Benfica mahalle takımından biraz hallice. Ben bugüne kadar Fenerbahçe'nin karşısına çıkan bütün rakipleri talihli kura olarak ifade ediyordum ama Benfica hepsinden kötü. Yani adamlar neredeyse futbolun 'f'sini bilmiyorlar. Fenerbahçe çok farklı kazanabilirdi maçı. Direklerden dönen toplar, penaltıyı söylemeye lüzum yok. Daha soğukkanlı olsalardı bütün bu şanssızlıklara rağmen işi İstanbul'da bitirirlerdi. Ancak bana sorarsanız iş İstanbul'da bitti. Çünkü Fenerbahçe'nin ölüsü bu Benfica'yı orada da yener. Bu da Türkiye için çok iyi bir şey olur. Çünkü ülkemize 4 puan getirir. Avrupa kupalarında UEFA listesindeki yerimiz dolayısıyla son zamanlarda puan sıkıntımız var. Mehmet Topal'ın ve Webo'nun orada olmayışı hiç önemli değil. A'dan Z'ye baktım Benfica'ya. Yani bedava verseler acaba Aykut Kocaman dâhil Fenerbahçe yönetimi bu Benfica'dan kimi alır da Fenerbahçe'de kimin yerine koyardı. O Benfica takımında Fenerbahçe'nin yedek kulübesinde oturacak bir iki adam ya çıkar ya da çıkmaz. Yedek kulübesinden bahsediyorum ilk 11'inden değil. Bu kadar kötü oynayan bir rakip önünde de Türk medyasının 1-0'ı bir zafer olarak gösteren sayfalarına hele de sevgili Ercan Taner gibi çok deneyimli bir spikerin maç biterken de defalarca 'Dünyada yenilmeyecek takım yoktur' demesine çok şaşırdım. Yani Barcelona'ya dört atan Almanlar bu lafı etmediler. İnanamadım! Hakikaten kulaklarıma inanamadım. Yani biz bu kadar mı Türkiye'yi, Türk futbolunu aşağılarda görüyoruz? Bu kadar mı kendimizi zavallı hissediyoruz. Yani yapılan işlerin anlamı bu. Bugün ben isterdim ki gazetelerden bir tanesinde 'Niye dört atmadınız?' diye çıksın. Hayır! Hepsi zafer!.. Böyle palavra takımı 1-0 yenebilmek eğer zaferse ben o zaferi katiyen paylaşmıyorum. Geçen haftanın iki tane zafer denilecek skoru var, Real'e atılan dört, Barcelona'ya atılan dört. Onlarla bunu karşılaştırsınlar bakalım.