İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davanın iddianamesine göre; geçen yıl 24 Eylül'de Bayrampaşa Adalet Sokak'ta yürüyen Mustafa Akın'ın ayağına Murat Çağan ve Murat Taman dokununca kavga çıktı. Çağan ve Taman, Akın'ı darp etti. Eve giden Akın'ın olayı anlattığı ağabeyi Ferhat Akın, evdeki pompalı tüfeği alıp ikilinin yanına gitti. Çıkan ikinci kavgada sırasında Ferhat Akın poşetteki tüfekle havaya uyarı ateşi yaptı. Silah sesini duyan mahalleli de pencereden sokağa baktı. Bazı vatandaşlar sokağa çıkıp kavgayı ayırmaya çalıştı. Ferhat Akın, penceredeki insanlara rağmen tüfeği yine havaya ateşledi. Penceredeki Zeki Kızılca, eşinin gözleri önünde vuruldu. Akın daha sonra Murat Çağan'ı ayaklarından yaraladı. Zeki Kızılca 10 gün sonra hastanede öldü. İddianamede Ferhat Akın'ın Murat Çağan'ı haksız tahrik altında kasten yaraladığı, Zeki Kızılca'ya karşı ise olası kast ile adam öldürme suçunu işlediği belirtildi. Ferhat Akın'ın kasten yaralama, olası kast ile adam öldürme ve ruhsatsız silah suçundan 13 yıldan 25 yıla kadar hapis istemiyle cezalandırılması istendi. Diğer üç sanığın da birbirlerini yaralama suçundan 3'er yıla kadar hapisleri istendi.
'GÜNAHTIR OĞLUM'...
Zeki Kızılca'nın eşi Songül Kızılca o gün ziyaretine gelen kızını ve torununu henüz uğurladıklarını ve dışarıdan aniden gürültü ve sesler gelmesi üzerine kızı ve torunu için endişelenen baba Zeki Kızılca'nın pencereye çıktığını anlattı. Songül Kızılca, eşinin son sözlerinin "Günahtır oğlum yapmayın" olduğunu söyledi.