Anadolu rock müziğinin sevilen ismi Haluk Levent, GÜNAYDIN'a konuştu. Muhalif kimliğiyle bilinen sanatçı, 24 Haziran seçim sonuçlarıyla ilgili de yorum yaptı, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve parlamentoda görev yapacak tüm vekilleri kutladı...
Srebrenitsa kurbanları için 16 yıldır anma törenine gidiyorsunuz. Bu sene de sizin kurduğunuz AHBAP Derneği gidiyor. Srebrenitsa'nın sizin için önemi nedir?
Srebrenitsa, sadece benim ya da ülkem için değil, insanlık için de çok önemli bir yer. 1993 yılında savaş döneminde gönüllü olarak ilaç götürmek amacıyla üç arkadaşımla birlikte Kosova'ya kadar gitmiştik ve ilaçları da Bosna'ya verilmesi için orada teslim ettik. Ben gittiğimde savaşın son dönemiydi ama bombalamalar, ölümler devam ediyordu. Orada gördüğüm manzara, insanlık açısından çok üzücüydü, beni derinden etkiledi. Hem Bosna'da yaşanan katliam, hem de Strebrenitsa'da yapılan soykırım için şarkı yaptım. Dünya siyasetinin acımasızlığını, kirliliğini açık biçimde gösteren bir katliamdır Srebrenitsa'da yaşanan. Bunun unutulmaması gerektiğini, insanlık için dersler taşıdığını düşünüyorum. Geçen yıl AHBAP Derneği ile birlikte gitmiştik, bu sene yine gideceğiz.
KATLİAM ÖNE ÇIKARILMIYOR
Srebrenitsa katliamı sizce dünya kamuoyunda neden yeterince yer bulmuyor?
Srebrenitsa'da yaşananlar tüm çıplaklığıyla anlatılırsa eğer, Bosna'daki Müslümanlar'a sempati duyulmaya başlanabilir, o dönemde katliamı yapan Sırp yöneticilere antipati duyulabilir diye. Avrupa'nın göbeğinde Müslüman toplumun rahatça ve özgürce yaşaması gerektiği düşünülmüyor ne yazık ki.
İslamofobinin etkisi var değil mi bunda?
Tabii. Avrupa'daki İslamofobinin bu katliamın yeterince anlatılmamasında etkili olduğunu düşünüyorum. Avrupa; sarışın, mavi gözlü olanın Müslüman olmasına dayanamadı. Onlar için sarışın ve mavi gözlü olan Müslüman olamaz, Avrupalı olur ancak. Batı'nın bakış açısına göre; Müslüman olan esmerdir, çirkindir. Srebrenitsa katliamını anlamak, bu bakış açısını değiştirmek demek. Srebrenitsa'da insanlar vahşice öldürüldü. Hollanda komutanı, kamplarda ellerinden silahları alınmış, korunmasız halka katliam yapılması için Sırp yöneticilere şehrin anahtarını verdi. Masum halk, göz göre göre katledildi.
Filistin'de de benzer bir katliam oluyor. Buna da benzer bir tepki gösteriyor musunuz?
Filistin yarayan bir kanadır. İsrail hükümetinin politikalarından Yahudi toplumunu sorumlu tutamayız. İsrail'de, Filistin'e yapılan zulme karşı çıkan barışçıl gruplar var. Bu gruplar, İsrail'deki milliyetçi lobiler tarafından susturulmaya çalışılıyor. İsrail hükümeti, Filistin'e yönelik zulmü kendi siyasi çıkarları için devam ettiriyor. İsrail hükümetinin eli kanlıdır. Yüz binlerce Filistinli'nin zulmünden sorumludur. Amerika'nın, Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanımasını da kınıyorum. Trump'ın bu politikası nefretin çoğalmasına ve bölgede kaosun artmasına neden oluyor. Yıllardan beri çıkardığım tek bir tespit var benim Amerika ile ilgili. Sabah New Jersey'de yataktan kalkan bir Amerikalı'nın kahvaltıda daha fazla yumurta yiyebilmesi, öğlen daha iyi bir yemekle beslenebilmesi ve akşam daha çok içki içebilmesi için Ortadoğu'da her gün kan akması gerekiyor. Amerika, kendi halkını zenginleştirmek ve daha mutlu edebilmek için Ortadoğu'daki Müslüman halkın kanından besleniyor.
HALKIN SEVGİSİ ÖNEMLİ
Müzikte 25'inci yılınız. Hak ettiğiniz yerde olduğunuzu düşünüyor musunuz?
Evet, düşünüyorum ama hak ettiğim yerde olduğumu düşünmeyenler var. Çünkü insanlar her hafta sonu sizi pazar magazinlerinde ya da her gün gazetede görmek istiyor. Beni buralarda göremeyince de hak ettiğim yerde olmadığımı düşünüyor. Böyle olmak kolay ama benim yapıma uygun değil. Ben Haluk Levent olarak hak ettiğim yerdeyim ve bunu sokağa çıkınca da görüyorum. Halktan gördüğüm sevgiyle hak ettiğim yerde olduğumu düşünüyorum.
ŞARKILARIMIN ANLAMI DERİN
Müziğinizi kalıcı yapan şey nedir?
Popüler müzik yapmıyorum. Barış Manço, Cem Karaca, Aşık Veysel; örnek aldığım isimler. Bu isimlerden beslendiğim için kalıcı ve uzun vadeli şarkılar yaptım. Şarkılarımın içeriği derin. 'Geldim canım neredesin? Alo desene bana' tarzında şarkılar yapmıyorum. Bu tarz şarkıları küçümsemiyorum. Dans kültürüyle eğlenen kesimlerin bu tarz şarkılara ihtiyacı var.
HALKIMIZIN NE SÖYLEDİĞİNİ İYİ DİNLEMELİYİZ!
15 Temmuz gecesi, sosyal medyadan darbe girişimine karşı çok sert bir mesaj yayınlayarak demokrasimize sahip çıktınız. 24 Haziran'da yapılan seçim sonuçlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ben her dönem muhalif olan ve iktidara kim gelirse gelsin, ister sağ, ister sol; her zaman eleştirilerimi açıkça yapan biriyim. 15 Temmuz gecesi tanklar sokağa çıktığı zaman sosyal medyadan bu darbe girişimine sert biçimde tepki gösterdim. Twitter hesabından, tanklara ve darbelere karşı durulması gerektiğini ilk yazan isim oldum. Bunu yazdığım için bu darbe girişiminin ülkeye fayda sağlayacağını düşünen kesimlerden de eleştiri almıştım. 15 Temmuz darbe girişimine tabii ki tüm gücümle karşı olurum, oldum da zaten. Polise, yargıya, askere yuvalanmış FETÖ terör örgütünün giriştiği bu darbe girişimi eğer başarılı olsaydı, ülkemiz geriye döndürülemez bir noktaya giderdi. 15 Temmuz darbe girişimine başkaldırmış bir insanım; halkın seçtiğini ancak halkın iradesi görevden alır. 24 Haziran'da sandıktan çıkan sonuca hepimiz saygı duymalıyız. Halkımızın takdirini anlamalı, ne söylediğini iyi dinlemeliyiz. Sayın Cumhurbaşkanı'nı ve parlamentoda bu dönem görev yapacak tüm vekilleri kutluyorum. Yeni dönemde, seçim vaatlerinin yerine getirilmesini bekliyorum. Hepimiz aynı gemideyiz ve bu ülke hepimizin, bunu unutmayalım. Ülkemizin ortak geleceği için birbirimize kardeşçe, saygı duyarak yaklaşmalıyız. Siyasi aktörlerin de buna katkı sağlayacak bir üslup kullanmasını diliyorum. Her dönem haksızlıklara da başkaldırmış biriyim.
Siz, 28 Şubat'ta da benzer bir tepki gösterdiniz...
Evet. 28 Şubat'ta başörtülü kardeşlerimize yapılan haksızlığa karşı eylem yapmış bir sanatçıyım. Bunun yanı sıra annem gibi gördüğüm Türkan Saylan'a, FETÖ'nün yaşattığı mağduriyete de o yıllarda ilk karşı çıkan kişiydim. Ben toplumun ortak paydalarda buluşacağına inanıyorum. Unutmayalım, demokrasi insanların birbirine tahammül etme rejimidir. Herkes birbirinin tercihine saygı duymalı. Umarım sandıktan çıkan sonuçla, yeni dönemde hem ekonomimiz canlanır, hem de ülkemizde huzur ve refah egemen olur. Bu ülke çok zor koşullarda kuruldu. Ülkemizin kurucu değerlerine sahip çıkarak, milli mücadele kahramanlarımızı da buradan saygıyla anıyorum. Ülkemizin geleceğinden çok umutluyum. Biz birlik içinde olursak her türlü zorluğu aşarız; önemli olan Çanakkale'deki o birlik ruhunu kaybetmeyelim. Kardeşçe, birbirimizi ayrıştırmadan, empati duygusuyla hareket edersek, ülkemiz daha da güçlenir.
DÜNYA REKORUNA İMZA ATACAĞIZ
Yeni müzik çalışmanız var mı?
Evet, yeni bir albüm çalışması yapıyorum. Tüm şarkılarım yeni. 18 şarkı hazır ama arasından seçim yapıp 11'e düşüreceğim.
Single yapmayı neden tercih etmiyorsunuz?
Albüm çıkarmayı tercih ediyorum. Uzun yola çıkan insanların 11 ya da 12 şarkımı dinleyip keyiflenmesini istiyorum. Bu anlamda gelenekçiyim. Single çalışmasını belki 40 yılda bir yapabilirim ama genel anlamda albüm yapmayı seviyorum.
Turneye başlıyorsunuz sanırım. Programınız nasıl?
Yakında yaz konserlerim olacak. Eylül ayında ise uyuşturucuya karşı gençleri bilinçlendirmek için Uyuşmayalım projesini başlatacağız. Bu proje kapsamında 100 tane konser vereceğim. Bir dünya rekoruna da imza atacağız bu konserlerle.
BATI, BOSNA'DAKİ KATLİAMA GÖZ YUMDU
İnsan haklarını dilinden düşürmeyen Avrupa'nın, Srebrenitsa'daki soykırıma yönelik tavrı kendisiyle çelişmiyor mu sizce?
Derin Avrupa kendi insanının mutluluğu ve refahı için ne yazık ki Srebrenitsa katliamına göz yummuştur. Bosna savaşında Çetnikler sabah 9'dan akşam 8'e kadar yaptığı kurşunlamayı eğer Avrupa'nın başka yerinde, mesela İspanya'nın Bask bölgesinde yapmaya çalışsaydı; Avrupa hemen müdahale ederdi. Tüm Avrupa hemen Çetnikler'in tepesine binerdi. Ama Batı, Bosna'da gecelere kadar süren temizlik operasyonuna göz yumdu.
976 AİLENİN HAYATINA DOKUNDUK
AHBAP Derneği olarak nasıl etkinlikler yapıyorsunuz?
İhtiyacı olan insanlara ve hayvanlara yardım ulaştırıyoruz. Ülkenin her yerinden üretici gençlerin bir araya gelerek bilim, sanat, yardımlaşma projeleri üretebilecekleri platformlar kuruyoruz. Bir yılda 89 kök hücre kampanyası düzenledik.101 öğrenciye burs verdik. 41 medikal araç temin ettik. Dernek olarak hükümetle birçok projede işbirliği de yaptık. Mesela Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ile birlikte yakılan Ayvalık ormanlarını fidanlarla buluşturduk. 36 sokak hayvanının ameliyatını yaptırdık. 976 ailenin hayatına dokunduk.
