Baş ağrısı dışında sese, ışığa, kokulara karşı hassasiyet, bulantı, kusma ve görme bozuklukları gibi daha birçok belirtilere de neden olabilen bir hastalıktır. Migreni olan kişiler migren atakları dışında bu belirtileri yaşamazlar.Fakat atak sırasında, karanlık bir odada birkaç saat uzanmaktan başka bir seçenekleri yok gibidir. İşte bu yüzden migren, pek çok kişinin kurtulmaya çalıştığı, gündelik hayatılarını aksatan nedenleri ya da tedavisi hakkında bilimin henüz kesin olarak birşey konuşamadığı bir hastalıktır.
Herhangi bir olay, fiziksel eylem, değişiklik ya da dış uyaran migreni başlatabilir ve bunlara tetikleyici denir. Tetikleyici kısa bir süre içinde 8 saate kadar varabilen bir atak başlatabilir. Migren tetikleyicilerin neler olduğunu belirlemek zordur. Migrene yatkın olan kişilerde her şey bu sınıfa dahil olmabilmek üzere şüpheliler listesine girer. Migreni olan kişiler başlıca tetikleyicilerin peynir, çikolata, asitli meyveler ve kırmızı şarap olduğu konusunda birleşirler.
Fakat migren, beslenmeye dikkat ederek kontrol altına alınabilecek basit bir süreç değildir. Mesela peynir bir gün migren başlatırken başka gün hiçbir etki yapmayabilir. Bunun nedeni de tetikleyiciler belli bir zaman içerisinde bir birikim oluşturur. Örneğin stres, yorgunluk, uykusuzluk, hormonlar, beyindeki kimyasal değişimler gibi başka tetikleyicilerin ve etkenlerin de zemin hazırlamasından sonra, bir gün bardağı taşıran bir parça peynir olabilir ama tek neden de o değildir. Üstelik zaman içerisinde migren tetikleyiciler değişiklik de gösterebilir; bir tetikleyici etkisini yitirirken, yenileri ortaya çıkabilir.