Başına geçtiği A Milli Futbol Takımı'nda yeni bir dönemin fitilini ateşleyen Şenol Güneş, Türk futbolunun yapısı ve ay-yıldızlı ekibe dair önemli açıklamalarda bulundu. Geleceği planladıklarını ancak bugünü de yaşamak zorunda olduklarını vurgulayan tecrübeli çalıştırıcının sözlerinden öne çıkanlar şöyle:
* 2020
Avrupa Şampiyonası Elemeleri'ne iyi bir başlangıç yaptık. Bu Avrupa Şampiyonası'na olmazsa olmaz olarak bakıyoruz. Dört maç sonrası iyi bir yere geldiğimizi düşünüyoruz.
2 EYLÜL'DE KAMPA GİRECEĞİZ
* Fransa
maçından sonra insanlar birleşti. Biz vesile olduk
. Avrupa Şampiyonası'nda da bu birlik ruhunu sağlayabiliriz. Beş yıla yakın süre resmi olarak İstanbul'da maç yapılmadı. Önümüzdeki üç maçı burada oynayacağız. Andorra maçını iyi geçersek arkasından Arnavutluk ve İzlanda maçlarıyla biz gruptan çıkmış olacağız.
Anadolu'da başlayan yürüyüşümüz İstanbul'da son bulacak.
* 2
Eylül'de kampa gireceğiz ve 10 Eylül'de kampımız bitecek. Eylülde iki maç yapacağız.
Sakat oyuncular oluyor. Hasan Ali Kaldırım ve Burak Yılmaz bu dönemde bizimle olamayacak.
YUSUF YAZICI'YI TEBRİK EDERİM
* Lille'e
transfer olan Yusuf Yazıcı'yı tebrik ediyorum.
Marka değerimizi yükseltmeliyiz. Avrupa'da ülkemizi temsil eden takımların başarıları, oyuncularımızın değerini ve sunumunu artırıyor. Beşiktaş'ın Şampiyonlar Ligi'nde gruptan çıkması ile başlayan ve devam eden süreç, ilginin buraya yönelmesini sağladı. Cengiz'in Altınordu'dan Başakşehir'e ve oradan Avrupa'ya transfer olması başlı başına bir olaydır.
11'İN HEPSİ YABANCI OLMAMALI
Üretime tekrar dönmeliyiz. Trabzonspor Yusuf ile bunu yaptı, Abdülkadir de geliyor. G.Saray ise Ozan Kabak ile yaptı. Beşiktaş'ta Dorukhan ve Güven var. Hazır oyuncu alıp, eksi bütçelerle kulüpleri bırakmak sürdürülebilir bir durum değil. Biz Arda'yı ürettik ama tükettik. l 14 yabancı alıp 11'ini yabancılardan kuran takımlarımız var. Yabancı sayısı 7-8 olabilir.
SORUNU KENDİMİZ ÇÖZECEĞİZ
* Biz
üretelim ve satalım. İlk 10'da olmalıyız. Cenk Tosun gittiğinde üzüldüm ama bir yandan da sevindim, 'kulübün ekonomik yapısı değişir ve daha iyi olur' diye ama olmadı.
Bir kulüp borca giriyorsa yönetici hesabını vermeli. Son yapılanmayı doğru buluyorum. Şimdi UEFA'dan ceza almadan sorunu kendimiz çözebiliriz