Sohbete Galatasaray'la başlayalım isterseniz...
Galatasaray ile başlayalım ama futbol ile değil basketboldaki Galatasaray ile... Türk spor medyasından nefret ediyorum. Hakikaten nefret ediyorum. Bu hafta Galatasaray ve Fenerbahçe'nin Avrupa maçlarından önce yaptıkları lig maçlarına rağmen manşetlerden düşmeyecek bir olay var; Galatasaray-Pınar Karşıyaka maçında yaşananlar...
Niye önemli? Zamanlamaya bakar mısınız, Uluslararası Olimpiyat Komitesi'nin (IOC) akil adamları İstanbul'u denetlemeye geliyorlar, İstanbul'u denetliyorlar, güya iyi rapor veriyorlar ve bunu açıklıyorlar! Ondan sonra bu sahneler!..
Geçen hafta ben ne dedim; "Bu açıklamaların önemi yok. 117 IOC üyesinin birer birer lobi yapılarak inandırılması lazım."
Şimdi internet çağında, Galatasaray-Karşıyaka maçının tribünlerindeki iğrenç, rezil, yüz karası utanç verici görüntüler, Türk televizyonlarında, Türk medyasında olmadığı kadar o 117 adamın bilgisayarında var, adım gibi biliyorum.
Türkiye'nin rakipleri kim? Madrid ve Tokyo... Bu görüntüler İspanyol ve Japonların ellerinde yok mu zannediyorsunuz, kullanmıyorlar mı zannediyorsunuz! 'İşte olimpiyat isteyen İstanbul'dan tribün manzaraları... Hem de Olimpiyat Haftası'nda! Bir hafta geçmesini dahi bekleyemediler! Buraya mı sporcuları göndereceksiniz' diyecek adamlar...
Görüntüleri gördün mü? İnsanın tüyleri ürperir. 20 kişi 1 kişiyi sokak kavgasında dövmez. Sokak çetelerinin bile bir sportmenliği vardır, bir onuru vardır, namusu vardır. 10 kişiye 10 kişi dövüşürler. 3 kişinin başına 8 kişi, 15 kişi birden yığılmaz. Hatta randevulaşırlar, nerede, hangi silahlarla kavga edeceklerini dahi konuşurlar ve ona uyarlar. 'Maganda, vahşi' dediklerimiz, 'kural tanımaz' dediklerimiz! Tribündeki 10 seyirciyi, yüzlerce insan öldüresiye dövmesi korkunç bir şey...
Daha korkunç olan… Bu olaylar sürpriz mi?
İlk maçta açılan pankart nedeniyle başlayan bir gerilim vardı zaten...
Bu olayların İstanbul'da olacağını bilmeyen, tahmin etmeyen bir gerzek var mı? Tırnak içinde söylüyorum; 'Gerzek var mı?' Türkiye'de var. Çünkü hiçbir önlem alınmadığını gördük.
Pazar akşamı Şansal Büyüka, Lig TV'de bir görüntü gösterdi: Bursa kalecisine saldırdı ya bir kişi! Olacak şey değil, mantığı yok bunun! Adam son dakikada golü yemiş, Kasımpaşa 2-0 maçı bitirmiş, Kasımpaşalı seyirci, Bursa kalecisine saldırıyor! Mantığı yok. Bu sadece saldırganlık... Takımın maçı kazanmış, galipsin ve neticeye de tesir etmeyen bir gol... 1-0'ken 2-0 olmuş, bitmiş maç...
Hani o seyirci, Bursalı mıydı da kalecisinin yediği gole kızdı da saldırdı! Hayır, öyle de değil. Bu sırf bir saldırganlık... Niye; çünkü biz bir Futbolda Şiddet Yasası çıkardık, bir kere dahi uygulamadan o yasayı kaldırdık, çok hafif bir yasa çıkardık, onu da bugüne kadar uygulamadık. Şimdi herkes biliyor ki 'ben ne yaparsam yapayım yanıma kâr kalacak.'
İzmir'deki olaydan sonra Karşıyaka seyircisinin nasıl gözü dönmüş olduğu biliniyor. Galatasaray seyircisinin gözü nasıl dönmüş olduğu da biliniyor. Bir bölümlerinin tabii, çetelerin... Ateş ile barut bir araya gelecek. Bunu önlemenin yolu ne?
1- Birinci maçın sonunda olay çıkaran, İstanbul'dan gelen üç-beş konuğu döven Karşıyakalılar'a en ağır cezaları vermek ve pişman etmek. Cezanın birinci vazifesi; önlemdir. Suçun bedelini ödetmek cezanın ikinci görevdir. Ceza hukukunu bilenler bunu bilirler. Karşıyaka'ya öyle bir ceza verirsin ki Türkiye sınırları içindeki hiçbir yerde başka bir seyirci aynı suçu işleyemez. Heysel'den sonra verilen cezayı hatırlayın. Bir daha Heysel olur mu artık!
Bizim Turgay Demirel federasyonumuz, o olayı örtbas etti. Yok farz etti. Şimdi Karşıyakalılar İstanbul'a geliyor. Birinci olayı örtbas eden, ikinci olay için tüm zemini döşeyen Turgay Demirel, İstanbul Valisi'ni arayıp, "İzmir'de olaylar olmuştu. Şimdi İzmirliler buraya geliyor, buradaki seyirci karşılık verebilir. Salondaki güvenlik güçlerini artıralım" dedi mi? 20 kişi yaralandıktan sonra çevik kuvvet geliyor salona!.. Alay eder gibi... Bundan evvel Galatasaray'ın tuttuğu birkaç tane özel güvenlikçi olayları önlemeye çalışıyor!
Uygar bir ülkede, Turgay Demirel o maçın akşamı görevden alınır. 20 yaralıdan söz ediyorum, 20 ölü de olabilirdi. İlle ölüm mü beklemez lazım. Türkiye'de kolları sıvamak için ille insanlar ölsün.
'PKK ile savaşı bitiriyoruz, barış sürecine girdik' diye bayramlar yaparken burada bir spor düşmanlığı yaratılıyor! Böyle bir acizlik olur mu?
Fenerbahçe'nin maçına Galatasaraylılar gitmesin, Galatasaray'ın maçına Fenerbahçeliler gitmesin, onun maçına o gitmesin, bunun maçına bu gitmesin! Karşıyaka maçına da gitmesin, Beşiktaşlılar Bursa'ya gitmesin, Bursalılar İstanbul'a gelmesin! O zaman biz niye spor yapıyoruz? Bu ülkenin insanlarını birbirine düşman etmek için mi? 70 milyonluk Türkiye'de hepsini üst üste koysan sayıları 3 bini geçmeyecek çapulculara, hainlere, ruh hastalarına teslim mi edilecek?