Türkiye'nin günlerdir konuştuğu ve yakından takip ettiği Aleyna Çakır - Ümitcan Uygun olayına ilişkin son dakika haberleri gelmeye devam ediyor. Aleyna Çakır'ın evinde ölü bulunması ile başlayan ve akıllarda soru işaretlerine neden olan olaylar zincirinde, her geçen gün ile beraber yeni detaylar ortaya çıkıyor. Bu detaylar, ATV ekranlarında Müge Anlı ile Tatlı Sert programında anbean duyuruluyor. Aleyna Çakır'ın ölü bulunmasının ardından sevgilisi olan Ümitcan Uygun şüpheli sıfatı ile gözaltına alınmış, ifadesinin ardından serbest bırakılmıştı. Aleyna Çakır'ın ailesi ise Müge Anlı'ya katılarak Ümitcan Uygun'u hedef göstermişti.
Müge Anlı'nın canlı yayınına katılan bir tanık, Ümitcan Uygun'un annesi Gülay Uygun'un yurtta çocuk eğitmenliği yaptığı, 18 yaşına gelen genç kızları ise gece hayatına yönlendirdiği iddiasında bulunmuştu.
Okların bir anda kendisine döndüğü anne Gülay Uygun, önceki gece Ankara Keçiören'de boş bir alanda silahla vurulmuş hâlde ölü olarak bulundu. Bu şüpheli ölüm, akıllarda birçok soru işaretine neden oldu.
İşte, Türkiye'nin Müge Anlı ile Tatlı Sert'ten takip ettiği Ümitcan Uygun - Aleyna Çakır olayına ilişkin gelişmeler...
MÜGE ANLI'DAN İLK AÇIKLAMA
ATV'de yayınlanan programında konuşan Müge Anlı, şunları söyledi:
Allah rahmet eylesin. Devletin kurumları önemli kurumlardır. Soruşturmayı ben onlara bırakma taraftarıyım. Devlet de soruşturmayı başlattı, müfettişleri görevlendirdi. Çok sayıda kız bizi aradı bununla ilgili.
Hatta 2 gün sonra da hanımefendinin ifadesi alınacakmış. Kızlar, 'Rahmetli hanım bize Whatsapp grubu kurdu. 'Benim hakkımda soru sorarlarsa iyi şeyler söyleyin' diye yazdı." dediler. Fakat konu onun üzerinde değilken dün şüpheli şekilde hayatını kaybetti. Allah rahmet eylesin.
Hep böyle bir tehdit var. Bu olayın ardından da yine suçlu olan ben oldum. Ben bu suçlamaları kabul etmiyorum. Ben gazeteciyim. Hiç kimsenin tarafı değilim. Ne anneyi-babayı tanırım, ne Ümitcan'ı tanırım. Ne hanımefendinin adını ne fotoğrafını vermişim. Röportajları yayınlama durumum olmasına rağmen kurumları zedelemek adına yayınlamadım. Ben tarafsızım. Benim kalbime Rabbim ne verdiyse ben kalbimin doğrusunda gitmeye çalışıyorum. Allah gönlümü biliyor.
Bu yayına başladığımdan beri de hep aynı şeyi söylüyorum. Ne söylerseniz söyleyin, ne yaparsanız yapın ben bu yolumdan dönmeyeceğim. Kim ne kadar tehdit ederse etsin benim için önemli olan Aleyna'nın o gece intihar etmesi ya da öldürülmüş olması Adli Tıptan gelecek rapora bağlıdır. O ayrı bir konudur. Ama onlarca genç kızın şantaj ve tehditle, dayakla kötü yollara sürüklenmesi ve onların üzerinden para kazanılması doğru bir şey değildir ve bunların cezalandırılması gerekiyor. Ne söylerseniz söyleyin. Ben bunu söylemeye devam edeceğim. Başka Aleyna'lar ölsün istemiyorum.
Bu bir yıldırma politikası, biliyorum. Keşke hanımefendi hayatta olsaydı. O kadar üzüldüm ki... Keşke hanımefendi bizi arayıp 'Yüzleşebilirim o kızlarla' deseydi. Ben hanımefendiyi bilmem. Konuyu devlete bıraktım, gerekli soruşturma açıldı.
3.5 aydır neredeyse tüm medya kuruluşlarında oğlu hakkında bu haberler yapıldı. Tüm bunlar yaşanırken psikolojisi gayet sağlam kalan bir hanımefendi, soruşturma başlatılınca mı intihar eder? Neden intihar etsin? Bunun için hiçbir gerekçe yok. O yüzden ben bu konunun da araştırılacağından eminim.
Aleyna intihar mı etti öldürüldü mü diye konuşurken, ikinci hanımefendi de aynı şekilde hayata gözlerini yumdu.
Bu işin peşini bırakmayacağız.
Ümitcan Uygun'un ailesi tarafından tehdit edilen ve hedef gösterilen Müge Anlı, Uygun ailesinin kameralar karşısında yaptığı açıklamayı yayınladı ve ardından şu sözleri kullandı:
Senin eşin, bir söze kendini vuruyor. Senin söylemine göre... Ama başka kadınlar dayak atılıp canlı yayına çıkarlarsa yaşamına devam etmek zorundalar mı? Keşke bu tavrı Aleyna şiddet görürken oğluna da gösterseydin. Allah rahmet eylesin sana; ama keşke o tavrı o zaman da gösterseydin. Ben senin de karşında değilim. Herkes gerçeği biliyor, herkes gerçeği dakika dakika burada izledi.
"OLAY YERİNDE BİR ERKEK GÖRDÜM VE SİLAH SESİ DUYDUM"
İsmini vermek izlemeyen bir seyirci, Gülay Uygun'un ölü bulunduğu yerde beyaz bir araba ve erkek sesi duyduğunu söyledi. Müge Anlı ile ismini vermek istemeyen seyirci arasında şu diyaloglar yaşandı:
- Müge hanım, hanımefendinin rahmetli olduğu yerde belediyenin döküm yeri var. Akşam 6'dan önce, o olayın olduğu yerden bir erkek bağırma sesi geliyordu. Orada beyaz bir araç gördüm. Döküm sahasında çalışan arkadaşlar da dışarı çıktılar ne oldu diye. Orada çalışanların bana söylediği, 'Aha kendisine kıydı'. Ben kadın görmedim; ancak aşağıdan erkek sesi duyduğum için şüphelendim.
Müge Anlı: Silah sesini ne zaman duydunuz?
- Silah sesini tam duyduğuma emin değilim. Ben duyduğum erkek sesinden yola çıkarak, erkeğin intihar ettiğini düşündüm. Ben aracımı yukarı çıkıp dökene kadar gelen sürede (30-40 dk), bir yunus ekibi ile ambulans gelmişti. Yarım saat 40 dakika sonra geldiler.
Müge Anlı: O zaman sizin burada başka arkadaşlarınız da var olayı gören ya da duyan?
- Evet, birkaç arkadaş daha var. Onlar sesi daha net duyduğu için dışarı çıktılar.
Müge Anlı: Hanımefendi kayıp olduğu gün parktan beyaz bir araca binip gidiyor. Daha sonra bu beyaz araç yeniden şantiyede gözüküyor. Bir erkek sesi var, daha sonra silah sesi duyuluyor. Daha sonra bu ölüm yaşanıyor... İntihar ettiği yer, yürüyerek gidilecek bir yer değil mi beyefendi?
- Yürüyerek gidilecek bir yer değil; çünkü hafriyat döküm yerlerini uzak yerlere belirler belediye. Oralara dolmuş otobüsle gidemezsiniz. Dolmuş otobüsle ulaşım yok.
Müge Anlı: Ama burada bir şey var. Anlatılan, bu aile için de önemli. Aile buradan da bilgi alsın. Aile, kadını ararken kadın parktan beyaz bir arabayla alınıyor ve hafriyat alanına götürülüyor. Bir kadın niye arabayla alınsın da hafriyat alanına götürülsün?
GÜLAY UYGUN HAKKINDA FLAŞ DETAY!
Müge Anlı: Bir hanımefendi de rahmetlinin çalıştığı yurttan aradı. Biz daha önce bu konuyla çok şikayette bulunduk, biz şikayet ettik; ancak biz suçlu bulunduk dedi. Teyit ettik hanımefendiyi, o kurumda çalışmış. Demek ki bir arı kovanına çomak sokmuşuz, Allah hayır etsin bakalım.
"GÖSTERDİKLERİ FOTORĞAFI TEYİT ETTİK"
İsmini vermek istemeyen bir görgü tanığı canlı yayına bağlandı ve şunları söyledi:
Dün, kadının ölmeden önceki saatlerde biz parkta otururken, Ümitcan'ın kardeşi ve o kadının erkek kardeşi gelmişlerdi. Ondan öncesinde biz kadını görmüştük zaten parkta. Kadını, siyah sedan tipi bir araba bıraktı. On dakika sonra, beyaz sedan tipi bir araba aldı.
Kim kim geldiler siyah arabayla?
Siyah arabanın içindekilerini görmedim. Sadece kadın ve yanında bir adam indi. O adamı tanımıyorum. On dakika sonra beyaz sedan tipi bir araba geldi. Kadın ve adamı aldı götürdü. Yarım saat, bir saat sonra camilerden anons edildi. 49-50 yaşlarda bir kadın kaybolmuştur diye.
Müge Anlı: Demek ki o gelen beyaz araba onlardan değil. Çünkü aynı zamanlardan bahsediyorlar...
Sonra zaten biz sordular kadını görüp görmediğimizi... Resmini gösterdiler, evet gördük dedik. Bir saat sonra yanlarındaki avukatla geldiler. Avukat sordu, nerede gördünüz diye. Avukat da gösterdi kadının resmini. Sonrasında, birkaç saat sonra kadının ölü bulunduğu haberini aldık. Biz kadını telefonla konuşurken görmüştük. Avukata bunu söylediğimizde biz dedi ki, sabah 9 buçuktan itibaren kayıp, hiçbir şekilde telefonundan sinyal alamadık dedi. Akşam canlı yayında ise kadınla konuştuğunu söylüyordu.
Aleyna Çakır, 3 Haziran tarihinde Keçiören ilçesinde bir evde ölü olarak bulundu. Sevgilisi olduğu belirtilen Ümitcan Uygun'un, Çakır'a şiddet uyguladığı anlara ait görüntüler, bir süre sonra sosyal medyaya sızdı. Bunun üzerine Ümitcan Uygun polis ekiplerince gözaltına alındı. Uygun, ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Ümitcan Uygun'un öğretmen olan annesi Gülay Uygun, sabah saatlerinde bir akrabasının evine gittiğini belirterek dışarı çıktı.
Gülay Uygun'dan haber alamayan yakınları durumu polise bildirdi. Polis ve Uygun'un yakınları, kayıp öğretmeni aramaya başladı. Gülay Uygun, yakınları tarafından bir akrabasının evine yakın dağlık alanda başından silahla vurulmuş halde bulundu. Gelen sağlık ekiplerince yapılan kontrolde, Gülay Uygun'un öldüğü tespit edildi. Yapılan ilk incelemede ise Gülay Uygun'un intihar ettiği belirlendi.
ANNE UYGUR HAKKINDA İDDİADA BULUNULDU
Aleyna Çakır'ın ölümü ile Müge Anlı ile Tatlı Sert'e canlı olarak katılan bir kişi, anne Gülay Uygun'un, yurtlarda kalan kız öğrencileri kötü yola düşürdüğünü iddia etmişti.
ÜMİTCAN UYGUN İLK KEZ KONUŞTU
Annesinin cesedinin bulunduğu yere gelen Ümitcan Uygun, ilk kez sessizliğini bozdu. Annesi hakkında ortaya atılan iddialara sert tepki gösteren Ümitcan Uygun, "Ben her zaman sessiz kaldım. Fakat bu saatten sonra sessiz kalamam. Benim annem, sizin suçlamalarınız yüzünden kafasına sıktı. Ben hepsinden şikayetçiyim." dedi.
AVUKAT: İNTİHAR NOTU BIRAKMIŞ
Uygun ailesinin avukatı Çağatay Cengiz, "O kadın, bu iftirayı kendine yedirememiştir. Biz süreci yargı çerçevesinde takip edeceğiz. Gülay Uygun, intihar mektubu da bırakmıştır. Ne olacak şimdi, nasıl geri gelecek Gülay?" ifadelerini kullandı.
ALEYNA ÇAKIR ŞİDDET GÖRÜYORMUŞ
3 Haziran'da Ankara'daki evinde ölü olarak bulunan 21 yaşındaki Aleyna Çakır'ın ailesi talihsiz kızlarının cinayete kurban gittiğini savunuyordu. Kızlarının öldürüldükten sonra intihar süsü verildiğini savunan aile şüpheli olarak kızlarının erkek arkadaşı Ümit Can'ı işaret ediyordu. Aleyna Çakır'ın komşuları ve arkadaşları da genç kızın sürekli şiddet gördüğünü söyleyip cinayet ihtimali üzerinde durdu.
ÜMİT CAN'IN ARKADAŞI ANLATMIŞTI
Ümit Can'ın yakın arkadaşı Tayfun Kürkçü, Aleyna ve Ümit arasında yaşananları anlattı. Ümit'i Aleyna'ya şiddet uygularken görmediğini söyleyen Kürkçü, son dönemde aralarının çok iyi olduğunu söyledi.