miydi? Danışıklı dövüşten bir kalkışma mıydı? Sen kalk Cumhurbaşkanı'na darbe yaptım diye TRT'de bildiri okut, git Genelkurmay Başkanı'nı tutukla! Tankla TOMA'yı tokuştur. Başarısız darbe yap. Kabak gibi tutuklan. Üstün çıplak! Elin arkadan kelepçeli yere yüzü koyun uzan. Merak ediyorum: Bu darbecilerin tamamı, süzme saf Fethullahçı subaylar mıdır? Yoksa aralarına karışmış başkaları da var mıdır? Kutulardan dolar çıktığı o 17-25 Aralık gününden bu yana sürekli 'Fethullahçı avı' yapıldı, çok sayıda Fethullahçı tutuklandı. Buna rağmen Ordu'da 'Emir-Komuta Zinciri'ni kırıp darbe girişimine başvuracak bu kadar çok Fethullahçı subay nasıl gizli kaldı?..."
