Beşiktaş ligin ikinci yarısında hiç yenilmedi. İstenmeyen Burak Yılmaz şampiyonluk iddiasını golleriyle sıcak tutuyor. Şenol Güneş'in performansı da kendisine yapılan eleştirilere bir cevap mı?
MURAT ÖZBOSTAN: Kısa bir süre önce Beşiktaş taraftarı Şenol Güneş'e istifa etmesi için bağırıyordu. Burak Yılmaz'ın Beşiktaş'a gelişi de olay olmuştu. Kadere bakın ki iki adam Beşiktaş'ı ayakta tuttu. Şimdi sormak lazım; hocanıza en ağır suçlamaları yaparken sıkılmadınız mı? Geçen sezon da Güneş, Burak'ı istemişti. Eğer bu transfer o zaman ya da bu sezon başı olsaydı, Beşiktaş üst üste 3 hatta 4. şampiyonluğunu kutlardı. Beşiktaş camiasının Şenol Güneş'e özür borcu var. Eğer Beşiktaş bu kadar sıkıntılı bir süreçte ayağa kalkıyorsa mimarı hocadır.
AHMET ÇAKAR: Burak Yılmaz, Beşiktaş'ı şaha kaldırdı. Aslında Şenol Güneş formsuz değildi ama bir türlü atak oyuncuyu bulamadı. Love, Larin, Güven gibi oyuncuların hiçbirisi gerekli organizasyonda randıman veremediler ama Burak gelince işler rayına oturdu. Bu patlamada ne Quaresma ne de Lens'in fazla katkısı yok. Ljajic bazı maçlar çok iyi oynadı, Atiba tekrar istenilen Atiba oldu ve Beşiktaş yürümeye başladı.
LEVENT TÜZEMEN: A Milli Takım'a imza attıktan sonra Şenol Güneş'e yönetim görevden el çektirseydi Beşiktaş zirve yarışına kesin havlu atardı. Taraftarın "İstemiyoruz" diye baskı kurduğu ortamda Güneş'in kellesini ortaya koyarak kefil olarak aldırdığı Burak "sihirli bir güç gibi" golleriyle Kartal'ı uçurdu. Şenol Hoca zihinsel olarak "1 Haziran'da Milli Takım'dayım" rehavetine girmedi, işine dört elle sarıldı ve iş ahlakı anlamında spor dünyasına hem örnek oldu hem de Beşiktaş yönetimine profesyonellik dersi verdi. Sonuç; yönetimin göndermeye çalıştığı, taraftarın istemediği Güneş-Burak ortaklığı Beşiktaş'ı coşturdu.
GÜRCAN BİLGİÇ: Son dakika galibiyetlerine (Konya, Sivas) bakarsak Beşiktaş'ın öyle rahat veya mükemmel olduğunu söyleyemeyiz. Ama Burak Yılmaz'ı devreye sokarak problemlerini çözüyorlar. Yıldız oyuncunun da anlamı ve değeri budur. Şenol Güneş'in en önemli başarısı, ciddi oyuncu kayıplarına (Pepe, Negredo, Quaresma, Adriano) rağmen takım içinde çözüm bulup yükselen performanslar (Atiba, Ljajic, Burak) oluşturması. Burak Yılmaz'ın Sivas'taki frikik golü beni 15 yıl önceye, Hooijdonk kalitesine götürdü. Müthiş bir vuruş olmasının ötesinde arkasında strateji, karar mekanizması ve tecrübe vardı.
BÜLENT TİMURLENK: Beşiktaş, oyun olarak hükmetmediği Rize maçını 11'de 11 isabetli şut atıp 7 golle kazandıktan sonra orta sahasının kilitlendiği Sivas deplasmanından da usta golcü marifetiyle çıktı. Trabzonspor deplasmanı dışında kağıt üzerinde 12 puan ceplerinde gibi duruyor. Galatasaray derbisini ikincilik için final gibi oynayacaklar. Burak Yılmaz için tarifim hiç değişmedi: Son 10 yılda ülkenin en iyi golcüsü. İki numarayı boş bırakın, 3. sırada Cenk olur. 3 numarayı gönderip 1 numarayı alan Şenol Güneş, bu transferi Ağustos ayında yapabilseydi, Galatasaray'a Gomis'i göndermenin bedelini ağır ödetirdi. Galatasaray ve Beşiktaş, yarım sezonu santrforsuz geçirip Başakşehir'in ekmeğine yağ sürdüler.
KARARI GALATASARAY VERECEK
Şampiyonluk için Başakşehir öne çıkıyordu ama son puan kaybından sonra şansı azaldı mı? Galatasaray'ın Beşiktaş ve Başakşehir'le oynayacağı maçlar gidişatı nasıl etkiler?
ÖZBOSTAN: Başakşehir için en büyük problem son hafta stresleriydi. Yine aynı hastalığa yakalandılar. Abdullah Avcı da bu süreçte hakkında çıkan Beşiktaş haberlerinden etkilenmiş gibi görünüyor. Bu şampiyonluk kaçarsa bundan sonra da Başakşehir'de dikiş tutmaz. Son 5 haftaya takımlar değil hakemler damga vurur. Ben hâlâ Başakşehir'in iddialı olduğunu düşünüyorum. Galatasaray'ın zor bir serisi var..
ÇAKAR: Son 5 hafta yeniden başladı. Bundan sonra her maç kritik ama temelde ikisi çok önemli. İlki Galatasaray-Beşiktaş derbisi. Beraberlik iki takıma da yaramayacak. Beşiktaş kazanamazsa kesinlikle ikinci olamaz. Galatasaray kaybederse şampiyonluk mucizelere kalacağı gibi ikincilik bile tehlikeye girecek. İkincisi; Galatasaray-Başakşehir mücadelesi. Aslan o maça 3 puan geride girerse korkunç bir atmosfer yaşanacak. Şimdiden son 20 yılın en kritik karşılaşması diyebiliriz. Şampiyonluğu kovalayanların Anadolu takımlarıyla oynayacağı karşılaşmalar da önemli. Hiç kimse Konya maçında Galatasaray'ın ya da Ankaragücü karşılaşmasında Beşiktaş'ın puan kaybetmeyeceğini iddia edemez.
TÜZEMEN: Başakşehir'in Rize'ye takılmasından sonra G.Saray, Kadıköy'de kaçırdığı "Kendi göbeğini kesme" fırsatını eline geçirdi. Geçen sezon şampiyon olurken üst üste oynadığı 6 maçı kazanmıştı. Son 5 ha-f taya girilirken birçok oyuncu şampiyonluk baskısını nasıl aşacaklarını biliyor. Matematik G.Saray'a: "5'te 5 yap şampiyon ol" diyor. 3 puan önde olmalarına rağmen Başakşehirli oyuncular, G.Saray'ın 5'te 5 yaptığında şampiyon olacağını bildikleri için kafaca rahat değiller. Güneş'in "Kefili benim" dediği Burak sayesinde Beşiktaş zirve yarışının göbeğine daldı. Başakşehir'in Türk Telekom'da kaybettiğini varsaysak bile 5'te 5 yapmak şampiyon olmak için yetmez. Trabzon'u katarsak son 5 hafta mücadeleleri solukları kesecek.
BİLGİÇ: Hesap yapalım; Beşiktaş 5 maçını da kazanırsa ikinciliği garantiler, Şampiyonlar Ligi'ne kafa uzatır. G.Saray 5 maçını kazanırsa şampiyon olacak. Başakşehir 3 maçını kazanır ve G.Saray'a yenilmezse şampiyon olur. Çantada keklik rakiplerle oynamayacaklarına göre, ilk final için G.Saray-Beşiktaş maçını bekleyeceğiz. Puan farklarına rağmen ligin kararını G.Saray verecek.
TİMURLENK: M.City'nin hocası Guardiola "Biz lideriz, baskıyı arkamızdakiler hisseder" dedi. Guardiola haklı. Başakşehir'in üzerinde baskı yok, sorun takımın yaşlı olması ve Avcı'nın 11 tercihleri ile oyun içinde sonuçsuz kalan hamleleri. G.Saray geçen sezon da benzer bir lig finali oynadı. Beşiktaş ve Başakşehir'i devirip şampiyon oldu. Konya'dan kayıpsız çıkarlarsa derbi öncesi rüzgârı arkalarına alırlar. Başakşehir'in kalan 5 haftada puan kaybedeceği tek maç Galatasaray maçı olmayacak.
ERSUN YANAL'DAN MASALLAR
Ne olacak Fenerbahçe'nin hâli?
ÖZBOSTAN: Fenerbahçe'nin bu hâlde olmasının bir numaralı sorumlusu Ali Koç'tur. Suçlu Ersun Yanal diyemem. Yönetim F.Bahçe'yi içinde bulunduğu durumdan çıkarmak bir yana daha da dibe çekmiştir. Önümüzdeki sezon Ali Koç, Yanal ile devam etmez.
BİLGİÇ: Kalan beş maçını da kazanırsa Ersun Yanal koltuğunu korur, camiaya umut gelir, "Fener ol" kampanyası hızını alır, Haziran'da iyi transferler yapılır. "Daha iyisini yaparım" diyen Ersun Hoca'nın da birikimlerini devreye sokması belki yönetimden prim takviyesi istemesi, oyununa da hırsla birlikte "akıl" koyması gerekiyor. Trabzonspor maçı özel olacak. Ama sonrakiler için klasik anlayışa geri dönülmesi gerekiyor. Bu takımı daha farklı yapacak en önemli şey "para"dır.
ÇAKAR: Fenerbahçe acı veriyor… Yanlış transferler, hatalı hoca seçimleri Fenerbahçe'yi bu hale getirdi. Comolli tercihi hataydı. Onun getirdiği oyuncular fos çıktı. Ersun Yanal taraftar baskısı ile hoca yapılmak zorunda kaldı. Göreve geldiğinde ne diyordu; "Sezonun ikinci yarısının lideri Fenerbahçe olacak." Hikâye çıktı. "Fenerbahçe defans yapmaz defans yaptırır." Bu da balon çıktı. Sakın Ersun Yanal bizlere "Kadro yetersiz" masalını anlatmasın… Devre arasında Serdar, Sadık, Moses, Tolgay, Zajc gibi Yanal'ın da onayladığı oyuncular alındı. Ama Ersun Yanal'ın katkısı koskoca bir sıfır. Ligimize bakın; Okan Buruk geldi, Rize uçtu. Sergen Yalçın geldi, düştü denilen Alanya tepeyi zorluyor. Hikmet Karaman geldi, Kayseri herkesi darmadağın etti.
TÜZEMEN: Tribünler Ersun Yanal'ı istediğinde Ali Koç, "Vizyonumuza uygun değil" demişti. Başkan Koç başarısızlıklara çözüm üretemeyince tribünlere boyun eğdi. Başkan Koç'a ve Yanal'a şu atasözünü hatırlatayım: "Ne söyleyeyim diye başta düşünmek; niçin söyledim diye sonunda pişman olmaktan iyidir." Kalan 5 haftada Fenerbahçe ligi düşme hattının üzerinde tamamlarsa kimse Ersun Yanal'ın arkasında durmaz.
BÜLENT TİMURLENK: F.Bahçe için pozitif cümle kurabilmek zor. Ben tarihi hatayı naçizane söyleyeyim; F.Bahçe derbi "kaybetmediği" için sevinen kulüp değildir. Yaptığı transferlerle ligin 30. haftasına -6 averajla 14. sırada sokan Comolli ile gelecek sezon devam kararının sebeplerini yönetimin taraftara anlatması gerekiyor. Çünkü ortada akıl tutulması var.