İbn Nasrullah kimdir?

17 Receb 765 (20 Nisan 1364) tarihinde Bağdat'ta dünyaya geldi. Bazı kaynaklarda doğum tarihi 14 Receb, künye ve lakabı Ebû Yûsuf Şehâbeddin olarak kaydedilir. İlk tahsilini, Müstansıriyye Medresesi'nde müderris olan babasının ve Bağdat'ın önde gelen âlimlerinin yanında tamamladı. Bunlar arasında Ebü'l-Hasan Ali b. Ahmed el-Füvvî, Ebû Bekir Necmeddin es-Sincârî, Şerefüddin Hüseyin b. Sâlâr el-Gaznevî ve Fîrûzûbâdî gibi âlimler sayılabilir. Daha on yedi yaşlarında iken kabiliyeti, zekâsı ve ilme olan merakı sebebiyle hocası Şemseddin el-Kirmânî'nin takdirini kazandı. Kirmânî'den Buhârî'nin el-Câmiʿu'ṣ-ṣaḥîḥ'ine yazmış olduğu el-Kevâkibü'd-derârî adlı şerhi okuyarak icâzet aldı (782/1380). On sekiz yaşında Bağdat'ta ders ve fetva vermesi için kendisine icâzet verildi ve Müstansıriyye'de muîd oldu. Daha sonra ailesiyle birlikte Halep'e göç etti (786/1384); burada Şehâbeddin İbnü'l-Murahhil ve Ebû Bekir Şerefeddin el-Harrânî'den hadis dersi aldı. Ardından Ba'lebek'te Şemseddin İbnü'l-Yûnâniyye'den, Dımaşk'ta Zeynüddin İbn Receb'den fıkıh ve hadis okudu. 787 (1385) yılında Kudüs'ü ziyaret etti ve buradan Kahire'ye geçti. Kahire'de Ebü'l-Yümn İbnü'l-Küveyk, Necmeddin İbn Rezîn, Mutarriz, Zeynüddin İbnü'ş-Şeyha, Sirâcüddin Ömer b. Reslân el-Bulkīnî, Sirâcüddin İbnü'l-Mülakkın, Şehâbeddin el-Cevherî, Şemseddin el-Ferîsî ve Takıyyüddin ed-Dicvî gibi âlimlerin derslerine katıldı. Kaynaklarda Zeynüddin el-Irâkī'den hadis okuyup okumadığı hususunda çelişkili bilgiler vardır (Burhâneddîn İbn Müflih, I, 203; Sehâvî, eẕ-Ẕeyl, s. 114; İbnü'l-İmâd, VII, 250). Bir ara İskenderiye'ye geçerek Bahâeddin ed-Demâmînî'den ders aldı, daha sonra hacca gitti ve ardından Kahire'ye döndü.

Memlük Sultanı Berkuk'u öven bir kaside ile Berkūkıyye Medresesi'nin methini konu alan bir risâle kaleme alan İbn Nasrullah, Mevlânâzâde Şehâbeddin Ahmed'in ölümünden sonra bu medresenin hadis hocalığına tayin edildi (791/1389). Selâhaddin İbnü'l-A'mâ'nın vefatıyla da aynı medresenin fıkıh hocalığına getirildi (795/1393). Bu görevleri babasının ölümüne kadar onunla birlikte, onun vefatından (812/1409) sonra da tek başına yürüttü. Ayrıca Müeyyediyye, Mansûriyye ve Şeyhûniyye medreselerinde Hanbelî fıkhı okuttu. Bir müddet Kādılkudât Mecdüddin Sâlim b. Sâlim'e ve ardından İbnü'l-Muğlî'ye niyâbette bulunduktan sonra 828 yılı Safer (Ocak 1425) ayında Hanbelî kādılkudâtlığına tayin edildi. Hanbelî mezhebini ön plana çıkarması sebebiyle 13 Cemâziyelâhir 829'da (22 Nisan 1426) görevinden alındıysa da 12 Safer 831'de (2 Aralık 1427) görevine iade edildi ve ölünceye kadar on dört yılı aşkın bir süre bu vazifede kaldı. Başta oğlu Yûsuf olmak üzere birçok talebe yetiştirdi. Kaynaklarda kendi döneminde Hanbelî fıkhını en iyi bilen, fıkıh usulünde de derin bilgisi bulunan kişilerden biri olarak zikredilmektedir. İbn Nasrullah 15 Cemâziyelevvel 844 (12 Ekim 1440) tarihinde Kahire'de vefat etti.

Kaynaklarda adı geçen eserleri şunlardır: Ḥâşiye (en-Nüket) ʿale't-Tenḳīḥ (Zerkeşî'nin Ṣaḥîḥ-i Buḫârî'ye yaptığı şerhin hâşiyesidir), Ḥâşiye ʿale'l-Fürûʿ (İbn Müflih'in eseri üzerine yazılmış bir hâşiyedir), Muḫtaṣaru Târîḫi'l-Ḥanâbile (İbn Receb'in eẕ-Ẕeyl ʿalâ Ṭabaḳāti'l-Ḥanâbile'sini ihtisar etmiştir), Ḥâşiye ʿale'l-Vecîz, Ḥâşiye ʿale'l-Muḥarrer, Ḥâşiye ʿale'r-Riʿâye.

Kaynak: Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi

BİZE ULAŞIN
SON DAKİKA