Başkan
Recep Tayyip Erdoğan Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen "Türkiye'nin Kahraman Kadınları" programında konuştu.
KENDİ KONFORUNU KORUMAK İÇİN SIRTINI DÖNEN BİR DÜNYA VAR:
Suriye'de evlerinden edinilen insanların kamplarında, Sınırlarımız içinde yaşayan Suriyeli kardeşlerimizin çoğunu kadınlar oluşturuyor. İdlib'de bunları görmedik mi? İnsanlık buna karşı maalesef sessiz kalıyor. Avrupa'ya gitmek umuduyla giden insanların arasında en çok sıkıntıyı kadınlar çekiyor mu? Yunan güçleri tarafından batırılan botlarda en fazla sıkıntıyı kadınlar çekmiyor mu? Batı ne yapıyor bu konuda? Maalesef karşımızda sadece kendi konforunu korumak adına bu manzaraya sırtını dönen koca bir dünya var.Suriye'de 9 yıldır süren krizde yarım milyon hayatını kaybeden insanın içinde büyük bir kısmının kadın ve çocuk olması konusunda hiç bir ülkenin bu konuda hassasiyeti yok. Sadece laf laf laf. Başka bir şey yok.! Dövülerek vurularak geri gönderilen insanların durumunu kınayan yok. Yunanistan sınırına giderken tarlalar içerisinde düşe kalka 3 yaşındaki yavrunun nasıl sınıra yürüdüğünü izlemişsindir. Torunuma da onu gösterdim. Niye biliyor musun? dedim. O kötü amcalardan kurtulmak için. Bunlarda insanlıktan nasibini almak yok.
YUNANİSTAN SEN NİYE RAHATSIZ OLUYORSUN?:
Ey Yunanistan bu insanlar sende kalmayacak. Senden Avrupa'nın bir başka ülkesine gidecek. Sen niye rahatsız oluyorsun? Biz böyle giderse kapıları açacağız dedik inanmadınız. Ey Yunanistan sen de kapılarını aç. Adil bir yük paylaşımı diyorsak biz de ortak arıyoruz.
40 MİLYAR DOLAR NEREDE, 3 MİLYAR EURO NEREDE?:
Suriye'de son 9 yılda ortaya çıkan yükün büyük kısmını üstlenmek zorunda kaldık. Uluslararası toplumdan destek bekliyorduk. Yüksek insani standartları sağladığımızı kimse inkar edemez. 40 milyar doların üzerinde bir destek sağladık. 3 milyar euroluk destek anca alabildik Avrupa'dan 40 milyar dolar nerede 3 milyar euro nerede?
TERÖR ÖRGÜTÜNÜ GÖRMEYENLER...
Terör örgütünün katlettiği kadınları kız çocukları görmeyenlerin 8 Mart kutlaması riyakarlıktan da öte bir durumdur. Diyarbakır'da HDP'nin kapısı önünde dağa kaçırılan yavrularını bekleyen anneleri ziyaret ettiler mi? Etmediler, edecek yüzleri yok.
İNANÇLARINA UYGUN YAŞAYANLARA HAYAT HAKKI TANINMAMAMASINA SUSUYORLAR:
Kadın bedenini meta olarak kullananların 8 Mart'ı kutlamasını da sizlerin takdirine bırakıyorum. İnançlarına uygun yaşayan kadınlara hayat hakkı tanınmamasına susuyorlar. Ne zaman ki 8 Mart'ı tüm kadınların meselelerini konuştuğu bir tarihe çevirirsek o zaman gerçek bir 8 Mart Dünya Kadınlar Günü olur.
KADINA ZULMEDEN TOPLUMUN GELECEĞİ AYDINLIK OLAMAZ
Bi
zim kadına bakışımız açık ve nettir. İlk insandan beri insanlığın yarısı erkek yarısı kadındır. Hangisini çıkarırsanız çıkarın insanlıktan bir şey kalmaz. Erkek olarak kendimiz için ne istiyorsak kadınlar için de aynı düşüncede olmamız gerekiyor. Nerede kadına yönelik bir husumet aşağılama varsa orada helak var demektir. Sırf cinsiyetinden dolayı kadına zulmeden hiç bir toplumun geleceği aydınlık olamaz. İnsanın insana yaptığı zulümlere şahit oluyoruz. Her krizin en ağır faturasını çocuklarıyla birlikte kadınlar ödüyor.
2002'den beri Başbakan ve Cumhurbaşkanı olduğum dönemde kadınlarımızın haklarını korumaya, ayrımcılığı ortadan aldırmaya yönelik ciddi çalışmalar yaptık. Kadına şiddete ciddi tedbirler aldık. Kadınların istihdamdaki oranı yüzde 25'ten yüzde 28,8'e yükselmiş, 9 milyon sınırına yaklaşmıştır. Büyük ve güçlü Türkiye hedefimize erkeğiyle kadınıyla ulaşacağız. Kadınlarımıza güveniyoruz.