Yeniasır gazetesinden Hacer Önoğlu Ülger'in haberine göre, Şeref Gürsoy, karısından boşanalı birkaç ay olmuştu. Boşandıktan hemen sonra köyde çıkan dedikodulara kulak asmıyordu. Güya eski karısı Senem'in, kendi akrabası ile gönül ilişkisi vardı. Şeref Gürsoy, nereye gitse bu dedikoduları dinlemek zorunda kalıyordu ama hiçbirine de inanmıyordu. Ancak tarih Mayıs 2019 tarihini gösterdiğinde işlerin hiç de öyle olmadığı ortaya çıktı. Senem Gürsoy, eski kocasının akrabası olan Ali Gürsoy'la nikah masasına oturdu.
UZAK BİR YERE TAŞINDILAR
Çift, Yatağan'ın Turgut beldesinden Akkoyunluk köyünde yaşama kararı aldı. Böylece hem Şeref'ten hem de dedikodulardan uzak kalabileceklerdi. Ancak Şeref, korkunç planını çoktan hazırlamıştı. Sadece bunu ne zaman yapacağına karar vermesi gerekiyordu.
Senem ve Ali Gürsoy evlendikten tam bir ay sonra yani 2 Haziran Pazar günü bindiği minibüsle Akkoyunluk köyüne gitti. Burada, akrabası olan Ali'nin evini bulması zor olmadı. Yanına, cinayette kullanacağı silahı olan tüfeği ve bıçağını da almıştı. Çaldığı kapıyı, sandığı gibi Senem ve Ali değil, Ali'nin annesi Şengül Gürsoy açtı. Karşısında, hiç istemediği bu evlilikten sorumlu tuttuğu Şengül Gürsoy'u gören Şeref Gürsoy, 53 yaşındaki kadınla tartışmaya başladı:
"Onların evlenmesine nasıl izin verirsin? Siz nasıl insanlarsınız?" Cevap vermesine izin bile vermediği kadına bıçağı sapladı. Evin girişinde yaşanan bu hengamede bir fırsatını bulan Şengül Gürsoy, kapıdan çıkıp komşularının evine doğru koşmaya başladı. Vücudundan kanlar sızıyordu. Can havliyle sığındığı komşu evi de onu kurtaramadı.
SOĞUKKANLILIKLA İZLEDİ
Şeref Gürsoy, o eve de kapısını kırarak girdi ve kadını bulduğu yerde bıçaklamaya devam etti. Sonra da tüfekle ateş etti. Komşu evinden ayrılan Şeref Gürsoy, eski karısıyla kocasının yaşadığı eve geri döndü. "Belki evin içinde saklanıyorlardır" düşüncesiyle evi didik didik etti. Ancak evde kimse yoktu. Az önce bir insanı defalarca bıçaklamasına rağmen hırsını alamayan adam, evi ateşe verip bahçeye çıktı. Çiftin bahçede bulunan arabasını da ateşe veren soğukkanlı katil, evin hemen karşısındaki ormanlık alan gidip her şeyin kül oluşunu izledi. O sırada çağrılan ambulans gelmiş ve Şengül Gürsoy, hastaneye kaldırılmıştı ancak kan kaybından çoktan hayatını kaybetmişti.
13 GÜN BOYUNCA SAKLANDI
Şeref Gürsoy için ise o saatten sonra kaçış başlamıştı. Jandarma ekipleri tam 13 gün boyunca katil zanlısını bulamadı. 13 gün sonra gelen ihbarla Şeref Gürsoy'un Yatağan ilçesine bağlı Kadıköy Mahallesi'nde bir akrabasına ait ahırda saklandığı öğrenildi. Buraya düzenlenen operasyonla yakalanan katil ilk ifadesinde, "Eski karımın akrabamla evlenmesine çok sinirlendim bu olay ağrıma gitti. Onları öldürmek için köye geldim. İkisini de bulamayınca evlilikte büyük payı olan Şengül Görsoy'u öldürdüm" dedi. Ancak çıkarıldığı mahkemede çark etti. Buradaki ifadesinde ise, "Şeker hastasıyım. Sinirliydim. Şekerim yükselince de sinirlerime hakim olamayıp öldürdüm" diyen Şeref Gürsoy, cezaevine girdi.
