Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Moskova'da Rusya Devlet Başkanı Putin'le gerçekleştirilen İdlib Anlaşmasının ardından dönüş yolunda gazetecilerin sorularını yanıtladı. Başkan Erdoğan, gündemdeki konulara dair çeşitli açıklamalarda bulunurken CHP'li vekil Engin Özkoç'un kendisi hakkında sarf ettiği skandal sözlere de değindi. Erdoğan, CHP'nin durumunu 'Deli Dumrul' sözleriyle tanımlarken siyasetin geldiği seviye açısından bu sözleri büyük bir tehlike olarak niteledi.
"BUNLAR ADETA DELİ DUMRUL MİSALİ..."
Erdoğan CHP'li Özkoç'un sözleri için davaların açıldığını hatırlatarak "Bunlar adeta Deli Dumrul misali felaket yaşıyorlar. Ve şu an itibarıyla, bu sabah gerek avukatım olsun gerek yargı olsun bu şahıs ile ilgili bu davaları açtılar. Yani dokunulmazlığının kaldırılmasına varıncaya kadar bu süreci takip edecekler. Ben Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanıyım. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanına kalkıp da bu tür edepten, ahlaktan yoksun, böyle akla hayale gelmeyecek hakaretleri yapmaya ne yasalarımız ne örfümüz ne adetimiz müsaade eder. Tabi dün TBMM bugüne kadar yaşamadığı bir tabloyu yaşadı. Ülkemizde parlamentonun böyle tabloyu yaşamasını hiç istemezdik. Ama bu tabloyu yaşayan ve yaşatanlara önce o partinin başındaki şahsın gereken bedeli ödetmesi lazım. " dedi.
"İLK VUKUATI DEĞİL"
Erdoğan, Engin Özkoç'un bu skandal sözlerinin ilk vukuatı olmadığına dikkat çekerek "Onu da geçiyorum, dikkat edin bu şahıs her yönüyle her an her yerde maalesef birçok sakatlıklar yapıyor. Arifiye olayının perde arkasında da var. Kendisini şöhret yapabilmek veya bir karşılık bulabilmek için sırtına bir tişört giyiniyor. Yanına aldığı şöyle bir elli yüz kişiyle gidip devasa bir yatırımı karalamanın, lekelemenin neticesini toparlamak istiyor. Tabi bu CHP'nin sorunudur ve milletimiz de bunlara vakti saati geldiğinde gereğini yapacaktır. Biz de yargıda konuyla ilgili gereğini yapacağız ve yapıyoruz." ifadelerini kullandı.
"ÇOK BÜYÜK TEHLİKE"
Başkan Erdoğan, Sabah Yazarı Okan Müderrisoğlu'nun siyasetin geldiği nokta hakkındaki sorusuna da "Çok büyük tehlike. Yani Türk siyasetinin kesinlikle buralara düşmemesi gerekirdi. Ama buraya düşürenlere de bedelini, eğer sorumluluk taşıyorsa, mensubu olduğu partinin lideri hesabını sormalıdır." şeklinde cevap verdi.