CHP'de sadece parti içi gerginlik yaşanmıyor. Aynı zamanda HDP ve İP'le yapılan ittifakın sancıları da giderek derinleşiyor. Kılıçdaroğlu'nun muhaliflere yaşam alanı bırakmaması ve CHP'nin kazanmasından çok AK Parti'nin kaybetmesi üzerine kurduğu stratejinin İP ve HDP'ye yarayacağı öngörülüyor. Bu da CHP tabanında kafa karışıklığına yol açıyor.
Bu ve küskünlük nedeniyle ciddi oranda bir CHP kitlesinin sandığı gitmeyeceği ön görülüyor.
Benzer bir kırılma İyi Parti içinde de yaşanıyor. CHP-İP ittifakına katılmasa da açık destek veren HDP'nin hâla şiddeti motive etmesi, PKK'ya övgüler dizmesi, İP içinde "milli" hassasiyetleri olan ciddi bir seçme kitlesini derinden etkiliyor. Bu kitlenin sandık başında hiç beklenmedik sonuçlara yol açabileceği konuşuluyor.
HDP içinde ise İyi Parti'ye yönelik ciddi bir tepki var. HDP'lilerin MHP'ye karşı çıkıp, Meral Akşener'li Ümit Özdağ'lı Koray Aydın'lı İP'e oy verdirmeleri bir çelişki olarak yorumlanıyor ve tepki çekiyor.
HDP yönetiminin İP'i gölgede bırakıp CHP'yi öne çıkartmaları Kürt seçmenin gözünden kaçmıyor. Bu durum onların hesaba katmadığı sürprizlere yol açabilir.