Anadolu Ajansı (AA), Genel Müdürü Şenol Kazancı, Mısır polisinin AA Kahire Ofisi'ne düzenlediği baskınla ilgili çarpıcı açıklamalar yaptı. Kazancı, biri Türk vatandaşı 4 AA çalışanının gözaltına alındığı olayın 14 Ocak'ta yerel saatle 17.00-18.00 gibi yaşandığını, minibüsle resmi üniformalı bir polis grubunun ofisi bastığını söyledi. AA Editör Masası'nın konuğu olan Kazancı, olaydan yarım saat sonra haberdar olduklarını, ancak yanlış anlamadan kaynaklanmış olabileceği düşüncesiyle hemen haber yapmadıklarını söyledi. Kazancı, yetkili mercilere haber verilmesi ardından, 24 saat sonra konuyu haberleştirdiklerini belirtti. Mısır yönetiminin bu gelişmeyle ilgili olumlu olumsuz hiçbir açıklama yapmadığını belirten Kazancı, gelen tepkilerin büyümesi ve uluslararası baskı ile birlikte olayın Mısır medyasında "Hücre evine baskın, 4 gözaltı" bilgisi ile yer aldığını söyledi. Kazancı, söz konusu baskınla ilgili Mısır medyasına servis edilen ve AA ofisinin içini gösteren bir fotoğraf karesini de paylaştı. Kazancı dün akşam yaptığı açıklamada ise "4 çalışanımızdan Hilmi Balcı serbest bırakıldı. Diğerlerinin de kefaletle salıverilmesini bekliyoruz" dedi.
TEPKİLER ÇIĞ GİBİ BÜYÜYOR
AA çalışanlarının gözaltına alınmasının endişe verici olduğunu belirten BM Genel Sekreter Sözcüsü Stephane Dujarric, "Serbest bırakıldıklarını görmek istiyoruz" diye konuştu. Avrupa Birliği (AB) ise açıklamasında "Meseleyi takip ediyoruz. Tüm profesyonel gazeteciler engelsiz çalışabilmeli" ifadesini kullandı. Avrupa Haber Ajansları Birliği Mısır'ı kınarken, Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (IFJ) da AA çalışanlarının serbest bırakılmasını istedi. Basın Konseyi, Mısır polisinin düşmanca tavrını, basın özgürlüğüne saldırı olarak değerlendirerek kınadı. Akdeniz Haber Ajansları Birliği ile Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Yönetim Kurulu da açıklamalarında Mısır yönetiminin hukuk tanımaz eylemini kınayarak, AA çalışanlarının serbest bırakılmasını istedi.
BALCI SERBEST KALDI
Mısır polisince gözaltına alınan Hilmi Balcı dün serbest bırakıldı. Hüseyin El Kabbani, Hüseyin El Abbas ve SETA çalışanı Abdelselam Muhammed'in akıbetlerine ilişkin ise bilgi verilmedi.
