Uzman Doktor Mehmet Ali Elmacıoğlu, toksinlerin vücudumuza verdiği zararları ve alınması gereken önlemleri anlattı.
Günlük yaşam döngümüz içinde çevreden, tükettiğimiz gıdalardan, kullandığımız ilaçlar ve içtiğimiz suya kadar birçok şekilde toksinlere maruz kalıyoruz. Toksinlerin bedenimiz üzerindeki etkileri ise özellikle bağışıklık sisteminin önemli bir alanında yani bağırsak florasını oluşturan sağlıklı bakterilerde problem oluşturuyor.
Bağırsaklarda artış gösteren sağlıksız bakteri sayısı ve Candida adı verilen bir çeşit maya mantarı aktivitesindeki artış bedenimizde nedenini bilmediğimiz şekilde dengesizliklere neden olabilir. Bu nedenle toksin birikimiyle birlikte bağırsak florasının durumu da dikkate alınmalıdır.
Sağlıkta ve hastalıklarda toksinlerin rolü
Vücutta toksin birikiminin çok sayıda belirtisi vardır. Bunlar arasında yorgunluk, kas-eklem ağrısı, sinüs problemleri, baş ağrısı, şişkinlik, gaz, kabızlık, ishal, kötü kokulu dışkı, mide ekşimesi, uyku problemleri, konsantrasyon zorluğu, aşırı yemek isteği, su tutma, kilo vermede sorun, alerjiler, cilt problemleri, egzama, sedef hastalığı, akne, göz altındaki şişkin, koyu halkalar, adet öncesi sendromu, diğer menstrüel bozukluklar, ağız kokusu sayılabilir.
Yapılan son çalışmalarda, Parkinson, Alzheimer, otizm, dikkat eksikliği, depresyon ve diğer ruh hali bozuklukları, uykusuzluk, kalp hastalıkları, kronik yorgunluk sendromu, fibromiyalji, kansere yatkınlık, otoimmün rahatsızlıkları, gıda intoleransları, artrit, crohn hastalığı, ülseratif kolit gibi sindirim sistemi hastalıkları, Premenstruel sendrom, menopoz semptomlarında artış (ruh hali değişiklikleri ve sıcak basması) ve adet problemlerine yatkınlık geliştirebileceğine dair güçlü kanıtlar vardır.
Toksinler nasıl etki ederler?
Normalde bedenimizde detoksifikasyon yapan organlar (karaciğer, akciğer, dalak, böbrek ve lenf sistemi) aktif olarak çalışırlar. Ne zaman toksin seviyesi bu detoks organlarının kapasitesini aşarsa atılamayan kısım bağ dokusunda, organların çevrelerinde birikme eğilimine girer ve hücre beslenmesinde değişikliklere neden olur. Sinir uçlarında birikim sonucu ağrı ve fonksiyon kaybına neden olabilir. Bu nedenle, vücudumuzun toksin alınımını azaltmak, atıkları detoksifiye etmek ve detoks yapan organ ve sistemlerin kapasitesini geliştirmektir.
Toksin birikimine neden olacak faktörlerin bazıları şunlardır:
En sık görülen toksinler ağır metallere uzun dönemde maruz kalınması sonucu oluşan problemlerdir ve akut yani yüksek doz zehirlenmeler ile karıştırılmamalıdır. Cıva ve kurşun, petrokimyasallar, sanayi artıkları, böcek ilaçları, gübreler gibi ağır metallere maruz kalma.
İlaçlar ve içerdikleri koruyucular zamanla birikerek organlarda toksik etki gösterebilirler.
Gıda alerjileri ve gıda duyarlılıklarının yarattığı uyarılar, çevresel alerjiler, küfler ve küflerden kaynaklanan toksinler.
Detoksifikasyon için neler yapılmalıdır?
Doğru detoksifikasyon için öncelikle kişiye özel olarak yapılan analizlerle bu toksinlerin belirlenmesi ve hangi organ/sistemlerde etki oluşturduğunu tespit etmek çok önemlidir. Yapılan tespitler sonucu vücudumuzun detoksifikasyon kapasitesini geliştirmek mümkündür. Kendi başımıza dikkat etmemiz gereken basit uygulamalar bizlere yardımcı olacaktır:
Günde en az sekiz ile on bardak su için.
Bağırsaklarınız sağlıklı çalışması detoksifikasyon için önemlidir. Tuvalet alışkanlığınızda değişiklik var ise dikkate almanız gerekir. Lifli gıda tüketmeniz bağırsakların sağlıklı çalışması açısından size fayda sağlayacaktır. Herhangi bir kronik hastalığınız veya probleminiz varsa, tıbbi destek almalısınız.
Yemediğiniz gıdaların içeriklerini kontrol edin: Sağlıklı üretilen sertifikalı ürünler, organik gıdalar, doğal ürünleri tüketmeye çalışın.
Detoksifiye edici yiyecekler yemelisiniz. Beslenmenizde renkli meyve (özellikle kırmızı meyveler) ve sebzeler (yeşil yapraklı sebzeler, brokoli, lahana, Brüksel lahanası, alabaşlar), bu anlamda katkı sağlayacaktır.
Kafein ve nikotin gibi uyarıcılardan, yatıştırıcılardan ve ilaçlardan kaçının ve alkol alımını azaltmaya çalışın.
Kardiyovasküler sisteminizi güçlendirin: Günlük orta düzeyde tempolu yürüyüş ve germe egzersizlerine odaklanarak haftanın 3 günü düzenli olarak egzersizi hayatınıza katın.
Rafine gıdalar, beyaz un, şeker ve fazla tuz tüketiminden kaçının.
Bedensel ihtiyacınıza göre, vitamin ve mineral takviyesi alın.
Sinir sisteminizi sakin, huzurlu ve rahat bir duruma getirmek için sizi rahatlatacak aktivitelerde bulunun.
Bedensel sağlık bir bütün olarak ele alınmalıdır. Vücudunuzun kendi detoksifikasyon kapasitesini en üst seviyeye çıkarmak ve toksinlerin uzaklaştırılma işleminin size özel değerlendirmelerden sonra planlanması başarıyı arttırır.
Her bedenin ihtiyacı ve tedaviye vereceği yanıt farklıdır. Öncelikle bu kapasitenin belirlenmesi ve bütünsel bir yaklaşım ile değerlendirmek gerekmektedir. Tedavide birçok metot bir arada kullanılır. Beslenmenin kişiye özel olarak düzenlenmesi, eksik vitamin-mineral-eser element takviyelerinin kullanılması, bağırsak florasının ve detoks organlarının desteklenmesi önemlidir.
Unutmayın, toksinlerden kurtulmak ve detoksifikasyon sisteminizi nasıl optimize edeceğinizi öğrenmek hayat boyu sağlıklı ve dinamik olmak için şarttır.