Biz artık eski zihniyet ve düşüncelerden arınarak artık anlamalı ve ona göre hareket etmeliyiz.
Bizim her an her yerde başımıza başta yaşadığımız evimiz sınırları içinde bile bir çok kaza gelebilir diyecek cesaretimiz olmalı bu durum bizim canımızı da yakabilir.
Lakin lütfen gerçekçi olalım olmaz mı? Müreffeh ve aklı başında bir toplum zihniyeti için berrak olmalıyız önce kendimize sonraçevremize.
Ne kadar çok proje yaparsak yapalım ne kadar çok konuşursak konuşalım önemli olan o projenin insana dair insanımıza dair dönüşü olmalıdır. Bunu hiç unutmayalım… İzlediğimiz filmler, evimizin içinde bakmakla yükümlü olduklarımız hepsi ile iç içeyiz. Farkındalığı yüksek yaşam bize neden zor gelsin ya da sokaklarda gördüğümüz ama bazen de görmezden geldiğimiz bu durumdan çarçabuk çıkmalıyız biz. Doğan bebekler, yeni nesil çocuklarımız ve geleceğimizi devredeceğimiz gençler için biz çabalarken, hatta sosyal sorumluluklar pik yapmışken iğneyi kendimize batırma zamanı geldi de geçiyor bile. O nedenle elimizi çabuk tutmalıyız.
Bir üyesi olmaktan onur duyduğum ve ülkeler arası büyük bir aile olan WDU (Dünya Engelliler Birliği)ve DEV (Dünya Engelliler Vakfı) hizmetleri ülkemizde yadsınamaz. Ülkemizin manevi boyutta, önemli bakış açıları kazandırdıkları erişilebilir konular ile yaptığımız çalışma, çalıştaylar dünyanın engelliler ile iletişim hususunu dikkate alıyor. Bu bağlamda sadece yılın bir gününe bağlanmış olan Dünya Engelliler Gününden ziyade her gün bu gündeki gibi duyarlılığı son derece yüksek yaşam kalitesi bizleri bekliyor olmalı. Sokağa çıkan görme engelli bir bireyin gün boyunca kendi ihtiyaçlarını karşılamasından, işitme kaybı yaşamış ya da doğuştan olan bir dostumuzunda ülkemizde rahatça tüm işlemlerini görüyor olmasından , yıllarca yatağa bağımlı ya da geçirdiği operasyonlarla sağlığını kaybetmiş olan kişilerin hayatlarına hepimizin dokunması lazım.
Birbirimizin hayatını kolaylaştırmak ve dostluk ile ayrı özel bir bağ kurduğumuz engelli dostlarımızın her biri bizim için çok kıymetli.
İletişimin sorunsuz ve kolay olabilmesi için üzerimize düşenleri tek tek yapmalıyız.
Bugüne kadar şayet bilmediğimiz uzak ya da yakından vâkıf olamadığımız bazı detaylar olmuş olsa bile bu saatten ve bugünden sonra bunları ayrıca bir dikkate almayı önemseyeceğimizi düşünüyorum.
Etrafımıza bakalım, kafamızı kuma gömmekten ya da kabuğumuza çekilmekten çok daha iyi gelecektir ve gelecek etrafını şekillendirenlerin dünyasını oluşturacaktır.
Engelli düşünceleri kaldırıp atmak inanın bizde bitiyor. Dünya insanlığının belki de unuttuğu şeyi yeşertmek yeniden diriltmek zamanı o da sadece kendimiz kadar bir karşımızı sevmek. Yeterince ve çok çok sevmek. Saygılarımla
Aynur AYAZ / Gazeteci TV Programcısı
