Son dakika haberi... SABAH Spor yazarları Erman Toroğlu, Ali Gültiken, Ömer Üründül ve Fatih Doğan, Beşiktaş'ın 3-2 kazandığı Antalyaspor maçını değerlendirdi. Usta isim Erman Toroğlu, Beşiktaş teknik direktörü Sergen Yalçın'la ilgili çarpıcı ifadeler kullandı. İşte son dakika haberinin detayları...
ERMAN TOROĞLU - TEKNİK DİREKTÖRLERİN DÜELLOSU OLDU
Türkçe'de güzel deyimler var: "Eşeğini sağlam kazığa bağla." Bir de, "Adama eşeğini kaybettirmişler sonra sevindirmişler." Birinci benzetme Ersun Yanal, ikinci benzetme Sergen Yalçın... Ersun Yanal; ilk yarıyı 2-0 önde bitiriyorsun, 60-65'e kadar iyi defans yap, maçı galip bitirme şansın fazla… Sergen Yalçın, ilk yarıda o kadroyu çıkar, ikinci 45 dakikada düzeltmeye çalış, istediğini de almasını bil… Sergen, 3 kulvarda yarışacaksın diye Beşiktaş yönetimi sana çok geniş kadro verdi. Sen dinlendirmeye kalktın. Tabii her zaman papaz pilav yemez. İlk yarı Antalyaspor maçı 4-0'a getirseydi, ne yapardın?
KALİTE LİGİN ÜSTÜNDEYDİ
İlk yarıda oynayan o Antalyaspor, ikinci 45'te niye oynamadı? İlk yarıda çok kötü Beşiktaş, ikinci devre kımıldadı. Demek ki, bu kadro iyi idare edilirse bir şeyler yapılıyor. Bak Sergen; Mustafa Denizli'ye Fatih Terim'e benzemeye kalkma, kendine benze. Onlar da yıllarca öyle işler yaptı ki, "Biz bu işi yaparız, olur" dediler. Bazen tutturdular bazen tutturamadılar. Senin çıkışın öyle değil.
Koca ilk yarıya bakıyorum ayakta kalan, mücadele eden Josef ile Atiba var. Diğerleri yalellim oynuyor. Soruyorum şimdi Ersun Yanal'a; 2-0 öndesin, 60-65'e kadar gol yemesen işi bitirme şansın fazla, o zaman biraz savunma yap, defansı kalabalık tut, oyunu kitle. 2-0'ı korusan 65'ten sonra gol pozisyonlarını sen bulacaksın. Dün akşam iki teknik adamın artılarını da gördük, eksilerini de. Tamam teknik adamlar skorlara, takımlara tesir ederler ama bu sene bu iş fazla olmaya başladı. Ancak şunu söyleyebilirim; 90 dakika keyifli bir maç izledim. Zaman zaman oyun, Türkiye standartlarının üstüne çıktı, bu güzel olay.
HAKEM OYUNU KESMEDİ
Maçın iki devresine de baktığınızda benim görüşüme göre berabere bitse daha hakkaniyetli olurdu. Ama ikinci yarı Beşiktaş çok istedi, kopardı ve aldı. Hakem mümkün olduğu kadar topu oynatmak istedi. Oyunu durdurmak istemedi. Bence başarılı bir maç yönetti.
ALİ GÜLTİKEN - LİDERLER MUTLAKA SAHADA OLMALI
Maçtan 4-5 saat önce Sergen hoca, Ghezzal'ın, Pjanic'in, Larin'in ilk 11'de olmadığı bir kadroyu açıklasa bunların yokluğunda Beşiktaş taraftarının bir bölümü stada maçı izlemeye gitmezdi. Futbol bir gösteri sanatı. İcraatı yapanlar yetenek seviyesi yüksek oyunculardır. Bunların olmadığı yerde işler sıradanlaşır. Dün akşam Antalyaspor karşısında da ilk yarıda yaşananlar bu sıradanlaşmanın neticesi oldu. Üstüne bir de sakatlıklar eklenince maçın bir bölümünde Beşiktaş açısından iş çığırından çıktı.
İkinci yarı başrol sahipleri sahada görev almaya başlayınca oyun da skor da beklendiği gibi değişti. İlk golle oyunu ateşleyen Rıdvan geçen maçta da mükemmel işler yapmıştı. Bu karşılaşmada da oyuna girdiği andan itibaren bıraktığı yerden devam etti. Ghezzal'ın, Pjanic'in inisiyatifi eline almalarından sonra Batshuayi de gerçek kimliğine büründü, Atiba ve Josef de oyuna döndüler.
Hepsi beraber elini taşın altına sokunca sistem de tıkır tıkır işlemeye başladı. Ve sonuç atılan harika 3 golle Beşiktaş'ın istediği noktaya geldi. Güzel olan Beşiktaş'ın teslim olmaması, reaksiyon göstermesi ve var olan potansiyelini anında sahaya yansıtmayı başarması. Hangi Beşiktaş sorusunun cevabı çok açık. İkinci yarı sahada sonucu getiren takım Beşiktaş'ın sezon boyu yürüyeceği ekip gibi görünüyor. Fazla maceraya gerek yok. Rotasyon elbette maç sıklığında her zaman yapılmalı ama fazla da abartmamak lazım. Bu kadro maçlara göre değişiklik gösterse de oyun liderlerini mutlaka sahada tutmalı... Çünkü oynayan ile oynatan bir arada olduğu zaman Beşiktaş kendini üzmeden yoluna devam eder.
ÖMER ÜRÜNDÜL - ALTINDAN DAHA DEĞERLİ ÜÇ PUAN
Maç öncesi Beşiktaş'ın sakatları var. Rosier de hastalanmıştı. Sergen Yalçın bu sorunların yanında büyük bir hataya düşerek Ghezzal, Pjanic, Larin'i dinlendireyim deyince sahaya çok abartılı rotasyonlu bir kadro çıktı. Bilhassa 4'lü defans teşkili futbolda çok önemlidir. Dün geceki defans bloğunun başarılı olması çok zordu. Bir de arka arkaya Necip ve Mehmet Topal'ın sakatlıkları eklendi. Maçın ilk 11'inde ve sonrasında Beşiktaş'ta Montero'nun yanındaki stoper üç kere değişti. Önce Mehmet sonra Josef ve en son Atiba...
Üstelik üçü de çakma stoper. Aslında ilk yarıda defans bloğundaki bu arızaları en aza indirmek için hiçbir formül üretilmedi. Çünkü hiçbir şey yapmayan iki kanat forveti, Gökhan Töre ve Kenan ile takım bir de 9 kişi oynuyordu. Bu tabloda Antalyaspor devre sonunda iki üst üste gol buldu, son saniyelerde de üçüncüyü kaçırdı. Sergen Yalçın ilk yarıdaki Pjanic değişikliğinden sonra ikinci yarıya da Ghezzal ve Larin ile başladı. Rıdvan'ın erken golü takımı ateşledi, sonra da verilen reaksiyon ile iki farklı skor dezavantajından geri dönüşle maç kazanıldı. İlk yarıyı izlediğimizde altın değerinde üç puan oldu. Eğer işler ikinci yarıda tamamen değişmese Sergen Yalçın çok ağır eleştirilerin hedefi olurdu.
İlk 11, Gökhan Töre ile Kenan'ın devre sonuna kadar oyunda kalması ve maçın kontrolü rakipte iken sakatlıktan sonra karşı atakları kesen en önemli isim Josef'in stopere çekilmesi büyük hatalardı. Sonuçta Beşiktaşlı futbolcuların ikinci yarıdaki hırslı başlangıcı kadar büyük hatalarla rakibe ilk iki golü hediye eden Antalya, Sergen Yalçın için büyük bir şans oldu. Daha sezon başında bir tane Şampiyonlar Ligi karşılaşması oynadım diye yorulduk deniyorsa bu günümüz futboluna hiç de uyan bir düşünce değil.
FATİH DOĞAN - BEŞİKTAŞ'TAN GÜÇLÜ DÖNÜŞ
Şampiyonlar Ligi, Süper Lig ve Ziraat Türkiye Kupası'nda mücadele etmek için geniş kadro kuran Beşiktaş, dün Antalya deplasmanında ilk yarı sakatlıkların ve rotasyonun soğuk yüzüyle tanıştı. Sıkıntının ana kaynağı Vida ve Welinton'un sakatlıklarına maç günü hastalanan Rosier de eklenince, uyumsuzlukların oluşturduğu sıkıntılar Beşiktaş'ın oyun düzenini temelden sarstı. Kalede Mert, sağda Gökhan, solda Kenan, ortada Salih değişikliklerini de dikkate aldığımızda rotasyon Antalyaspor'un oyundaki üstünlüğüne dönüştü.
Geçen sene 6-3-1 gibi defansif oyunları çok deneyen Ersun Yanal dün kendi kimliğini yanıltan oyunla sahadaydı. Solda N'Sakala'nın üzerine yaptığı presle kaptığı toplar ve Beşiktaş defansının uyumsuzluk zafiyetlerini ortaya çıkaracak baskıyı ve derinlemesine ortaları iyi yaptı. Etkili oyun, Wright ve Veysel'le ilk yarıyı 2-0 önde kapattı. 22'de Necip'in yerine giren Pjanic'ten sonra Sergen Yalçın'ın 2. yarıya Larin, Ghezzal ile başlayarak yaptığı hamle sonuç verdi. Ancak maçın dönüş anı Larin'in asistiyle 49'da Rıdvan'ın akıl dolu golüydü.
Günün en çok koşan ismi Batshuayi, Fredy ve Boffin'in hatasını affetmeyerek beraberliği getirdi. Beşiktaş'ın galibiyet golünü gecenin iyi isimlerinden Ghezzal atsa da 45 dakikalık sürede Larin bize göre sahanı en iyi performansına imza attı. Maç, hem temposu hem pozisyonları hem de teknik adamların müdahale hikâyeleriyle üst düzeydi. Yanal ve Yalçın'ı içinde hataların da güzel hamlelerin de yoğun olduğu bu güzel oyunu bize izlettirdikleri için teşekkür ediyorum.