Meme kanseri ile terlemeyi engelleyici kozmetiklerin arasında bir ilişkinin var olabileceği 12 yıl önce öne sürüldü. Meme kanserlerinde tümörlü hücrelerin, meme dokusunun koltuk altına yakın kısmında daha sık görülmesinin; koltuk altına sürülen deodorant ve antiperspirantların içindeki alüminyumdan kaynaklanabileceği iddia edildi. 2001-2012 yılları arasında bu konuyla ilgili 60'dan fazla tıbbi araştırma yapıldı. Ancak alüminyum bileşiği içeren antiperspirantların, meme kanserine yol açtığı kesin olarak kanıtlanamadı. Ancak çok erken yaşlarda koltuk altı tüylerinin tıraş edilmesinden sonra sürülen antiperspirantların; deriden emilerek meme dokusuna gidebileceği ve bunun kanser için risk faktörü taşıdığı tahmin ediliyor. Epilasyon yöntemi olarak tercihiniz ne olursa olsun; koltuk altı tüylerinizi temizledikten sonra en az iki gün sadece su ve sabun kullanın. Deodorantı daha sonraki günlerde kullanın. Çocukların cildi daha ince olduğu için kimyasal maddeler daha kolay geçebiliyor. Dolayısıyla 16 yaşının altındaki çocuklar; deodorant ve terleme önleyici antiperspirantları kullanmamalıdır. Lazer epilasyon da 18 yaşından önce yapılmamalıdır. Ergenlik çağında koltuk altı tüylerinin çıkması ile beraber hormonların etkisiyle kokulu salgı yapan apokrin bezler de salgı yapmaya başlar. Bu yaşlardan itibaren koltuk altının sık sık sabunla yıkanması ve tüylerin temizlenmesi gerekiyor. Tüylerin uzun olması; hem kötü kokuya, hem bakterilerin üremesine, hem de bazı cilt hastalıklarının oluşmasına zemin hazırlayabilir. Tüyler başlangıçta makasla kesilerek kısaltılabilir ve deriye zarar vermeyecek yöntemlerle; örneğin dikkatlice tıraş edilerek veya tüy dökücü kremler sayesinde temizlenebilir. Her deodorant kullanımı öncesinde; koltuk altlarının su ve sabunla yıkanıp kurulanması ve sonrasında yeniden deodorant sürülmesi gerekiyor. Pudralı, jel ve mum deodorantların sık sık ve üst üste sürülmesi deride tahriş ve gözeneklerde tıkanmaya neden olabiliyor.
YAZ TATİLİ İÇİN ALTIN DEĞERİNDE UYARILAR
Güneş banyosu; çocuklarda kemik gelişimi için, kadınlarda ise menopozda görülen kemik erimesi hastalığına karşı gereklidir ama ölçülü ve bilinçli şekilde yapılmalıdır.
10-15 dakika güneş banyosu yeterlidir. Çocuklarda bu süre 5-10 dakika olmalıdır. Yazın ise 11.00-15.00 saatleri arasında güneşe çıkılmamalıdır.
BEZ GÜNDE 9 KEZ DEĞİŞMELİ
Sıcaklarda bebeklerde görülen pişik problemi, yaz tatilini kabusa çevirebilir. Bebek bezleri günde sekiz-dokuz kez değiştirilmelidir. Her bez değişiminde bebeğin altı önce ıslak mendil, sonra suyla temizlenmelidir. Ardından poposu üç-beş dakika açıkta bırakılıp havalandırıldıktan sonra yeni bez bağlanmalıdır.
Bebekler için yüzme havuzları sakıncalıdır. Saat 16.00'dan sonra denize sokulmalıdırlar.
BEBEĞE GÜNEŞ KREMİ SÜRÜLMEZ
Koruma faktörü içeren kremler altı aydan küçük bebeklere sürülmez. Güneşe çıkacak bebekler şapka giymeli ve şemsiye altında kalmalıdır.
Altı aydan sonra 50 SPF'li kremlerin çocuklar için özel üretilmiş, parfümsüz ve boyasız olanları seçilmelidir.
Anneler esmer tenli ise 15, buğday tenli ise 30, beyaz tenli ise 50 faktörlü kremleri güneşe çıkmadan 20 dakika önce sürmeli ve her iki saatte bir kremi yenilemelidir.
Güneş kremleri hem anne, hem de çocuklarda göz altına sürülmemelidir.
PARFÜM GÜNEŞTE CİLT LEKESİ YAPAR
Güneş ışınları; bazı ilaçlara ve kozmetik ürünlere karşı aşırı duyarlılık reaksiyonları yaratabilir. Bu reaksiyonlar, yaşamı tehdit edebilecek kadar ciddi boyutlara ulaşabilir.
Bu nedenle ilaçların güneşe karşı duyarlılık yaratıp yaratmayacağı doktora danışılmalıdır. Güneşe çıkarken kolonya, parfüm ve kozmetik kullanımından kaçınmak gerekir. Parfümler, lekelere neden olabilir.
Arı sokmaları, küçük çocuklar ve alerjik kişiler için tehlikeli olabilir. Arı sokmasında; arının iğnesi temiz bir cımbızla çekilip bölge alkolle temizlendikten sonra soğuk su pansumanı yapılmalıdır.
