Sosyal medyada yeni bir kafein çılgınlığı hızla yayılıyor – üstelik ne kahve makinesi ne de enerji içeceği gerektiriyor. "Kafein poşetleri" olarak bilinen bu küçük paketler, demleme zahmetine girmeden hızlı ve gizli bir enerji takviyesi vaat ediyor. Ancak uzmanlar, özellikle gençler ve bazı sağlık sorunları olan kişiler için bu ürünlerin ciddi riskler taşıdığı uyarısında bulunuyor. İşte detaylar...
Kafein poşetleri her biri küçük bir yastıkçığı andıran bu paketlerde mikro öğütülmüş kafein, aroma vericiler ve kimi zaman bitkisel destekler ya da vitaminler bulunuyor.
Poşet, dudağın altına yerleştirildiğinde kafein doğrudan diş etlerinden kana karışıyor. Bu yöntem, sindirim sistemini bypass ettiği için kafeinin etkisi bir fincan kahveye göre çok daha hızlı ortaya çıkıyor.
Kafein, beyindeki uyku hissini tetikleyen adenozin maddesini bloke ederek uyanıklık sağlar. İnsanlar yüzyıllardır kahve, çay ve son yıllarda enerji içeceklerini bu amaçla tüketiyor. Poşetler ise bu süreci daha kolay, eller serbest ve "dökülme riski olmadan" gerçekleştiriyor.
Sporcular, vardiyalı çalışanlar ve öğrenciler bu özelliği cazip buluyor. Özellikle gençler arasında dikkat çekici bir şekilde yaygınlaşması uzmanları endişelendiriyor. Bazı ergenlerin kafein poşetlerini nikotin poşetleriyle birlikte kullanarak çifte uyarıcı etkisi elde etmeye çalıştıkları bildiriliyor.
KÜÇÜK POŞET, BÜYÜK ETKİ
Markalara göre değişmekle birlikte, her poşet 25 mg'dan 200 mg'a kadar kafein içerebiliyor. Karşılaştırmak gerekirse; bir kupa hazır kahvede ortalama 100 mg, çayda 75 mg, bir kutu kolada ise yaklaşık 40 mg kafein bulunuyor. Yani bazı poşetler tek başına iki kahvenin kafeinini verebiliyor.
Sağlıklı yetişkinler için günlük güvenli sınır yaklaşık 400 mg olarak kabul ediliyor. Hamile kadınlar içinse bu miktar 200 mg'ın altında tutulmalı; aksi halde düşük doğum ağırlığı veya gebelik kaybı riskini artırabiliyor.
Çocuklar için güvenli sınır konusunda kesin veriler bulunmasa da Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi, kilo başına 3 mg kafein sınırı öneriyor. Bu da yaşa ve kiloya bağlı olarak 45–150 mg arası bir üst limite denk geliyor.
Dolayısıyla 200 mg kafein içeren tek bir poşet, bir gencin güvenli sınırını kolaylıkla aşabiliyor. Üstelik emilim çok hızlı olduğundan çarpıntı, kaygı, uykusuzluk gibi yan etkiler daha sert hissediliyor.
KİMLER DAHA FAZLA RİSK ALTINDA?
Kafein çoğu yetişkin için makul seviyelerde güvenli olsa da bazı gruplar için risk yüksek. Anksiyete veya şizofreni gibi ruhsal rahatsızlığı olan kişilerde kafein, dopamin düzeylerini artırarak belirtileri kötüleştirebiliyor ve nüks riskini artırabiliyor. Kalp hastalığı olanlarda ise kafeinin kalp atışını ve tansiyonu yükseltici etkisi sorun yaratabiliyor. Sporcuların yüksek doz kafeini yoğun egzersizle birleştirmesi kalp sağlığı açısından ek tehlike oluşturuyor.
Aşırı kafein tüketimi nadiren ölümcül olabiliyor. Ancak takviye hapları ya da çok yoğun ürünler nedeniyle gerçekleşmiş ölümler literatürde mevcut.
DÜZENLEMEDEKİ BOŞLUK
Bir diğer sorun da yasal belirsizlik. İngiltere'de kafein poşetleri ne gıda ne de ilaç kategorisine giriyor. Bu nedenle ürünler üzerinde içerik ve dozaj bilgisi her zaman net değil. Bazı markalar parlak ambalajlar ve meyveli tatlarla özellikle gençleri hedefliyor.
Uzmanlar, bu ürünlerde yaş sınırlaması ve açık uyarı etiketleri olması gerektiğini savunuyor. Çünkü hızlı emilim ve yüksek kafein dozu, özellikle gençler için sınırları aşmayı kolaylaştırıyor.
Kısacası, kafein poşetleri pratik ve modaya uygun görünebilir. Ancak kahve ya da çayın masum bir alternatifi değiller. Uzmanlara göre yetişkinlerde bile ölçülü kullanım şart, gençlerde ise risk çok daha büyük.