Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BAŞYAZI MEHMET BARLAS

NATO ve Türkiye tarihi bir dönüm noktasında

Sesli dinlemek için tıklayınız.

NATO bir dönemde Türkiye'yle eş anlamlıydı. 27 Mayıs 1960 darbesinin anonsunu radyoda yapan Alparslan Türkeş, millet darbeyi yanlış anlamasın diye "NATO'ya ve Senato'ya bağlıyız" diye açıklama yaptı. Sonra da "Senato"yu "CENTO" diye düzeltti.

VARLIĞINI DARBEYLE SÜRDÜRDÜ
Soğuk Savaş yıllarında Amerika'nın antikomünizm ideolojisini, Başkan Eisenhower'ın bakanı John Foster Dulles ve kardeşi oluşturdu. NATO ve CENTO bu çerçevede oluşturulan paktlardı.
CENTO yok oldu ancak Amerika'nın Avrupa'yı bırakmaya niyeti olmadığı için NATO'nun varlığına olan tehditler darbelerle engellendi. Sonuç olarak Türkiye'de her 10 yılda bir askeri darbe oldu ve yönetim değişti ama NATO hep yerinde kaldı.

TÜRKİYE'NİN OYU ŞART
Şimdi İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliğinin Türkiye tarafından veto edilmesi, ciddi bir kriz anlamına gelebilir. Çünkü görüldüğü kadarıyla Amerikan Başkanı Biden'a göre, İsveç'in de Finlandiya'nın da NATO üyeliklerinin önünde bir engel yok.
Oysa NATO'da kararlar kolektif alınır, yani bir üyenin kabulü için diğer tüm üyelerin onayı gerekir. Ayrıca 1954'te Türkiye ile Yunanistan, Kore'de Amerika'nın yanında yer aldıkları ve can verdikleri için NATO'ya alınmışlardı.

BİZİ MÜTTEFİK GÖRÜYORLARSA
Şimdiki zaman çok farklı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İsveç ve Finlandiya'da Türkiye düşmanı teröristler barınıyor" diyor. Herkes tarafından bilinen bu teröristlerin en büyük destekçisi ise Amerika. Aynı şekilde Türkiye Cumhuriyeti'ne çeşitli yollarla kastetmiş olan FETÖ bir Amerikan organı değil mi?
Anlayacağınız, NATO ile Türkiye arasında ciddi sorunlar var. 15 Temmuz'da bu sorunlar gün yüzüne çıktı. NATO, Türkiye'yi bir müttefik olarak görüyorsa bu sorunlarla yüzleşmeli ve bir çözüm bulmalı.

NATO'NUN EŞİT ÜYESİYİZ
Yani İsveç ve Finlandiya meselesi, sonunda NATO'nun tadını kaçıracak gibi görünüyor. Çünkü Türkiye çok kararlı. Ama aynı şekilde Amerika da kararlı. Bakalım ABD, NATO'ya ne kadar hâkim.
Tabii ki NATO'nun hâkimi Amerika'dır. Ama NATO'nun eşit şartlara sahip üyesi de Türkiye'dir.

ŞİMDİ ONLAR DÜŞÜNSÜN
Sonuç olarak Türkiye de, NATO da tarihi bir dönüm noktasında. Eğer bu iki ülkenin, Türkiye'yle birlikte hareket etmek istiyorlarsa güvenliğimizle ilgili endişelerimizi mutlaka gidermesi gerekiyor. Eğer "Biz hem FETÖ ve PKK'ya tam destek veririz hem de NATO'ya üye oluruz" diyorlarsa kendileri bilir. Küresel dengelerin her gün hızla değiştiği bir dönem yaşıyoruz. Geleceği tahmin etmek gitgide zorlaşıyor.


Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA