''Bu yıl iki ayrı alanda çalıştık. Biri Kralkızı mevkindeki 12. yüzyıl bazilikasında çalıştık. Temellerinde Roma dönemine kadar giden kalıntılar ortaya çıktı. Birde su terazisi nekropolünde çalışmalar yaptık, bu çalışmalarda çok önemli buluntular ortaya çıktı. Arkaik, Helenistik, klasik dönem buluntuları gün yüzüne çıktı. Bu buluntular arasında çok güzel vazolar elde ettik. Enez'in bir vazo koleksiyonundan söz edebiliceğiz. Bu buluntular sayesinde Edirne Müzesi dünyada sayılı müzeler arasına girecek. Vazoların dışında ender rastlanan çok miktarda içki kupaları ve ve lahitler elde edildi.''
ENEZ'İN TARİHİ ZENGİNLİĞİ TOPRAKTAN FIŞKIRIYOR
Enez'in liman kenti olması nedeniyle tarihte önemli bir yere sahip olduğunu bildiren Prof. Dr. Başaran, ''Enez'in Kuzey Ege sahilinde limanları olan bir kent olması nedeniyle bütün Ege dünyası, Meriç Nehri aracılığıyla Karadeniz'e açılmışlar. Akdeniz çevresindeki diğer devletlerle ticaret yapmışlar ve zenginleşmişler. Kuzey Ege'de tek liman olması nedeniyle Enez, geçmişte oldukça zengin olmuş. Zenginliğini zaten buluntular rahatlıkla anlatıyor. Bu kadar geniş alana yayılmış ve zengin bir kentin, kazısının tamamlanması yüzyıl daha sürebilir'' dedi.
Edirne Müze Müdürü Hasan Karakaya da Enez'deki kazılarda çıkarılan eserlerin laboratuvarda temizlendiğini, konservasyon ve restorasyonunun yapıldığını ifade ederek, bu eserlerin Edirne müzesinde sergilendiğini kaydetti.