Adana'da kurduğu düzenekle annesine kendini öldürten 26 yaşındaki Emre Görür'ün akıllara durgunluk veren intiharının ardından, anne Hülya Görür SABAH'a konuştu. "Kapıyı açtığım an zaman benim için durdu" diyen gözü yaşlı anne, "Acım çok büyük. Ama beynim o anı kapattı sanki yoksa aklımı kaçırabilirim" dedi.
SON KEZ ÖPTÜM BOYNUNDAN
Emre Görür, geçen cumartesi günü pompalı tüfeğe misina ile kurduğu düzeneği kapı koluna bağladı. Annesi Hülya Görür (51) kendisini uyandırmak için kapıyı açtığında mekanizma devreye girdi ve tüfek ateş aldı. Bir anne, oğlunun intiharıyla işte böyle yüzleşti. Türkiye'nin konuştuğu o intiharın izini süren SABAH, Adana'da Görür ailesi ile buluştu. 2 üniversite mezunu anne Hülya Görür, 10 ay önce de annesini de kaybetmiş. Olayın yaşandığı ikinci kattaki evlerine hiç gidemediğini ifade eden anne, "O an yok bende. Sanki uzaktan bir filmi gibi baktığım anlar oluyor ama olayın içine giremiyorum. Beynim izin vermiyor. Bu nedenle gündüzleri birinci kattaki atölyemde, geceleri de kızımın evindeyim" dedi. Hülya Görür, oğluyla geçirdikleri son geceyi de gözyaşları içinde şöyle anlattı: "Pazar günü sevgilisi Gözde Kanada'dan dönecekti. Ailece, İstanbul'a karşılamaya gidecektik. Gece benden tost yapmamı istedi. Çok severdi tostu. Ben onu hep boynundan öperdim. Yine öptüm. O da beni öptü. Sakalından okşadım..." Acılı anne, "Benim evladım yüksek bir zekaya sahip, sevgi dolu bir çocuktu. IQ testi yaptırmıştım, çok yüksek çıkmıştı. Söylendiği gibi sevgilisiyle de ayrılmadı. Gözde Kanada'dan dönünce aileler işi resmiyete dökecekti. Bir anne olarak her şeyi yaptım evladım için" diye devam etti.
ANKSİYETE BOZUKLUĞU...
Teyze Fatoş Sızlı da Emre'nin çok zeki, merhametli, pırlanta gibi bir genç olduğunu belirterek şöyle dedi: "Gözde Kanada'ya gidince Emre Adana'ya geldi. Sürekli göğüs ağrısı çekiyor, 'Bu göğüs ağrısı hiç geçmiyor. Keşke kanser olsaydım da bu ağrı olmasaydı. Dayanılacak gibi değil' diyordu. Doktorlar bir şey bulamadı. Ansksiyete bozukluğu teşhisi konuldu. Onun dışında yeğenimin hiçbir şeyi yoktu. İnanılır gibi değil."
TÜRKİYE'DE İLK VAKA...
Teyze Fatoş Sızlı, "Emre ölümden korkan bir çocuktu. Nasıl yaptı bilmiyorum. Çok yaratıcı bir çocuktu. Daha önce yürüyemeyen çocuklar için yürüteç yapmıştı. Burada da düzeneği kurarken önce bilgisayarda araştırmış. Tüy ölçer aletle her şeyi ölçmüş. Polisle savcı bile şaşırdı. Bu dünyada ikinci, Türkiye'de ilk vakaymış" diye konuştu. Anne Hülya Görür ise "Hain evlat" yorumlarına tepki göstererek, "Kızgın değilim. Hakkımı helal ediyorum" dedi
