Marmara Denizi, müsilaj (deniz salyası) felaketini yaşıyor. Tekirdağ'dan Balıkesir'e kadar çok geniş bir alanda görülen müsilaj istilası Megakent İstanbul'u da oldukça olumsuz etkiledi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatı sonrası harekete geçti, geride bıraktığımız pazar günü 21 maddelik eylem planını duyurdu. Bugün itibarıyla da deniz temizliği seferberliği başlatıldı. Müsilaj istilasının ardından kimyasal, evsel ve endüstriyel atıkların denizleri kirletmesi bir kez daha gündeme geldi.
Son teknoloji ile donatılmış 'İleri Biyolojik Arıtma Tesisi' projelerinin de önemi acı bir tablo ile görülmüş oldu. Müsilaj istilası, İBB'nin Kasım 2019'da gerçekleştirdiği 'İstanbul İleri Biyolojik Membran Arıtma Tesisi Temel Atmama' törenini de akıllara getirdi. Ekrem İmamoğlu'nun 'gereksiz maliyet' olarak öne sürdüğü ve 'israf' diyerek iptal ettiği projenin her aşamasında etkin rol alan üst düzey İSKİ yöneticisi ile konuştuk.
İmamoğlu'nun göreve gelmesi sonrası kurumdan ayrılan yetkili isim, projenin neden gerekli olduğunu, bu tesislerin sayısının neden artırılması gerektiğini, İBB'nin yaptığı açıklamalardaki tutarsızlıkları anlattı.
İBB dahil denize kıyıdaş tüm şehirlerde mümkün olduğunca arıtma tesislerinin yapılması ile müsilaj gibi sorunlarla ileride karşılaşılma ihtimalinin çok ciddi azalacağını belirten yetkili, "Bu tür yatırımların siyaseti olmaz. Bunları yapacaksın" dedi.
SİLAHTARAĞA İLERİ BİYOLOJİK MEMBRAN ARITMA TESİSİ NEDEN GEREKLİ?
Silahtarağa İleri Biyolojik Arıtma Tesisi'nin neden gerekli olduğunu madde madde anlatan üst düzey yönetici şu ifadeleri kullandı:
İSKİ'nin bir master planı var. Veysel Eroğlu'nun genel müdürlüğü döneminde yapılmış, ama ara ara da güncellenmiş bir plan. Biz o master plan çerçevesinde yatırımlara devam ettik. Tabi nüfus artışına göre artan su talebi, atık su arıtma talebine göre master plan yatırımları bizim dönemimizde devam etti. Bu anlamda Silahtararağ İleri Biyolojik Arıtma Tesisi günü gelince hazırlıkları yapıldı, bizim dönemimizde ihalesine çıkıldı. İstanbul'da irili ufaklı 88 tane atık su arıtma tesisi var. Köylerde paket arıtmadan tutun da, Boğaz ve Marmara sahillerinde daha büyük kapasiteli atık su tesisleri var.
"AVRUPA'NIN EN BÜYÜK İKİNCİ MEMBRAN ARITMA TESİSİ OLACAKTI"
Silahtarağa neden gerekiyor master plana göre; Yenikapı arıtma tesisi, 9 ilçenin atık suyunu arıtıyor. Ama ön arıtma yapıyor. Bu tesisin kapasitesi limitleri zorluyordu. 800 bin metreküplük kapasitesi var ama sadece ön arıtma... Biz şimdi master plan çerçevesinde bu havzayı bölelim diye Zeytinburnu ve Silahtarağa planlanmış. Zeytinburnu'ndaki kamulaşma maaliyetinden hayata geçirilememiş. Silahtarağa İleri Biyolojik Arıtma Membran Tesisi Avrupa'nın en büyük ikinci membran arıtma tesisi olacaktı. Tamamen yerli ve milli membran ile yapılacaktı. Tüm proses ekipmanları yerin altında olacaktı. Üstü yine şimdi olduğu gibi park ve rekreasyon alanı olacaktı. Ordan Yenikapı'ya gelen 9 ilçeden bir kısmı orada arıtılacaktı. Arıtılan sular Haliç'in sağlı sollu iki yakasındaki park alanlarında sulama suyu olarak kullanılacaktı. Daha da artan su Haliç'e can suyu olarak verilecekti. Kağıthane ve Alibeyköy deresinde suyun debisi yetmediği zaman, Boğaz'dan getirdiğimiz bir can suyu var onu kullanıyorduk, bir fayda daha bu suyu da can suyu olarak orada kullanacaktık.
"3 YILDA MÜSİLAJIN SIFIRLANMASI MÜMKÜN"
İBB'nin harekete geçmemesi sonrası Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın dümene geçmesini de değerlendiren yetkili sözlerini şöyle sürdürdü:
Yarısı dış kaynaklı, yarısı Marmara Denizi kıyısındaki şehirlerden kaynaklı, evsel atık su kaynaklı olmasının yanında bir de endüstriyel atık suların gelmesi sözkonusu. Kontrolsüz olarak büyüdü, nüfus, popülasyonun artışı... Zor bir süreç, alınan eylem planındaki kararlar gerçekten ümit verici. 3 yılda müsilajın sıfırlanması ve biraz daha iyileştirilmesi hedefleniyor. Bu mümkün, dünyada eşi benzeri olmayan bir deniz Marmara.
"NİTELİKLİ ARITMA İLE BU DURUM İYİLEŞECEK"
Tabi, küresel ısınmanın etkisi var. Dünyada son 50 yılda 1 derecelik bir deniz suyu artışı varken, Marmara'da bu 2-2.5 derce. Bir tık daha fazla ısınmış. Bunun sebebi deniz suyundaki oksijenin azalması, oksijenin azalmasına neden olanda atık su kaynaklı karbon, azot ve fosfor miktarı. Biz bunu nitelikli arıtma yaparak verdiğimizde bu durum bir kere iyileşecek. Sanayi suyu soğutma suyu olarak kullanan tesisler var Marmara'nın kıyısında... Soğutma suyunu alığ daha sıcak su verince su biraz daha ısınıyor. Tek başına hepsinin etkisi var.
"İMAMOĞLU KURUMA GELDİĞİNDE ANLATTIK, ÇOK OLUMLU BAKTI..."
İBB'nin master planı çerçevesinde 2018 yılında harekete geçilmiş, Silahtarağa İleri Biyolojik Arıtma Tesisi için ihaleye çıkılmıştı. Seçimlerin ardından İstanbul Büyükşehir Belediyesi, CHP yönetimine geçince proje ihale aşamasında kalmıştı. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, 7 Kasım 2019 Perşembe Günü Saat 12.00'de Türkiye tarihinde hiçbir dönemde görülmeyen bir orgamizasyona imza atarak, 'Temel Atmama Töreni' düzenledi. Tesisin, israf olduğunu, İstanbul'a bir faydası olmadığını öne süren İmamoğlu konuşmasında, kendisini yaprakların bile çılgınca alkışladığını ifade etmişti.
Dünyanın birçok ülkesi doğayı ve denizleri korumak için bu tesislere yüklü miktarda yatırımlar gerçekleştirirken, İBB'nin ihaleye çıkılan yatırımı 'israf ve gereksiz' gibi tanımlarla iptal etmesi, bunu da bir törenle duyurması şaşkınlık ve tepki ile karşılanmıştı. İstanbul'un müsilaj istilasına uğramasının ardından yeniden gündeme gelen 'Temel Atmama Töreni'ni değerlendiren, projenin en kritik isimlerinden olan yönetici şu açıklamayı yaptı:
Temel atmama töreni, tamamen yanlış yönlendirme ile alakalı bir şey. 31 Mart'tan sonra mazbatayı alınca Ekrem Bey kuruma geldi. Bizden brifing aldı, biz bu projeden de bahsettik. Kendisi çok önemsedi. 23 Haziran sonrası dönemde yine kuruma geldi, yine bizden brifing aldı, yalansız hilafsız bilimsel belgelerle anlattım. Yine çok önemsedi.
"1.5 KATRİLYON DEĞİL 650 MİLYON TL MALİYETİ VARDI"
Bahsettiği gibi bir 1.5 katrilyon falan yok öyle bir şey. İhale dosyası kurumda duruyor. 650 milyon TL'lik maliyeti olan bir ihaleydi. Temel atmama gibi bir şey icat ettiler. Temel atma aşamasına gelinmemişti ki, zaten ihale sürüyordu. Teklif alma sürüyordu. Adı konmuş bir iş var da, müteahhit orada çalışıyor gibi, bir şey yok. Devam eden ihaleyi iptal etti bu arkadaşlar. Maliyetliymiş, gereksizmiş... Bunun anayasası bilimsel raporlar. Orada birkaç bin sayfalık master plan duruyor. Onun gerekçesi olarak fizibilite raporları yapılmış.
"YAPRAKLAR SENİ ÇILGINCA ALKIŞLIYOR DA, AŞAĞIDA DA BALIKLAR ÖLÜYOR"
2011 yılında Silahtarağa'da yapılacak ileri biyolojik arıtma tesisinin maliyeti 100 milyon euro denilmiş. Ben bunu icat etmedim ki, 2018-2019'a geldiğimizde takvim gereği bunun yapılması gerekiyor. Benim bürokrat olarak burada sorumluluğum var. Bizim çıktığımız ihalenin maliyeti de o dönem aşağı yukarı 100 milyon euro'ya geliyordu. 'Yapraklar çılgınca alkışlıyor' falan diyor, yapraklar alkışlıyor da aşağıda da balıklar ölüyor. Neyin yaprağından bahsediyorsun, neyin maliyetinden bahsediyorsun!
"HİÇBİR KARŞILIĞI VE GERÇEKLİĞİ YOK"
İmamoğlu'nun İleri Biyolojik Arıtma Tesisi projesini iptal etmesinin ardından, bölgedeki yeşil alanı koruduğunu iddia etmesine de değinen yetkili, projenin yerin altında olacğaını, üstünde park ve rekreasyon alanlarının duracağını ifade etti, şöyle konuştu:
Onların tamamen algı ve aldığı kararın altını beslemek için ortaya attığı şeyler. Hiçbirinin karşılığı yok, gerçekliği yok. İyi ki bizim dönemimizde İSKİ varmış da, bu yatırımlar durdurulmamış ve 25 yıllık dönemimizde onlarca ileri biyolojik arıtma tesisi yapıldı.
"CUMHURBAŞKANIMIZIN BELEDİYE BAŞKANLIĞI DÖNEMİNDE ATIK SULARIN SADECE YÜZDE 9'U ARITILIYORDU"
1994'te Cumhurbaşkanımız İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğunda, İstanbul'da 3 tane arıtma tesisi vardı, onların da hepsi kaba arıtma, birincil derece ön arıtmaydı. Atık suların yalnızca yüzde 9'u arıtılıyordu. Bırakın biyolojiği falan yüzde 9'u arıtılıyordu.
"BUNLAR YAPILMASA 10-15 YIL ÖNCE BU GÖRÜNTÜLERİ ÇOK KEZ YAŞARDIK"
Biz çeyrek asırda milyarlarca lira yatırımla onlarca ileri biyolojik arıtma tesisi yaptık. Bunlar yapılmasa 10 yıl, 15 yıl önce bu görüntüleri çok kez yaşardık. Gelecek nesillere bu doğayı koruyarak bırakmamız gerekiyor. Siyaseti falan yaparsın anlarım ama, bu tür yatırımların siyaseti olmaz. Bunları yapacaksın. Burada ben dumura uğruyorum, bir şey diyemiyorum.
"2019 KASIM'DAN BERİ DURUYORUM, BU GÖRÜNTÜLERİ GÖRÜNCE İÇİM ACIYOR"
2019 Kasım'dan beri duruyorum, duruyorum, ama bu görüntüleri görünce insanın içi acıyor. Marmara Denizi'nde ciddi tedbirler hayata geçirilirse 2-3 yılda çözülür. Kaldı ki müsilaj daha önce de birkaç kez küçük çaplı görülmüş. Ama bu çok yaygın. Sadece İstanbul kıyıları değil, Tekirdağ'dan tutun da Balıkesir, Yalova her yere yayıldı.
Biyolojik Arıtma Tesisi için İmamoğlu gülerek "İhtiyaç yok" demişti | Video
"İBB SİYASET YAPACAKSA HÜKÜMET O ZAMAN BU DURUMA EL KOYAR, HÜKÜMET BUNA GÖZ YUMAMAZ"
"Ortak akılla bu sorun çözülür." eski İSKİ yöneticisi, "Ama İBB siyaset yapacak ise, Bakanımızın dediği gibi hükümet o zaman bu olaya el koyar. Kanunen, belediyelerin sorumluluğunda... Büyükşehir Belediye Kanunu bunu emrediyor. Ama çatı kurumlar Tarım ve Orman Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olduğu için hükümet her alanda ön alabilir. Devletin muhasebesi açısından da ilgili belediyeye bunu rücu eder. Belediyenin sorumluluğunda diye hükümet buna göz yumamaz." dedi.
"BİYOLOJİK ARITMA TESİSLERİ BU GÖRÜNTÜLERİN OLUŞMAMASINA CİDDİ KATKI SAĞLAR"
İBB'nin 'gereksiz' olarak gördüğü, dünyanın ise tercih ettiği ileri biyolojik arıtma tesislerinin önemine dikkat çeken üst düzey yetkili, bu tesislerin sayılarının denize kıyıdaş şehirlerde artması ile kirliliğin azalacağını ve ileride müsilaj gibi kötü görüntülerin görülmemesine ciddi katkı sağlayacağını belirtti. Bu tesislerin yapılmasının yanı sıra, sanayi alanlarındaki atıkların takibi, oralarda kurulacak arıtma tesislerinin de önemli olduğunu vurgulayan uzman isim, bunların yapılması ile eskisinden daha güzel bir denize sahip olunabileceğini bildirdi.