Ne anlar Özgür Özel, Ortaçağ'dan?
Batı'nın Ortaçağı'yla, Doğu'nun Ortaçağları arasındaki farkı bilir, umursar mı?
Ama "Ortaçağ zihniyeti" dediği anda artık robotlaştırılmış kitlesinin vereceği tepkiyi bilir.
Benim uzun ömrüm bu tayfadan "Ortaçağ karanlığı" lafını işitmekle geçti.
Yargıtay başkanları, üniversite hocaları, siyasetçiler ara ara bir parola gibi bu kelimeyi tekrarlar ve vesayet rejimini çağırırlardı.
Sonra fark ettim ki, Batı'nın "Ortaçağı"ndan bile habersizler...
Hepsi ilkokul ezberlerinin gönüllü papağanı.

***

Şimdi işin esasını yazayım...
Batı'nın Ortaçağı da karanlık falan değildir.
O da seküler/hümanist (yani insanı ilahlaştıran tasavvurun) Batı'nın kendine söylediği tarihsel bir yalandı, geçti gitti...
Antik Yunan-Roma devriyle Rönesans arasına "orta" demiş, "karanlık" bulmuşlardı.
Ama günümüz Batı tarihçilerine kulak verirseniz, anlayacaksınız ki, çok problemli bir bakış bu.
"Ne yani, bir derebeyinin serfi olmak Roma'da köle olmaktan daha mı kötü?" diye dalgasını geçen, "Kilise hiçbir zaman 20. yüzyıl Avrupası kadar zalim olmadı" diyen tarihçiler var artık...

***

Ya bilim konusu?
Matematik, fizik, kimya...
Nasıl bir "karanlık"sa artık, bunların hepsi Avrupa'ya o "karanlık" denen çağda Doğu'dan ithal edilmiş.
Daha ötesi...
Rönesans Avrupası'yla Ortaçağ Avrupası'nı gündelik yaşamda kadınların yeri açısından karşılaştıran akademisyenler küçük dillerini yutuyor.
Çünkü "karanlık çağ"ın kadınları daha "özgür" ve toplumsal yaşamda daha fazla söz sahibi!

***

Böyle tonla örnek verebilirim...
Ama esas derdimi anlamışsınızdır...
Demode siyaset sınıfı klişelerine odaklanıp aynı yerde saymamalı, aynı tartışmalarda takılıp kalmamalıyız.
Bize yazık yahu!
Aklımıza yazık!
Bir de çalışmak için ev ödevi veriyorum: Cadıları, büyücüleri yakan Roma engizisyonu ne zaman kurulmuş, o insanlık acısı hangi çağda yaşanmıştır? Çağlar gerçekten var mıdır? Karanlığa yol açan doğrudan "aydınlanma" ideolojisi midir?

***

NOT DEFTERİ
"Yani" dedi Başrahip kaygılı bir sesle, "birçok duruşmada, Şeytan'ın yalnızca sanığın değil, belki de ve en çok yargıçların içlerinde etkin olduğunu mu söylüyorsunuz?" (UMBERTO ECO / Gülün Adı)