Taşlar yerine oturuyor

Milletin 16 Nisan'daki "Evet" tercihinin ardından Türkiye'de taşlar yerine oturmaya başladı. Bölgemizde de adım adım işlerin yoluna gireceğine inanıyorum.

Referandum öncesi, "Evet çıkarsa ekonomi batar, sokaklar karışır, kaos ve iç savaş başlar" diyen çığırtkanları hatırlıyorsunuz değil mi? Allah'ın izniyle bütün öngörüleri veya "temennileri" mi diyelim, hepsi çöktü.

Ekonomide piyasalar rahatladı. Uluslararası ekonomi kuruluşları referandum sonucunu satın aldı. Yeni döneme göre pozisyon alıyor. Borsa'daki yükseliş 2013 Gezi kalkışması öncesindeki rakamları yeniden yakaladı. Döviz ve altının TL karşısındaki düşüşü sürerken ihracat rakamları da yükseliyor.

***

'Baharla birlikte PKK, DEAŞ, DHKP-C ve FETÖ'nünteröre ve kaosa yöneleceği' söylentileri de terörle mücadeledeki etkin operasyonlarla boşa çıkarılıyor.

PKK, DEAŞ ve FETÖ terör örgütleri, 2015 yılından bu yana on binin üzerinde kayıp verdi. On binlerce terörist başarılı operasyonlarla etkisiz hale getirildi.

Türkiye'nin, "terörü kaynağında yok etme" hedefli yeni mücadele konsepti, dosta düşmana kararlılığımızı gösterdi ve onları yeni "tavırlar" almaya zorlayacaktır.

***

Referandum süresince açık açık "Hayır" kampanyası yürüten AB'den gelen açıklamalar da, milletin verdiği kararı artık "sindirmeye" başladıklarını gösteriyor.

Geçen haftaki yazımda referandum sonuçlarını analiz ederken "Avrupa medyası ve Avrupa'daki siyasiler, yabancı bir ülkenin iç politikasına müdahale etmenin antidemokratik bir tutum olduğunu ve Türkiye'deki kampanyada açık açık "taraf" olmanın bu milletin "bağımsızlık" genlerine ters olduğunu görmeli" cümlesini kurmuştum.

Bu hafta içerisinde AB yetkililerinden gelen açıklamalar beklentimiz yönünde oldu.

"Karara saygılı olacaklarını" ve "Türkiye ile müzakerelerin askıya alınmasının gündemlerinde olmadığını" belirtmeleri, AB'nin de milletin iradesine boyun eğdiğinin ifadesidir.

***

Şimdi sırada, Suriye ve Irak'ta terör örgütü PKK'ya açıkça destek vermekten çekinmeyen bazı ülkelerin bu tavırlarını değiştirmeye yönelik hamlelerde.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dün başladığı ve Mayıs ayı boyunca devam edecek uluslararası gezilerindeki diplomatik temaslarda bu konunun ana gündem maddesi olacağına inanıyorum.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Hindistan'ın ardından bu ay içinde önemli stratejik bağlantılar kurmayı hedefleyen diplomatik geziler gerçekleştirecek. Cumhurbaşkanı Erdoğan yarın Rusya'ya, önümüzdeki hafta Çin'e, Çin'in ardından ABD'ye ve en sonunda da Brüksel'e giderek NATO Zirvesi'ne katılacak.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 21 Mayıs'taki AK Parti 3. Olağanüstü Büyük Kongresi'nde de kurucu lideri olduğu AK Parti'nin Genel Başkanlığı'na geri dönecek. Ve Türkiye yavaş yavaş referandumda onaylanan anayasa değişikliği doğrultusunda uyum yasalarını hayata geçirecek.

Çok hızlı bir trafik ama söz konusu Türkiye'nin geleceği olunca durmak yok yola devam…