FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimine karşı direnen halktan rahatsızlık duyan CHP, Anayasa Mahkemesi'ne başvurarak, ihanetin püskürtülmesi ardından darbe teşebbüsüne karşı koyan sivillerin bu eylemleri nedeniyle sorumluluklarının bulunmamasına ilişkin kararnamenin iptali için başvurmuştu. CHP'li 127 milletvekilinin imzasıyla yapılan iptal başvurusunu Anayasa Mahkemesi (AYM) reddetti.
CHP yaptığı başvuruda ilgili 6755 sayılı Kanun Hükmündeki Kararname'nin af niteliği taşıdığını bu nedenle TBMM'de kabulü için üye tam sayısının 5'te 3 çoğunluğunun aranması gerektiği belirterek düzenlemenin Anayasa'ya aykırı olduğunu ileri sürmüştü. Başvuruyu değerlendiren AYM ise genel af ya da özel aftan söz edebilmek için öncelikli koşulun bir suçun varlığı olduğu belirtilerek, darbeye karşı koyma eyleminde böyle bir durumun olmadığını, aksine darbe fiilinin kendisinin kanun dışı olduğunu vurguladı.
Kararname'nin herhangi bir suça ilişkin olmadığı, sadece darbe teşebbüsü ve terör eylemleri ile bunların devamı niteliğindeki eylemlerin bastırılması kapsamındaki fiillerin cezai sorumluluk oluşturmayacağını belirttiği kaydedildi. Düzenlemenin Anayasa'ya aykırı olmadığına ve iptal talebinin reddine oy birliğiyle karar verdi. ANKARA
CHP'NİN AMACI NEDİR?
15 Temmuz şehit yakınları ve gazilerinin avukatı Burak Bekiroğlu: Burada tartışılması gereken asıl olay iptal başvurusunda bulunan CHP'li bazı vekillerin ne amaçla bu başvuruyu yaptıklarıdır. İptal başvurusunun bir an için kabul edildiğini düşündüğümüzde dahi bu durum darbe girişiminin meşrulaştırılması anlamına gelecek ve bundan sonraki süreçlerde bir daha bu şekilde bir girişim olduğunda ise devletin kolluk güçlerinin ve halkın Anayasaya ve yasalara aykırı olan darbe girişimlerine direnmesini engelleyecektir. Karar kanunlara, hakkaniyete ve olayın oluş şekline göre uygundur.
SUÇ SAYMAK DOĞRU DEĞİLDİR
15 Temmuz şehit yakınları ve gazilerinin avukatı Yasin Şamlı: Bir affın söz konusu olabilmesi için öncelikle bir suçun var olması gerekir. Darbeye ve darbecilere karşı çıkan, darbenin bastırılması kapsamında hareket edenlerin eylemlerini suç olarak vasıflandırmak asla doğru değildir.
