Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede müşteki Yaprak Daşdemir ile sanık İbrahim Halil Gümüşçü'nün olay yaşandığı sıralarda boşanma aşamasında oldukları ve Yaprak'ın rahatsız edildiği gerekçesiyle İbrahim Halil Gümüşçü hakkında kendisine yaklaşmaması yönünde tedbir kararı aldırdığı belirtildi. Olay günü olan 15 Nisan tarihinde ruhsatsız silahı ile eşinin işyerine giden şüpheli Gümüşçü burada yaşanan tartışmanın ardından Yaprak Daşdemir'in iş arkadaşı olan Merve Çakar'a iki el ateş etti. Merve Çakar hayati bölgelerinden yaralandı. Ardından eşi Yaprak'a da ateş etti ancak kurşunun isabet etmemesi ve silahın tutukluluk yapması üzerine darp etti. İddianamede şüphelinin bir depoda müşteki Daşdemir'i rehin aldığına da değinilirken sanık Gümüşçü hakkında 2 kez 'Tasarlayarak öldürmeye teşebbüs', 'Silahla tehdit ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçlarından toplamda 32 yıldan 61 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istendi.
Bakırköy 7'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmaya getirilen tutuklu sanık İbrahim Halil Gümüşçü(35) mahkeme başkanına hakkımda idam kararı mı var diye sordu. Başkan da söz verilmeden konuşmaması gerektiği konusunda uyarıda bulunarak savunmasına başlamasını istedi. Sanık Gümüşçü her iki müştekiden özür dileyerek savunmasında şunları söyledi: "Yaprak hanımla 2 yıl evli kaldım. Boşanma davası açtı sonra da hızlansın diye uzaklaştırma kararı aldı. kendisine ulaşmaya bile çalışmadım. Yaprak benimle arayıp görüşmek istedi. evliliğimi kurtarma umuduyla iletişimimiz devam etti. Uzaklaştırma kararına rağmen ısrarla görüşme talebim yanlıştır.
Olay öncesinde tanımadığım bir telefondan tehdit telefonu aldım. Beni arayan numaradan şikayetçi oldum. Yaşadığım tehditten korktuğum için silahı üzerimde taşımaya başladım. Olay günü eski eşimin iş yerine gittim. Yaprak'ı 'görüşebilir miyiz' diye dışarı davet ettim. O sırada Merve Çakar 'şerefsiz' diyerek üzerime yürüdü. Panikle silahımı çıkardım. O an dondum. Kapıya yöneldim. Psikolojik rahatsızlığımdan dolayı ben ben değildim başka biriydi. Anlatılmaz yaşadığım şey.
Silahı ateşleyen ben değildim. Merve Çakar'ın da ayaklarına ateş ettim. Merve yere düştükten sonra şok oldum. Yaprak bağırmaya başlayıp hareketlenince kendisine değmeyecek şekilde 2 el boşluğa doğru ateş ettim. Öldürme kastım yoktu. Panikle doldur boşalt yaptığım için silah tutukluk yaptı. Yerden aldığım mermiyi cebime koydum. Silahı da belime yerleştirdim. Kapıya doğru yöneldim. Eşim koluma girip beni dışarı çıkardı. O sırada çevre kalabalıklaşınca yan taraftaki bir işyerine girdik. Orada tartışmaya başladık. 20 dakika sonra polis girdi, Silahımı teslim ettim. Beni ikna etmeye çalışmadılar. Amacım öldürmek yada zarar vermek değildi. İddianameyi kabul etmiyorum. Canavarmışım gibi cezalandırılmam istenmiş. Ben suçtan ve suçludan uzak duran bir insanım. Çok pişmanım. Müştekilerden özür diliorum. Psikolojik rahatsızlığım nedeniyle bu olay oldu. Adaletin tecelli etmesini ve tahliyemi talep ediyorum" dedi.
Duruşmada söz alan müşteki Yaprak Daşdemir(27) ise söz alarak, ayrıldıkları ifade ederek, "Silahı var diye beni öldürmesinden korkarak şikayette bulunmuştum. Polis sanığı aradı sanık ifade vermeye bile gitmedi. Olay günü iş yerime sanık 09.00 sıralarında içeri girerek 'Hayatım bir bakar mısın' dedi. Telefonda olduğum için cevap vermedim. Dışarı çıktı. Merve patronumuzu telefonla aradı. O sırada sanık tekrar içeri girdi. Merve'yi görüp 'tatlım yanlış bir şey yapmıyorsunuz değil mi' dedi. Merve 'lütfen İbrahim dışarı çıkar mısın' dedi. Merve küfür etmedi. İbrahim bir anda ona ateş etti. Merve'ye doğru koştum. Kurşun elinden geçip kasık bölgesine isabet etti. Merve'de kanı görünce sanığa 'sakin ol bir şey yapma' dedim. Sanığı sakinleştirmeye çalıştım. Bana da ateş etti ben isabet etmesin diye zıpladım. Mermi sekti masama isabet etti. Silahı tekrar kurmaya çalıştı. Silahla uğraştığını görünce sanığın yanına gidip oradan çıkarttım.
Silahı elinden almaya çalıştım. Üzerine yürüdüm, kapıda boğuştuk. Beni götürmeye çalıştı. O korkuyla kaçmak istedi, kalabalığı görünce korktu. Bana tokat attı. Başıma silahı dayadı. Beni sürükleyerek diğer bloğun bodrum katına götürmeye çalıştı. Müdahale etmeye çalışan güvenliği de silah doğrulttu. Beni sürükleyerek ofisin içinde yere attı. Beni dövmeye başladı, küfürler hakaretler etti. Bana 'Seni daha önce öldürmem gerekiyordu. Şehadet getir, seni öldüreceğim. Akıllı ol tek kurşun var' dedi. Darp etti. Ona ölmek istemediğimi, yüzünü yıkamasını söyledim. Amacım zaman kazanmaktı. Bu şekilde 20 dakika geçti. Kalabalıktan biri kapıyı açmaya çalıştı 'girmeyin öldürürüm' dedi. Polis geldi sakinleştirmeye çalıştı. Bu 10 dakika sürdü. O sırada Tuvalette kafamda silah direnmeye çalışıyordum. Kendisine çocuğumu kaybettim ölmek istemiyorum dedim. Polisin uzun süren çabalarından sonra teslim oldu. Şikayetçi değilim. Çünkü dayanamıyorum. İlkinde şikayetçi oldum beni öldürmeye kalktı" diye konuştu.
Söz alan Müşteki Merve Çakar(25) ise "Yaprak'la aynı iş yerinde çalışıyoruz. O gün işe gittim. Sanık geldi. Yaprak cevap vermeyince 'İbrahim lütfen dışarıya çıkar mısın' dedim. Aralarındaki sorunları bildiğim için yakınımızda oturan patronumuzu aradım. Sanık bana ithafen 'Tatlım yanlış bir iş yapmıyorsun değil mi' dedi. Ben patronuma 'İbrahim burada, silahı var' diyebildim. İbrahim silahını çıkarıp yakınıma geldi telefonu kapat diye bağırdı. Dışarı çık dedim. Ateş etmeye başladı. Mermi kasık kemiğime isabet etti. Yere düştüm. Sonra Yaprak'a ateş etti. Sonra tekrar bana yöneltti silahı, ateş etti ama tutukluk yaptı ateş almadı silah. Yaprak müdahale etti onu çıkarmaya çalıştı. İş yerindeki arkadaşlar benim için ambulans çıkardı. Şikayetçi değilim" dedi. Mahkeme eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.